Ele geçen mevki-makam, akademik kariyer, mâlî imkân (para-pul, mal-mülk) gibi bütün ni'metleri İslâmiyete, Müslümanlara, insanlara, millete-memlekete, vatana ve devlete hizmette kullanmalıdır. Bir Müslümân, böyle hizmet yapmayı, hem o ni'metlerin kendisine verilmesinin sebebi, hem de imtihânı kazanmasının şartlarından biri olarak kabûl etmelidir. Kendisine verilen ni'metlerle başkalarına hizmet ederse, insanlara iyilik yaparsa, hem elindeki o ni'metler kendisinde kalır, hem de kendisine yeni ni'metler verilir. Nitekim Peygamber Efendimiz, hadîs-i şeriflerinde buyurmuşlardır ki: "Allahü teâlâ, bazılarına dünyâda çok ni'met vermiştir. Bunları, kullarına faydalı olmak için yaratmıştır. Bu ni'metleri, Allahü teâlânın kullarına ulaştırırlarsa, ni'metleri azalmaz (çoğalır); eğer (onları başkalarına) ulaştırmazlarsa, Allahü teâlâ da, ni'metlerini bunlardan alır, başkalarına verir." [Taberânî] "Allahü teâlâ, bazılarını, halkın ihtiyâçlarını karşılamak, onlara yardımcı olmak için yaratmıştır. İhtiyâç sâhipleri bunlara başvurur. Bunlar için âhirette azâp korkusu olmaz." [Taberânî] "Duâsının kabûl, kederinin yok olmasını isteyen, darda kalanı ferâhlandırsın!" [İbn-i Ebi'd-dünyâ] "Kim, arkadaşının ihtiyâcını görürse, Allah da onun ihtiyâcını karşılar." [Taberânî] "Müslüman kardeşini sevindirmek mağfirete sebep olur." [Taberânî] İnsanları sevindirmenin önemi İnsanlara faydalı olmak, onlara herhangi bir şekilde hizmet etmek ve yine herhangi bir sûretle onları sevindirmek, mukaddes dînimiz İslâmiyette büyük sevâp kazanmaya vesîledir ve farzlardan sonra en önemli iştir. Nitekim Peygamber Efendimiz buyurmuşlardır ki: "Farzlardan sonra en kıymetli amel, Müslümân kardeşini sevindirmektir." [Taberânî] İki hadîs-i şerîfte de şöyle buyurulmuştur: "İnsanların hayırlısı (en iyisi), insanlara faydalı olandır" ve "Bir kavmin (topluluğun) efendisi, onlara hizmet edendir." Bu konuda Sevgili Peygamberimizin başka açıklamaları da vardır: "Allahü teâlânın en sevdiği iş, elbise vererek veya doyurarak yahut başka bir ihtiyâcını karşılayarak, bir mü'mini sevindirmektir." [Taberânî] "Din kardeşinin bir işini yapana, binlerce melek duâ eder. O işi yapmaya giderken, her adımı için bir günâhı affolur ve kendisine kıyâmette ni'metler verilir." [İbn-i Mâce] "Din kardeşinin bir işini yapmak için gidenin, her adımında 70 günâhı affedilir ve 70 sevâb verilir. O iş bitene kadar, böyle devâm eder. İşi yapılınca, bütün günâhları affedilir. O işi yaparken ölürse, sorgusuz, hesâpsız Cennet'e gider." [İbn-i Ebi'd-dünyâ] "Bir kimse, dîn kardeşinin râhata kavuşması veya sıkıntıdan kurtulması için hükûmet adamlarına gidip uğraşırsa, kıyâmette sırât köprüsünden, çok kişinin ayaklarının kaydığı zaman, Allah, onun sür'atle geçmesi için yardım eder." [Taberânî] İnsanların en iyileri Hadîs-i şerîflerde buyuruldu ki: "İnsanların en iyisi, insanlara iyilik edendir." [İmâm Ahmed] "Arkadaşın iyisi arkadaşına, komşunun iyisi ise komşusuna iyilik edendir." [Tirmizî] "En iyiniz, kendisinden hep iyilik beklenen ve kötülük etmeyeceğinden emîn olunandır." [Tirmizî] Lâyık olmayana da... Peygamber Efendimizin, insanlara ne kadar güzel tavsiyeleri vardır: "Lâyık olana da, olmayana da iyilik et. Eğer lâyık olana iyilik edersen ne iyi. Eğer o kimse iyiliğe lâyık değilse, sen, iyilik ehlinden olursun." [İbnü'n-Neccâr] [Atalarımız da: "İyiliği yap denize at, bilmezse balık, elbette takdîr eder Hâlık" demişlerdir.] "Amellerin en faziletlisi, bir mü'minin aybını örtmek, karnını doyurmak ve bir ihtiyâcını karşılamak sûretiyle onu sevindirmektir." [Taberânî] "Kalbler, kendine ihsân edene sevgi, kötülük edene de nefret duyacak şekilde yaratılmıştır." [Ebu Nuaym] "Her iyilik sadakadır." [Tirmizî] "Hayra vesîle olan, hayrı işlemiş gibidir. Allahü teâlâ, sıkıntıya düşene yardım edeni sever." [İbnü'n-Neccâr]