İmâm-ı Birgivî hakkında...

A -
A +

Dünkü makâlemizde, İmâm-ı Birgivî'nin bazı eserleri ile bir vasıyyeti üzerinde durmuştuk. Bugün de diğer bazı vasıyyetleri ile kalan eserleri üzerinde durmak istiyoruz... İmâm-ı Birgivî, "Tarîkat-i Muhammediyye" adlı kıymetli eserinde şöyle yazmaktadır: "Tasavvuf; kalbi kötü huylardan temizlemek ve iyi huylar ile doldurmak demektir. Kalbi ıslâh etmek, her şeyden daha önemlidir. Çünkü kalb, bedende emrine itâat edilen ve her hükmü yerine getirilen bir hükümdâr gibidir. Vücûddaki uzuvlar onun emri altındaki hizmetçilerdir. Bunun için Resûlullah efendimiz buyurdu ki: "İnsanın bedeninde bir et parçası vardır. Bu iyi olursa, bütün uzuvlar iyi olur. Bu kötü olursa, bütün organlar bozuk olur. Bu (et parçası) kalbtir." Ya'nî bu yürek denilen et parçasındaki gönüldür. Bunun iyi olması, kötü ahlâktan temizlenmesi ve iyi ahlâk ile süslenmesiyledir." İmâm-ı Birgivî'nin son nefes ve ölüme dâir bir vasıyyeti de özetle şöyledir: "Dîn kardeşlerime vasıyyetim odur ki, hastalığım artınca, ziyâretime geldiklerinde İhlâs sûresini okumayı bana telkîn edip hâtırlatsınlar. Allahü teâlânın rahmetini, recâya (ümîd etmeye) dâir âyet-i kerîme ve hadîs-i şerîfleri hâtırlatsınlar. Kelime-i şehâdeti söylemeyi telkîn etsinler. Yanımda; 'Lâ ilâhe illallah Muhammedün Resûlullah', 'eşhedü enlâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh' desinler. Ama 'söyle' diye zorlamasınlar. Ben, 'Kelime-i tevhîd'i söyledikten sonra başka bir şey konuşursam, yeniden telkîn etsinler. 2. def'a söylemezsem ilk söylediğim de yetişir. Tövbe etmeyi hâtırlatsınlar... Kıbleye döndürüp sağ tarafıma yatırsınlar. 'Yâsîn sûresi'ni okusunlar, ölürken yanıma kadın ve çocuk koymasınlar. Ağlayıp-inlemesinler, feryâd etmesinler. Sâlih dîn kardeşlerim yanımda bulunsunlar. Kalpleriyle teveccüh edip, bu fakîr için selâmet ve şeytânın şerrinden kurtulmamı dilesinler..." NAMAZ İSKÂTI İmâm Muhammed'in ictihâdı ile yapılan "Namaz İskâtı" husûsunda da İmâm-ı Birgivî'nin vasıyyeti vardır. ["Nûru'l-Îzâh" ve bunun "Tahtâvî Hâşiyesi"nde, "Halebî" ile "ed-Dürrü'l-muhtâr"da, namazların kazâsı sonunda, "Mültekâ", "ed-Dürrü'l-müntekâ", "Vikâye", "Dürer" ve "Cevhere"de ve başka kıymetli kitaplarda, orucun sonunda, "vasıyyet eden meyyit için iskât ve devir yapmak lâzım olduğu" yazılıdır.] Meselâ "Tahtâvî" hâşiyesinde diyor ki: "Tutulmamış oruçlar için, fidye vererek iskât edilmesi hakkında nass vardır. Namaz oruçtan daha mühim olduğundan, şer'î bir özür ile kılınmamış ve kazâ etmek istediği hâlde, ölüm hastalığına yakalanmış bir kimsenin, kazâ edemediği namazlar için de, oruçta yaptığı gibi iskât yapılması husûsunda bütün âlimlerin söz birliği vardır. 'Namazın iskâtı olmaz' diyen kimse câhildir. Çünkü, mezheblerin söz birliğine karşı gelmektedir. Hadîs-i şerîfte; 'Bir kimse, başkası yerine oruç tutamaz ve namaz kılamaz. Fakat, onun orucu ve namazı için fakîri doyurur' buyuruldu." ESERLERİNDEN BAZILARI... İmâm-ı Birgivî'nin bazı eserleri şunlardır: 1-et-Tarîkatü'l-Muhammediyye [Dünkü makâlemizde bundan uzunca bahsettik.] 2-Vasıyetnâme: "Birgivî Vasıyyetnâmesi" adıyla meşhûr olan bu eserinden de dün uzunca bahsetmiştik. 3-Tefsîru Sûreti'l-Bakara, 4-Risâletün fî beyâni rusûmi'l-Mesâhıfi'l-Osmâniyye, 5-Şerhu hadîsi'l-erbe'în, 6-Risâletün fî usûli'l-hadîs, 7-Ravdâtü'l-cennât fî usûli'l-i'tikâd, 8-Hâşiye-i Hidâye, 9-Etfâlü'l-müslimîn, 10-Ziyâretü'l-kubûr, 11-Ulûm-ı âliyye'den bahseden manzûm bir risâle, 12-Sıhâh-ı Acemiyye (Farsça'dır), 13- Şerhu lübâbi'l-elbâb fî ilmi'l-i'râb lil-Beydâvî, 14-Zuhru'l-müteehhilîn: Bu eseri, kadınların hayz hâllerini bildiren bir kitap olup, çok kıymetlidir. Hânefî mezhebinde meşhûr âlim İbn-i Âbidîn, bu eseri "Menhelü'l-vâridîn" adıyla şerhetmiştir. 15-Emsile-i Fadliyye: Sarf ilmine dâir olup, oğlu Fazlullah Efendiye izâfeten bu adı vermiştir. Bu eserine kendisi ayrıca bir de şerh yazmıştır. 16-Kifâyetü'l-mübtedî fi's-sarf; Ermenekli Süleymân Sırrı Efendi, bu esere bir şerh yazmıştır. Kaynaklarda zikredilen 10 kadar daha eseri vardır. Bugün fazla yerimiz kalmadığı için bunlarla iktifâ edeceğiz...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.