Yeni bir hicrî seneyi daha idrâk ettik

A -
A +

Evvelki gün [9 Ocak 2008-30 Zil-hicce 1428 Çarşamba günü], hicrî-kamerî 1428 senesi bitti ve dün [10 Ocak 2008 -1 Muharrem 1429 Perşembe günü] yeni bir hicrî-kamerî sene (1429 senesi) başladı; o gün yeni bir "Hicrî-Kamerî Yılbaşı"nı daha idrâkle şereflendik. [Allahü teâlâ, sıhhat ve âfiyet içerisinde, sevdiklerimizle birlikte nice hicrî senelere kavuştursun.] Takvîmin esâsı târih, yâni senedir. Târihler Hicrî (Kamerî, Şemsî), Rûmî, Mâlî, Mîlâdî gibi isimler alırlar. [Kamerî takvimde bir yıl 354.367 gündür. Bu süre, Ay'ın dünya etrafında 12 kere döndüğü zamandır. Güneş yılından 10.875 gün daha kısadır. Bundan dolayı, 32.5 yılda, bir yıl daha fazladır.] Takvîm için mühim bir hâdise "târîh başı" olarak ele alınır. Hıristiyanlıkta bu başlangıç, Îsâ aleyhisselâmın doğumu zannedilen târîhtir. Doğduğu yıla sıfır, ondan öncesine "mîlâttan önce", sonrasına da "mîlâttan sonra" denmiştir. Hicrî Yılbaşı Hicrî-Kamerî Takvimde de; Muhammed aleyhisselâmın, Mekke'den Medine'ye hicret ettiği sene, başlangıç kabul edilir. Bilindiği gibi, Sevgili Peygamberimiz Muhammed aleyhisselâm, mîlâdî 20 Nisan 571 (12 Rebîul-evvel) Pazartesi sabâhı, Mekke-i mükerreme'de doğdu. 622 senesinde de, Mekke'den Medîne-i münevvere'ye hicret etti; 20 Eylül Pazartesi günü, Medîne'nin Kubâ köyüne geldi. Bu târih, Müslümanların "Şemsî yılbaşı"ları; o yılın Muharrem ayının birinci günü de, "Kamerî yılbaşı"ları oldu. [Muharrem ayının biri olan ilk Kamerî senebaşı, milâdî 622 yılının Temmuz ayının, 16'sına rastlayan Cuma günü idi.] Hıristiyânlar, kendi yılbaşıları olan Ocak ayının birinci gecesinde, Noel yapıyorlar. Güyâ, Hıristiyân dininin emrettiği küfürleri ve günâhları işliyorlar. Müslümanlar da kendi yılbaşı gecelerinde ve günlerinde müsâfeha ederek, telefonla veya mektup yazarak tebrîkleşirler. Birbirlerini ziyâret eder ve hediye verirler. Yılbaşını dergi ve gazete ilânlarıyla kutlarlar. Yeni yılın, birbirlerine ve bütün Müslümanlara hayırlı ve bereketli olması için duâ ederler. Büyükleri, akrabâyı, âlimleri evinde ziyâret edip duâlarını alırlar. Bugün de, bayram gibi temiz giyinip, fakîrlere sadaka verirler... İçerisinde bulunduğumuz Muharrem ayı, İslâm hicrî-kamerî senesinin birinci ayı ve Kur'ân-ı kerîmde kıymet verilen 4 aydan biridir. İslâmiyette, güneş yılının ayları içinde herhangi bir mübârek gün yoktur. Meselâ, Martın (20.) Nevrûz denilen günü ve Mayısın (6.) Hıdrellez (Hıdırellez) günü ve Eylülün (20.) Mihricân günü, bâzı ülkelerde mübârek sayılıyorsa da, Müslümânlıkta bu günlerin diğer günlerden farklı bir değeri yoktur. Noel günü ve gecesi de böyledir. Kezâ Hindûların bayram günlerine, Mecûsîlerin (ateşe tapanların) kutsal günlerine ve Hıristiyanların Noel gecelerine ve diğer paskalyalarına hürmet etmek ve o zamanlarda, onların âdetlerini, onlar gibi yapmak, bu günleri Müslümân bayramı zannederek, onlar gibi birbirine hediye göndermek, eşyâlarını ve sofralarını, onların yaptığı gibi süslemek, o geceleri başka gecelerden ayırt etmek büyük günâh olmaktadır. İslâm dîninde, kâfirlerden her kavmin, her memleketin âdeti olarak yaptıkları ve kullandıkları şeylerden, harâm olmayıp, insanlara faydalı olanları yapmak ve kullanmak günâh değildir. Fakat İslâmiyet, Müslümânların, îmânlarında ve ibâdetlerinde, Müslümân olmayanları taklit etmelerini, onlara benzemelerini, onların dînlerinin ve ibâdetlerinin alâmeti olan şeyleri yapmalarını ve kullanmalarını yasak etmiştir. Mübârek geceler Mübârek geceler, İslâm dîninin kıymet verdiği gecelerdir. Allahü teâlâ, kullarına çok acıdığı için, bazı gecelere kıymet vermiş, bu gecelerdeki, duâ ve tövbeleri kabul edeceğini bildirmiştir. "Rıyâdu'n-nâsıhîn" kitâbında (s. 172) buyuruluyor ki: "İmâm-ı Nevevî, "Ezkâr" kitâbında diyor ki: Gecenin oniki kısmından bir kısmını [bir mikdâr zamânı, meselâ bir sâat kadar] ihyâ etmek, bütün geceyi ihyâ etmek olur. Yaz ve kış geceleri için hep böyledir." [Bu konuda, İbn-i Âbidîn'de de bilgi verilmişdir (I, 461; III, 289).] Müslümânların başlıca on mübârek gecesi vardır; bu mübârek geceleri, kronolojik sıraya (yanî hicrî-kamerî sene içerisindeki yerlerine) göre zikredecek olursak şöyle sayabiliriz: 1-Muharrem Gecesi [Zilhiccenin son günü öğle namâzı vaktinden, gecenin fecrine kadar olan zamândı], 2-Aşûre [10 Muharrem] Gecesi, 3-Mevlid [12 Rebîu'l-evvel] Gecesi, 4-Regâib [Receb'in ilk Cuma] Gecesi, 5-Mi'râc [Receb'in 27.] Gecesi, 6-Berât [Şa'bân'ın 15.] Gecesi, 7-Kadir Gecesi, 8-Fıtır Bayramı Gecesi, 9-Arefe [Zilhicce'nin 9.] Gecesi, 10-Kurban Bayramı Geceleri. [Bu on geceden, 3, 4, 5 ve 6. gecelere (yanî Mevlid, Regâib, Mi'râc ve Berât Geceleri'ne) "Kandil geceleri" denir.] Yukarıda bildirilen on geceden başka, Fıtır (Ramazân) bayramının diğer geceleri, Zil-hicce ayının ilk on gecesi [yukarıda ikisi zikrolundu], Muharrem ayının ilk on gecesi [yine yukarıda ikisi zikrolundu] ve her Cum'a ve Pazartesi geceleri de mübârektir. İçerisinde bulunduğumuz günler vesîlesiyle özellikle belirtelim ki, Muharremin ilk 10 gün ve gecesi, Müslümanların mübârek gün ve gecelerindendir. Bütün mübârek gecelere saygı göstermelidir. Saygı göstermek, günâh işlememekle olur. Bu geceleri ihyâ etmeli, yani kazâ namâzları kılmalı, Kur'ân-ı kerîm okumalı, duâ ve tövbe etmeli, sadaka vermeli, Müslümânları sevindirmeli, bunların sevâblarını ölülere de göndermelidir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.