Zindanlar dolu iken

A -
A +

Şehrin vâlisi hasta olmuş, hiçbir doktor çâre bulamıyordu ki, en son Sehl-i Tüsteri hazretlerini tavsiye edip; - O size bir duâ etse, şifâya kavuşursunuz, dediler. Vâli Onu çağırtıp; - Bana bir duâ etseniz de şu hastalığımdan kurtulsam, diye rica etti. Cevaben; - Zindanlarda nice mazlum kimseler varken benim duâlarım sana tesir etmez, buyurdu. Vâli; - Öyleyse hepsini affettim, dedi. Ve emir verip, ne kadar mahkum varsa hepsini çıkarttı zindandan. O zaman Sehl-i Tüsteri hazretleri ellerini açıp; - Yâ ilâhî! Bu vâlinin ne hastalığı varsa, şifâ ihsan eyle! diye yalvardı. Ellerini yüzüne sürerken vâlinin hastalığından eser kalmadı vücudunda. Çok teşekkür edip, bir kese altın hediye etti kendisine. Ancak O kabul etmedi. Orada, bazısının kalbine; "Keşke alıp da şehrin fakirlerine verseydi" diye bir düşünce geldi. Bunu anlayıp çakıl taşlarına bir nazar etti. Taşlar, "altın" oldu o anda. Öyle düşünenler çok utandılar. CENNETTE KÖŞK İSTER MİSİN? Bu zât, bir gün sevdiği birine; - Cennette bir köşke sahip olmak ister misin? diye sordu. Adamcağız; - Tabii efendim çok isterim, dedi. - Öyleyse haklı olduğun halde haksızlığı kabul edip, "Sen haklısın!" de karşı tarafa. - Böyle diyene köşk mü verilecek? - Evet. Bunu Peygamberimiz haber veriyor ve "Kefili de benim" buyuruyor. - Bu, bir defaya mı mahsus efendim? - Hayır, her "Sen haklısın" deyişte ayrı bir köşk verilecektir. > www.gonulsultanlari.com Tel: (0 212) 454 38 10 www.siirlerlemenkibeler.com