Mil­li­yet­çi­lik kav­ra­mı­na d­âir bir­kaç ke­li­me -2-

A -
A +

Şu bir vâ­kı­adır ki mil­li­yet­çi­lik ha­re­ket­le­ri, her ül­ke­de fark­lı ka­rak­ter ve de­ği­şik fonk­si­yon­lar ka­zan­mış­tır. Şüp­he­siz ki bun­da, her mil­le­tin ken­di­si­ne mah­sûs hu­sû­si­yet­le­ri­nin ve için­de bu­lun­du­ğu şart­la­rın pa­yı bü­yük­tür. Me­se­lâ, sa­nâ­yi­leş­me es­nâ­sın­da kay­bol­ma­ya yüz tu­tan mil­lî hu­sû­si­yet­le­ri mu­hâ­fa­za et­mek, mil­lî bir­lik ve be­râ­ber­li­ği sağ­la­mak, mil­lî dev­le­ti kur­mak, ye­ni bir mil­le­tin do­ğu­şu­nu sağ­la­mak, em­per­ya­list dev­let­le­re bir re­ak­si­yon ol­mak gi­bi mâ­hi­yet­ler ka­zan­mış­tır. Çe­şit­li dün­yâ mil­let­le­rin­de mil­li­yet­çi­lik ha­re­ket­le­ri­nin do­ğuş se­bep­le­ri, ge­liş­me saf­ha­la­rı ve ne­ti­ce­le­ri bir­bi­rin­den çok fark­lı ol­muş­tur. Bun­lar­dan Hı­ris­ti­yan olan Av­ru­pa mil­let­le­ri, Hı­ris­ti­yân­lı­ğın ken­di­le­ri­ni bir­bir­le­ri­ne bağ­la­ya­ma­dı­ğı­nı gör­dü­ler ve as­lın­da öl­müş olan dîn bir­li­ği­nin ye­ri­ne mil­li­yet his ve ba­ğı­nı ikâ­me et­ti­ler. Av­ru­pa mil­let­le­rin­den İn­gi­liz­ler­de, John Mil­ton'un ya­zı­la­rı ve Pu­ri­ten ih­ti­lâ­liy­le güç­le­nen İn­gi­liz mil­li­yet­çi­li­ği, İn­gil­te­re'nin ik­ti­sâ­dî ge­liş­me­si­nin si­yâ­sî za­fer­le­re dö­nüş­tü­rül­me­sin­de bü­yük rol oy­na­dı. Ame­ri­kan İs­tik­lâl Mü­câ­de­le­sin­de ise, İn­gi­liz mil­li­yet­çi­lik ha­re­ke­ti­nin önem­li te­sî­ri ol­du. Ame­ri­ka İs­tik­lâl Be­yân­nâ­me­si, Ame­ri­kan mil­le­ti­nin te­şek­kü­lü yo­lun­da atı­lan ilk bü­yük adım ol­du. 1789 Fran­sız İh­ti­la­li ve Na­pol­yon'un harp­le­riy­le, Mil­li­yet­çi­lik fi­kir­le­ri bü­tün dün­yâ­ya ya­yıl­ma­ya baş­la­dı. Fran­sız or­du­su Valmy Har­bi­ne, kral adı­na de­ğil, mil­let adı­na gir­di. Al­man mil­li­yet­çi­li­ği, Na­pol­yon'un Al­man­ya'yı is­tî­lâ­sı üze­ri­ne idea­list fel­se­fe­nin te­sî­riy­le or­ta­ya çık­tı. Na­pol­yon'u kur­ta­rı­cı gö­züy­le kar­şı­la­yan Go­et­he, Al­man hay­si­ye­ti­nin, Fran­sız­lar­ca ren­cî­de edil­me­si üze­ri­ne, Al­man mil­li­yet­çi­li­ği­nin ön­de ge­len tem­sîl­ci­le­rin­den bi­ri ol­du. Go­et­he ile Fich­te ya­zı­la­rı ve nu­tuk­la­rı ile Al­man di­li­nin, Al­man ır­kı­nın üs­tün­lü­ğü te­mâ­sı­nı iş­le­di­ler. Al­man mil­li­yet­çi­li­ği­nin ik­ti­sâ­dî gö­rüş­le­ri­ni de Fri­ed­rich List or­ta­ya koy­du. Bis­marck'ın, Al­man bir­li­ği­ni sağ­la­ma­sın­dan son­ra, Al­man mil­li­yet­çi­li­ği gi­de­rek şo­ve­nist bir hü­vi­yet ka­zan­dı. Al­man mil­li­yet­çi­lik ha­re­ke­ti, Fran­sız ih­ti­lâ­li­nin ge­tir­di­ği li­be­ra­list, eşit­lik­çi dü­şün­ce­le­ri, oto­ri­ter ve ka­tı bir yo­rum­la, "koz­mo­po­lit­lik" ola­rak va­sıf­lan­dı­rıp bun­la­ra kar­şı çık­tı. İtal­yan mil­li­yet­çi­li­ği, es­ki Ro­ma ni­zâ­mı­nı ye­ni­den te­sîs et­mek is­te­yen bir duy­gu at­mos­fe­ri için­de bir­li­ği kur­mak mak­sa­dı­na yö­nel­di. An­cak fa­şiz­min ge­li­şin­den son­ra em­per­ya­list bir po­li­ti­ka­nın meş­rû­ti­yet te­me­li ola­rak ka­bûl edil­di. Mus­so­li­ni "Bı­rak­tı­ğı­mız top­rak­la­ra ge­ri dö­nü­yo­ruz" id­di­âsı ile Trab­lus­garb'a ve Ha­be­şis­tân'a sal­dır­dı. Rus mil­li­yet­çi­le­ri­nin bir kıs­mı, dîn ve mut­la­ki­yet esâs­la­rı­nın öne­mi­ni or­ta­ya ko­yan pa­nis­la­vist bir po­li­ti­ka tâ­kip eder­ken, di­ğer bir kıs­mı da Ba­tı kül­tü­rü­nün Rus­ya şart­la­rı­na uy­du­rul­ma­sı ge­rek­ti­ği­ne ina­nı­yor­lar­dı. Tols­toy, Dos­to­yevsky, Da­ni­levsky Rus mil­li­yet­çi­lik ha­re­ke­ti­nin ön­de ge­len tem­sil­ci­le­riy­di. Mil­li­yet­çi­lik­le halk­çı­lık an­la­yı­şı­nı bağ­daş­tır­ma­ya ça­lı­şan Rus Na­rod­nik ha­re­ke­ti­nin ba­şa­rı­sız­lı­ğa uğ­ra­ma­sı ise, Mark­siz­min güç­len­me­si­ne yol aç­tı. 1917 Bol­şe­vik ih­ti­lâ­li, Rus mil­li­yet­çi­li­ği­ne ye­ni bir hü­vi­yet ka­zan­dır­dı. Mark­sizm fel­se­fi plân­da mil­li­yet­çi­li­ğe kar­şı pro­le­ter­ya en­ter­nas­yo­na­liz­mi­ni sa­vun­mak­tay­sa da, es­ki Sov­yet­ler Bir­li­ği'nde Slav ır­kı­nın azın­lı­ğa düş­me­me­si için, Rus ol­ma­yan un­sur­lar, özel­lik­le Türk­ler asi­mi­le edil­me­ye (eri­til­me­ye) ça­lı­şıl­dı ve ko­mü­nist tat­bî­kât­tan bu mak­sat için bü­yük öl­çü­de fay­da­la­nıl­dı. Sos­ya­liz­min her ül­ke­de de­ği­şik bir şe­kil­de uy­gu­lan­ma­ya ça­lı­şıl­ma­sın­da mil­li­yet­çi­lik fi­kir­le­ri­nin bü­yük te­sî­ri ol­muş­tu. Sov­yet­le­rin yı­kıl­ma­sın­dan son­ra, Rus­ya Cum­hû­ri­ye­tin­de, Slav ır­kı­nın iler­le­me­si için çe­şit­li bir­lik­ler ku­rul­mak­ta ve des­tek­len­mek­te­dir. 1993'te ku­ru­lan Slav Bir­li­ği bu­na bir ör­nek­tir. Hin­dis­tân'da Gand­hi'nin İn­gi­liz­le­re kar­şı baş­lat­tı­ğı As­ya'da­ki pa­sif mil­lî di­re­niş, İn­gi­liz­le­rin Hin­dis­tân'a ba­ğım­sız­lı­ğı­nı ver­me­siy­le ba­şa­rı­ya ulaş­tı. Sun-Yat-Sen Çin'de mil­li­yet­çi­lik akı­mı­nın ön­der­li­ği­ni yü­rüt­tü. Ja­pon­ya ise oto­ri­ter bir mil­li­yet­çi­lik an­la­yı­şı­nı kuv­vet­len­di­re­rek, ik­ti­sâ­dî im­pa­ra­tor­lu­ğu­nun fik­rî te­mel­le­ri­ni kur­ma­yı ba­şar­dı. Ye­ri­miz kal­ma­dı­ğın­dan, sö­mür­ge­ci ba­tı­lı dev­let­le­re tep­ki ola­rak or­ta­ya çı­kan Af­ri­ka'da­ki mil­li­yet­çi­lik ha­re­ket­le­ri­ne te­mâs ede­me­ye­ce­ğiz. Şu ka­da­rı­nı söy­li­ye­lim ki, Bir­leş­miş Mil­let­le­rin de des­te­ğiy­le Af­ri­ka dev­let­le­ri­nin bü­yük bir kıs­mı ba­ğım­sız­lık­la­rı­na ka­vuş­tu­lar. [İle­ri­ki haf­ta­lar­da, in­şâ­al­lah bu ko­nu­ya tek­râr dön­mek is­ti­yo­ruz.]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.