Namaza dâir birkaç kelime...

A -
A +

İnsanlar; âlemlerin ve bütün mahlûkâtın yaratıcısı olan ve bilumûm ni'metleri, iyilikleri gönderen Allahü teâlâ tarafından, ibâdet etmeye, boyun bükmeye, duâ etmeye, sığınmaya ve O'ndan yardım istemeye çağırılmışlardır. Yine insanlar, en son ve en büyük Peygamber olan Hazret-i Muhammed (aleyhisselâm) tarafından teblîğ edilmiş olan îmân, ibâdet ve ahlâk esaslarıyla, üstünlük ve şeref sâhibi olmaya, mânen ve maddeten yükselmeye, dünyâ ve âhiret saâdetlerine kavuşmaya dâvet edilmişlerdir. Ma'lûm olduğı üzere, bir kimsenin iyi veya kötü olduğu yaptığı işlerden anlaşılır. Onun için, "Âyinesi iştir kişinin, lâfa bakılmaz" denilmiştir. Bir kimse kötülüklerden kaçıyor, iyi işler yapıyorsa, onun Cennete gitme ihtimâli çoktur. Yaşamaktan maksat iyi işler yapmaktır. Aslında bütün insanların yaratılmalarındaki maksat da, Allahü teâlâya ibâdet etmeleridir. Nitekim Cenâb-ı Hak, Kur'ân-ı kerîmde meâlen: "Hanginizin daha güzel amelde bulunacağını imtihân edip ortaya çıkarmak için ölümü de, hayâtı da yaratan O'dur..." (Mülk, 2) ve "Cinnîleri ve insanları, ancak (beni bilmeleri, tanımaları) bana ibâdet etmeleri için yarattım" (Zâriyât, 56) buyurmuştur. İbâdet, Allahü teâlânın râzı olduğu işleri yapmaktır. Allahü teâlânın rızâsı da, yapılmasını kesin olarak emrettiği farzları yerine getirmekte ve yasak ettiği haramlardan kaçınmaktadır. Bilindiği gibi ibâdetler üç kısımdır: 1- Beden ile (Namaz ve Oruç gibi), 2- Mal ile (Zekât, Sadaka-i Fıtır ve Kurbân gibi), 3- Hem beden hem de mal ile (Hac ve Umre gibi) yapılan ibâdetlerdir. İslâmın 5 şartından 1.'si "Kelime-i Şehâdet", 2 ve 3.'leri "Namaz" ve "Zekât", 4 ve 5.'leri ise "Oruç"la "Hac"tır. "Oruç" ve "Namaz" ibâdetleri, bütün İlâhî dînlerde vardı. Kur'ân-ı Kerîm'de [meselâ Bakara sûresinin 183. âyet-i kerîmesinde], orucun, "geçmiş ümmetlere de farz kılındığı" ifâde buyurulmaktadır. İlk insan ve aynı zamanda ilk Peygamber olan Hazret-i Âdem'den i'tibâren bütün Peygamberlere (aleyhimüsselâm) ve ümmetlerine oruç farz idi... Âdem aleyhisselâmdan beri, ilâhî dinlerin hepsinde, oruç gibi namaz kılmak da emredilmişti. Nitekim Hazret-i Âdem, Cennet'ten çıktığında sabah namazı vaktiydi; iki rekat namaz kılmıştı. Hazret-i İbrâhîm, öğle vaktinde oğlu İsmâîl aleyhisselâmı kurban etme emrinden affedildiğinde, dört rekat namaz kılmıştı. Yûnus aleyhisselâm, balığın karnından kurtulduğu vakit ikindi vaktiydi; bu zaman dört rekat namaz kılmıştı. Hazret-i Mûsâ'ya yardımcı olarak, ağabeyi Hazret-i Hârûn gönderildiğinde, yatsı vaktiydi; Hazret-i Mûsâ o vakitte dört rekat namaz kılmıştı. Îsâ aleyhisselâm, Cenâb-ı Hakk'ın verdiği ni'metlere şükür için, akşam vaktinde üç rekât namaz kılmıştı. Âdem aleyhisselâm ikindi, Ya'kûb aleyhisselâm akşam, Yûnus aleyhisselâm yatsı namazlarını kılarlardı. Vitir namazı, Peygamberimizin Mi'râc'ta kıldığı namazlardandır. Bütün Peygamberlerin kıldıkları namazlar bir araya toplanarak, ümmet-i Muhammed'e, biz müslümanlara 5 vakit namaz farz edildi. Bilindiği gibi, İslâm âlimlerinin kitaplarında, Allahü teâlâ'ya ve Peygamberi'ne îmândan sonra, dînimizde en kıymetli ibâdetin namaz olduğu bildirilmiştir. Namazın ehemmiyetini bildiren âyet-i kerîmeler ve hadîs-i şerîfler pek çoktur. Kur'ân-ı Kerîm'de yüzden fazla yerde, namaz kılma emri tekrar edilmekte, hadîs-i şerîflerde namazın nasıl kılınacağı öğretilmekte ve teşvîk edilmektedir. Namaz, ibâdetlerin en kıymetlisidir. Namaz kılmak, kulun âcizliğini, Rabbine i'tirâf etmesidir. Yanî Allahü teâlânın büyüklüğünü düşünerek O'nun karşısında kendi küçüklüğünü anlamaktır. Bunu anlayan kimse hep iyilik yapar; hiç kötülük yapamaz. Bilindiği üzere, İslâmiyette farz kılınan ibâdetlerin faydası, insanlara yâni o ibâdetleri yapan fertlere, âilelere ve cemiyetleredir. Yoksa Allahü teâlâ, insanların ibâdetlerine muhtaç değildir. İnsan namaz kılmakla, oruç tutmakla hem Allah'a karşı kulluk vazîfesini yapmış, hem de kalbini her türlü kötülüklerden temizlemiş olur. Çünkü namaz ve oruç insanı rûhen yükseltir ve kötülüklerden alıkoyar.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.