Şüphesiz ki, ilme, eğitime, Türk fikir hayâtına yaptığı önemli katkıları bilinen ve eserleriyle birçok temiz gencin yetişmesini sağlayan, onları millete, memlekete ve devlete hizmet yoluna yönlendiren merhûm Ahmed Arvâsî hocamızı doğru bir şekilde tanımak ve tanıtmak bir bahtiyârlıktır. Hazret-i Ali Efendimizin ve Sevgili Peygamberimizin mübârek torunlarından olan Seyyid Ahmed Arvâsî Bey hakkında, geçen hafta ve dün yazdığımız makâlelere ilâveten bugün de birkaç kelime yazacağız... Böylece, Sevgili Peygamberimizin mübârek torunlarından, mütefekkir, ilim ve gönül ehli, büyük eğitimci ve da'vâ adamı Seyyid Ahmed Arvâsî Hoca'nın akıl, zekâ, ilim ve fehminin derinliğini; îmânının kuvvetini; millet ve memleket sevgisinin enginliğini; milletin birliği ve memleketin dirliği için olan büyük gayretlerini; iyi bir gençlik yetişmesi için olan büyük çabalarını, Türk devletinin gelişmesi, bütünlüğü ve kıyâmete kadar devâm etmesi için taşıdığı büyük aşk ve şevkini, kendi dilinden ve kaleminden, kendisini yakından tanıyan dostlarının kalem ve sözlerinden gençlere anlatmak istiyoruz. Bazı yazarlar, kitap ve makâlelerinde, Seyyid Ahmed Arvâsî'yi, Türkistan'da yetişen büyük âlim ve velîlerden, cihân hâkimiyetimizin ve Türk-İslâm Medeniyetimizin temel taşlarından olan Hoca Ahmed Yesevî'ye benzetmektedirler: Meselâ merhûmun akrabâsı, yakın dostu, sırdâşı, Dış Politika Yazarı, Avukat, Em. Alb., Yeşilay Genel Başkanı Mustafa Necati Özfatura Bey, onun hakkında: "..... O, sıradan bir kişi değildir. Son asırlarda ender rastlanan mütefekkir, pedagog, eğitimci ve sosyologdur. O'nun büyüklüğü ve değeri ufukta giderek yükselmektedir. Asrımızda, Ahmed Yesevî rolünü üstlenmiş mübârek bir mücâhiddir. Aramızdan çok genç yaşta ayrılmasına rağmen, hayâtına büyük hizmetler sığdırmış nâdir bir kişidir. Yazıları dün ve bugün olduğu gibi, yarınlara da ışık tutacaktır..." demektedir. Hakkında birçok yazı ve kitap kaleme alınan Seyyid Ahmed Arvâsî hakkında, Yazar Hüdâvendigâr Onur'un yazdığı kitâp da, "Asrın Yesevîsi" başlığını taşımaktadır. Her sene, merhûmun vefât târihi olan, aralık ayının son gecesinde yapılan anma merâsimlerindeki konuşmalarda ve hakkında yazılan makâlelerde, diğer bazı yazarlar da, "Bu Asrın Yesevîsi" ta'bîrini kullanmışlardır... Hâtırlayacağınız üzere, dünkü makâlemizde, merhûm Seyyid Ahmed Arvâsî beyin inancı, fikrî yapısı, düşüncesi, tesbîtleri, fikriyâtı, arzûları, temennîleri, ümîdleri ve hedefleri hakkında kendi kaleminden bir nakil yapmıştık. Seyyid Ahmed Arvâsî Bey, bundan önceki makâlelerimizde naklettiğimiz tesbîtlerinden başka çok önemli olan şu tesbitleri de yapıyor; burada onları da özet hâlinde sunalım: "..... Türk milleti, en az bin yıldan beri İslâm ile müşerref olmuş, İslâmiyeti en doğru tarzda anlayan, yaşayan ve bu sâhada söz sâhibi olan bir millettir. Bağrından İmâm-ı A'zam'lar, İmâm-ı Mâtürîdî'ler, İmâm-ı Gazâlî'ler, İmâm-ı Birgivî'ler, Ahmed İbn-i Kemâl Pâşâ'lar, Mollâ Fenârî'ler, Ebussuûd Efendi'ler... gibi [sayfalarca sayabileceğimiz] daha nice dîn âlimlerini çıkarmıştır. Yine Türk milleti, Mevlânâ Celâleddin-i Rûmî, Hoca Ahmed Yesevî, Hâcı Bektâş-ı Velî, Hâcı Bayrâm-ı Velî, Yûnus Emre gibi nice tasavvuf büyüklerini yetiştirmiştir. Milletimiz, büyük ve târîhî bir kitaplığa ve 'bid'âtsiz' bir dîn kültürüne sâhiptir. İslâm dünyâsının bütün kaynakları en sağlam belgeleriyle elimizdedir..." Bu tesbîtler de, gerçekten çok önemli tesbîtlerdir. Evet bizler, millet olarak, hoşgörü, sevgi, şefkat, merhamet timsâli Hazret-i Mevlânâ'ların, Hoca Ahmed Yesevî'lerin, Hünkâr Hâcı Bektâş-ı Velî'lerin, Hâcı Bayrâm-ı Velîlerin, Yûnus Emre'lerin yolundayız. Merhûm Arvâsî hocanın güzel ahlâkı, kendisini tanıyan herkesçe müsellemdir. Tevâzuu, evine gelen talebelerine bizzat kendi eliyle çay ikrâm edecek kadar güzeldir. Cömertliğine gelince, bu vasfını, dünyânın en cömert insanı olan Peygamber Efendimizinden tevârüs ettiği için, ayrıca anlatmak zâittir. O, "İnsanların hayırlısı (en iyisi), onlara faydalı olandır" hadîs-i şerîfini kendisine düstûr edinmiş ve başkalarına her hâlükârda hizmet etmeye çalışan bir insandı. İşte onun dersleri, ev sohbetleri, kahvehânelerdeki konuşmaları, salonlardaki konferansları, meydânlardaki nutukları, kitapları bu sözümüzün birer delîlidir...