Oruç, âkıl ve bâliğ her Müslümana farzdır

A -
A +

Makâlemizin başında şu hususu önemle vurgulamalıyız ki, bizim ibâdetlerimizin Allahü teâlâya hiçbir faydası olmadığı gibi, O'nun da bizim ibâdetlerimize ihtiyâcı yoktur. Her insanın yaptığı ibâdetin faydası, yalnız kendisinedir. Zâten böyle olduğu Fâtır sûresinin 18. Âyet-i kerîmesinde açıkça haber verilmektedir. İnsanların ibâdet ve isyânları, Cenâb-ı Hakk'ın celâli, azameti, büyüklüğü karşısında aynıdır. Bütün insanlar, cinnîler ve diğer mahlûkât Allahü teâlâya, en müttakî bir kul gibi ibâdet etseler, O'na herhangi bir faydası olmaz. Bunun tersine bütün mahlûkât O'na küfretseler, bunun da herhangi bir zararı olmaz. Yüce Rabbimize şükürler olsun ki, 10 günden beri, mübârek üç ayların üçüncüsü olan Ramazân-ı şerîf ayı içerisinde bulunmaktayız. Bilindiği gibi, 5 Ekim Çarşamba günü, "ayların sultânı" olarak bilinen Ramazân-ı şerîf ayı başlamıştır. İnsanların yaratılış gâyesi Kur'ân-ı kerîmde Zâriyât sûresinin 56. âyet-i kerîmesinde meâlen: "Ben, cinnîleri ve insanları, ancak (beni tanısınlar, arz-ı ubûdiyette bulunsunlar) bana ibâdet etsinler diye yarattım" buyurulmaktadır. Mahlûkâtın yaratılış gâyesi, bir hadîs-i kudsîde de şu şekilde beyân buyurulmuştur: "Ben, gizli bir hazîneydim, bilinmeyi istedim; bunun üzerine mahlûkâtı yarattım." Sevgili Peygamberimiz: "Akıllı kimse, nefsini hesâba çeken ve ölümden sonrası için amel işleyen (hazırlık yapan)dir" buyurmuşlardır. Peygamber Efendimize, insanların en iyisinin kim olduğu sorulduğunda, "Ömrü uzun olup, ameli güzel olandır" cevâbını vermiştir. İnsanların en kötüsünün kim olduğu sorulunca da, "Ömrü uzun olup, ameli kötü olandır" buyurmuştur. Ramazân-ı şerîfin fazileti Peygamber Efendimiz, Ramazân-ı şerîfin fazîleti ve bu ayda tutulması gereken oruç hakkında buyuruyor ki: "Ramazân ayı mübârek bir aydır. Allahü teâlâ, size Ramazan orucunu farz kıldı. O ayda rahmet kapıları açılır, Cehennem kapıları kapanır, şeytanlar bağlanır. O ayda bir gece vardır ki, bin aydan daha kıymetlidir. O gecenin (Kadir Gecesinin) hayrından mahrûm kalan, her hayırdan mahrûm kalmış sayılır." [Nesâî] Bildiğimiz gibi, İslâmın beş şartından biri, mübârek ramazân ayında, her gün oruç tutmaktır. Oruç, Hicret'ten 18 ay sonra, Şa'bân ayının 10. günü, Bedir Gazâsından bir ay evvel farz oldu. Ramazân-ı şerîfte, oruç tutmak çok sevâptır. Özürsüz oruç tutmamak büyük günâhtır. Hadîs-i şerîfte, "Özürsüz, ramazânda bir gün oruç tutmayan, bunun yerine bütün yıl boyu oruç tutsa, ramazândaki o bir günkü sevâba kavuşamaz" buyuruldu. (Tirmizî) Ama dinî bir mazeret varsa oruç tutmamak günâh olmaz. Açıktan oruç yiyen, bu aya hürmet etmemiş olur. Namaz kılmayanın da, oruç tutması ve haramlardan kaçınması gerekir. Bunların orucu da kabûl olur ve îmânları olduğu anlaşılır. Sahîh-i Buhârî'deki bir hadîs-i şerîfte buyuruldu ki: "Bir kimse, ramazân ayında oruç tutmayı farz (vazîfe) bilir ve orucun sevâbını, Allahü teâlâdan beklerse, geçmiş günâhları affolur." Zâten "ramazân" kelimesi de, "yanmak" demektir. Çünkü, bu ayda oruç tutan ve tövbe edenlerin günâhları yanar, yok olur. Demek ki orucun müjdelenen faydalarına kavuşabilmek için, bu ibâdetin Allah'ın emri olduğuna inanmak ve sevâp beklemek lâzımdır. Oruç tutmanın güç olmasından şikâyet etmemelidir. Hattâ oruç tutmayanlar arasında güçlükle oruç tutmayı fırsat ve ganimet bilmelidir. Aşere-i mübeşşere'den (Cennet ile müjdelenen 10 büyük sahâbîden biri olan) Ebû Ubeyde bin Cerrâh(radıyallahü anh)'ın şu hikmetli sözünü, bu ayda daha çok hatırlamaya çalışalım: O, vefât etmeden önce: "Namaz kılınız, ramazân orucunu tutunuz, zekâtınızı veriniz, hac ve umre yapınız. Dünyâ sizi aldatmasın. Allahü teâlâ ölümü yarattı; herkes ölecektir" buyurmuştur. Oruç hakkında bazı hadîs-i şerîfler Ramazân ayında oruç tutma hakkında hadîs-i şerîflerde buyuruluyor ki: "Ramazân orucunu farz bilip, sevâp bekleyerek oruç tutanın günâhları affolur." [Buhârî] "Ramazân orucu farz, terâvîh namazı ise sünnettir. Bu ayda oruç tutup, gecelerini de ibâdetle geçirenin günâhları affolur." [Nesâî] "Farz namaz, sonraki namaza kadar; cuma, sonraki cumaya kadar; ramazan ayı, sonraki ramazana kadar olan günâhlara keffâret olur." [Taberânî] "Ramazân bereket ayıdır. Allah bu ayda, günâhları bağışlar, duâları kabûl eder. Bu ayın hakkını gözetin. Ancak Cehenneme gidecek olan, bu ayda rahmetten mahrûm kalır." [Taberânî] "Ramazân orucunu tutup ölen mü'min, Cennete girer." [Deylemî] "Ramazân ayında âilenizin nafakasını geniş tutun. Bu ayda yapılan harcama, Allah yolunda yapılan harcama gibi sevâptır." [İbn-i Ebid-dünyâ] "Oruçlu iken çirkin konuşmayın! Birisi size sataşırsa, "Ben oruçluyum" deyin." [Buhârî] "Oruçlunun susması tesbîh, uykusu ibâdet, duâsı makbûl, ameli de çok sevâptır." [Deylemî]

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.