Basın, güreş ve ters reyting

Değerli güreş severler; çok önemli iki konu gündemdeydi. Birincisi Türk sporu (GSİM) ve Milli Eğitim (Ortak Akıl Toplantısı), diğeri de Güreş Eğitim Merkezleri kapatılıyor diye! İkinci haber GEM'lerin kapatılması daha çok yer aldı gündemde. Ama başarısı ile değil, spor eğitim merkezlerinin yatılı durumdan, gündüzlüye geçeceği haberi ile bir anda manşetleri süsledi. İşte bilmem şu gerekçelerle falan! Spor eğitim merkezlerinin çoğu Güreş eğitimi branşında yaklaşık yirmi yıldır, Türk sporunun alt yapısına hizmet veriyor. (Tam 30 ilde). 1989 yılında ilk alımlar Bakan H.Celal Güzel zamanında ve zamanın TGF Başkanı Esat Güçhan'ın başkanlığı döneminde yapıldı.Ve 4-5 yıl sonra meyvesini vermeye başladı. (Hepsi yatılı olarak başladı). Birkaç gün basında oldukça sıkıntılı bir çizgi hakim oldu. Kapatılıyor havası verildi. Ancak araştırdık ve öyle kapatılma diye bir şeyin olmadığını yetkili ağızlardan aldık. Yalnız uzun süredir de Güreş eğitim merkezleri ile ilgili problemlerin de olduğunu duyuyoruz. Ama bu hepsinde var anlamı taşımaz. Böyle bir şey olursa en önemli problem, köylerden gündüzlüye nasıl gidip gelecekleridir. Zor bir karar tabiî ki. Ancak şu kesin; kapatılma diye bir şey yok. Uzun süredir GSGM spor kontrolörleri, üniversiteler, GSGM uzmanları ve TGF'den antrenör ve yetkililerin denetime gidip sürekli raporlar hazırladıklarını duyuyorum. Sonucunda üst düzeyde GSGM toplandı ve karar verecekler. (Basına yansıyan olumsuz bazı hareket ve davranışlar da olmadı değil) Bu arada Olimpiyat ikincisi Şeref Eroğlu, üçüncüsü Nazmi Avluca gibi güreşçiler ile (ne yazık ki son yıllarda daha çok büyüklerden ziyade, genç ve yıldızlardan Avrupa ve Dünya şampiyonları çıktı); Bayram Özdemir, Tevfik Odabaşı, Bünyamin Emik, Recep Zincirci gibi güreşçiler Avrupa şampiyonu olarak büyüklerde madalya aldılar. Bu liste devam edip duruyor... Yeni jenerasyondan da; Rahman Bilici, Rıza Kayaalp, Ahmet Taçyıldız, Ahmet Peker var gündemde. GEM'lerle ilgili daha önce de bazı çözümler üzerinde duruldu. Acaba daha iyi ve büyüklerde yansımayı daha hızlı nasıl yaparız diye... İşte bazıları... Bir ara Tantan döneminde yurt dışından antrenör getirildi. Osman Şansal döneminde TGF'ye devredilecekti GEM'ler. Ahmet Ayık döneminde çok iyi ve yetenekli olanlarını, bir merkezde toplayalım denildi. Aksaray GEM'de toplanıldı o da çözüm olmadı. Şimdi hazırlanan raporların; Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Faruk Özak'a sunulduğu söyleniyor... Ben de yaklaşık bir haftadır sürekli e-posta ve cep telefonuyla bu konu ile ilgili gelen meraklı ve ısrarlı sorular aldım. Öğrendiğim kadarı ile; başta Hamza Yerlikaya, GSGM, TGF Başkanı Dr.Osman Aşkın Bak ve diğer üst yönetim konuya hakim ve görüşmelere başlamışlar. Konu üzerinde hassasiyetle duruyorlar. Bakalım ne olacak. Eğer gerçekten böyle bir şey olursa ki sanmıyorum, Türk güreşi büyük zarar görür. Peki eğer olursa ne yapılmalı?.. Türkiye haritasına bakılıp, coğrafi yapı da göz önüne alınarak (güreşte şampiyon çıkaran illerimizin genlerine de bakarak), 10-15 bölgeye ayrılabilinir (yakın iller birleştirilebilinir). Yine GSGM'nin desteği bütçe olarak sürmeli ama kontrolü TGF'ye ve ilgili federasyonlara verilmeli. TGF tarafından yıllık faaliyet ve çalışma programları verilip, sık denetlenmeli. Buraya atanacak yetenekli, işinde uzman (pedagojik formasyon almış) antrenörler olmalı. Her bir GEM'e beş antrenör (her şey ile desteklenmiş kaliteli, güreş eğitimi almış, sosyal ve kültürel bilgilerle donatılmış) diğerleri grekoromen ve serbest olmak üzere ikişer kişi, yani toplam yedi. Buralarda sistem; büyüklerde madalyaya yönelik olmalı ve beraberinde kaliteli eğitim ile beraber güreş eğitimi verilmeli. Lise bitmeye yakın ise büyük kulüplere (yani bölgesel olarak) bağlanılabilir... Örnek; İst. B.Belediyesine Bolu GEM'in bağlanması gibi... TGF tarafından sık sık otokontrol sistemi oluşturularak denetleme yapılabilir (altı ayda bir değil ama). Yeni oluşturulacak olan GEM'ler belirlenecek yukarıda söylediğimiz illerin merkezlerine değil ilçelerine kurulmalı. Kaymakam ve Belediye .v.s. daha fazla ilgilenirler... Kaliteli malzeme, beslenme, eğitim, personel, belletmen, yabancı dil v.s. verilebilir diye düşünüyorum. Evet, şayet kesin karar verilip, gündüzlüye dönülüp sayı da azalacak ise, önerilerim yukarıda (İnşallah öyle bir uygulama olmaz)... Her şey Türk sporu ve güreşi için...