Dördüncü Murad Han, Osmanlı Pâdişâhlarının on yedincisi ve İslâm halîfelerinin seksen ikincisidir. Babası Birinci Ahmed Han, annesi Mâhpeyker (Kösem) Sultandır. 1612'de İstanbul'da doğdu. Tam bir İslâm terbiyesi ve ahlâkı ile yetiştirildi. Enderun mektebindeki hocalarından husûsî dersler aldı. Amcası Mustafa Hanın tahttan indirilmesi üzerine henüz on bir yaşında iken 1623'te Osmanlı tahtına çıktı. Yaşı küçük olduğu için, devleti bilfiil idâre edemeyeceği görüşü hâkim olarak annesi Mâhpeyker Sultan, "Saltanat Nâibesi" tâyin edildi...
Tahta geçtiğinde, içeride ve dışarıda karışıklıklar devam ediyordu. İdârî işler karışık olduğundan, Yeniçeri ve Sipâhi askerleri zorbalığa başvuruyorlardı. Vasî durumunda olan annesi Mâhpeyker Kösem Sultan'ın yardımı ile işbaşına kıymetli devlet adamları ve kumandanlar getirerek, ortalığı düzeltti... Bir ihânet sebebiyle Safevîlerin eline düşen Bağdat onun zamanında tekrar Osmanlı idâresine geçti. O artık "Bağdat Fâtihi" olarak anılıyordu...
Ömrünü devlete hizmet ve Allahü teâlânın emir ve yasaklarına itâatle geçiren bu padişah, İranlıların pekçok iftirâlarına mârûz kaldı. İnsanlara zulmettiğini ve içki içtiğini söylediler. Halbuki devrin kaynaklarında Murâd Hanın içki içtiğine dâir en küçük bir bilgi yoktur; zaten olamaz da! Çünkü diğer Osmanlı sultanları gibi, o da içki içmezdi. Tütün, enfiye ve içkiyi yasak etti. Peki niçin yasak etti?
İstanbul'da yaklaşık yirmi bin evin yanmasına sebep olan yangının tütün yüzünden çıktığı söylendi Padişaha. Yeniçeri, sipâhî ve halkın dikkatsizlik ve ilgisizliğini gören Sultan Murâd Han, bir dedikodu merkezi hâline gelen kahvehaneleri kapattı. Zamânın âlimleri, bu yasak üzerine; Pâdişâh'ın yasakladığı bir şeyi yapmanın caiz olmayacağına dâir fetva vererek halkı uyardılar. "Büyük İstanbul Yangını"nı da sebep gösteren Murâd Han, zorbaların meyhanelerini de yıktırdı. İşte bu yüzden çok iftiraya uğradı. "İçki içerdi" yalanını uydurdular...
Sultan Murâd Han, 8 Şubat 1640'ta vefât etti. Sultanahmed Câmii avlusunda gözyaşları arasında kılınan cenâze namazından sonra babası Birinci Ahmed Hanın türbesine defnedildi...