Dün Güreş Federasyonu Başkanlığı seçimleri yapıldı. "3. Osman dönemi" resmen başladı. Hayırlı olsun. Oktay Aktaş, Mustafa Yener, Yusuf Yoldaş hepsi ayrı bir değer. Eğer Başkan Dr.Osman Aşkın Bak uygun olursa devasa özerk Güreş Federasyonu için onların da görüşleri alınmalı. Yıllardır kırgınlık, bölünmüşlük ve güreşimize zarar veren düşüncelerin artık prim yapmaması gerekir. Disiplin ön plana çıkmalıdır. Daha önce söylemiştik; güreşin başına gelecek kişinin adil, dürüst, mesleğinde başarılı, iyi ekibi olan, güreş için siyasi irade ve sponsor desteği alabilecek kapasitede olması önemlidir. Güreş alt yapısı bazı önemli ulusal ve uluslararası başarılar ile gelecek için müjdeler verdiği, ancak federasyondaki bu heyecanın Gençlik Spor İl Müdürlükleri eksenine yeteri kadar bir türlü yansıyamadığı ve iller bazında güreş yapacak çocukları adeta mumla aradığımız bir dönemde seçilen başkana çok iş düşecektir. Grekoromende bütün dünyayı "salladık", çıta yükseldi. 2008'den sonra güreşi bırakacak starların yerini hazırlamamız gerekir. Medya ile en üst seviyede diyalog kurulmalı. Çünkü, yeni nesil bire bir mücadele gerektiren güreş, boks gibi spor branşlarını tercih etmiyor. Basın kanalıyla bu branşlarımızın albenisi arttırmalı. Sözü uzatmadan yeni başkanın seçim öncesi söylediklerine bir göz atalım. Türk güreşine vizyon getirme konusunda son derece iddialı olan Osman Aşkın Bak, güreşimizin dünyaya tam olarak ifade edilememesinden rahatsız olduğunu, geçmişi ve kazandığı başarılarla Türk güreşinin dünyada büyük bir marka olduğunu söylemiş ve "Elimizdeki değerin farkında değiliz" demişti. Aşkın Bak, çocukken Kasımpaşa Erokspor'da güreşin içinde bulunmuş. İstanbul B.Belediyespor'da genel sekreterlik yapmış. Güreş Federasyonu'nda da çeşitli görevlerde bulunmuş. İTÜ'yü bitirdikten sonra İngiltere'de master yapmış, daima sporun yönetimi içinde bulunmuş. Yeni başkan seçim öncesi bu sütunlarda, Amerika ve Avrupa'daki spor yönetiminin profesyonel sistem üzerine kurulu olduğunu dile getirmiş, yapacağı işlerin ana başlıklarını sıralamıştı: "Tesisten antrenman bilgisine kadar her noktada modern bir sistem kurulacak. Kulüplerimiz çağdaş bir yapıya kavuşacak. Oluşturacağımız departmanlarla düzgün bir ekip çalışmasına girişilecek. Serbest güreşte yaşanan başarısız tablo geçiş sürecinden kaynaklandı. Yönetimde hoşgörü ve istişare önemli. Kısa sürede dünyanın en iyi büyük biri haline gelen Toyota'nın başarı sırrı yönetiminde yatmaktadır. Toyota'nın sahibi, işçisinden bahçıvanına kadar herkesin fikrini alır, her düşünceye açık olduğunu gösterirmiş. Biz de ülkemizde güreşi seven her Türk vatandaşını dinlemeye hazır olarak yönetime talibiz." Aşkın Bak, ilk işlerinden biri olarak Kırkpınar'ı Eurosport'ta yayınlatmak olduğunu, daha sonra ise sumo güreşinin dünyada hayranlıkla takip edildiği gibi ata sporunun da 5 kıtada izlenir hale getirileceğini ileri sürmüştü. Temennimiz tüm bu düşüncelerin hayata geçirilmesi ve Türk güreşinin hiçbir zaman 1970'li yıllara dönmemesidir. Güreşçiler olarak başımız dik yürüyebilelim. Yeni başkan ve ekibini güreş adına tebrik eder, başarılar dileriz.