Yazımıza sevindirici bir haber ile başlayacağız; IOC İstanbul'u 2020 olimpiyatlarının resmi adayı olarak kabul etti. 5 kez adaylık başvurusunda bulunduk daha önce, inşallah bu kez olacak. Geçen hafta sonu Türk Güreşi yurt dışında önemli başarılara imza attı. Nedir bunlar? Grekoromen Güreş A Milli Takımı; 2011 Dünya Şampiyonası'nda takım olarak ilk 10'a girenlerin katılabildiği Rusya'nın Saransk kentinde yapılan Dünya Kupası'na katıldı. Rusya ve Türkiye'nin seri başını paylaştığı şampiyonada, ay-yıldızlı ekibimiz İran ile finale kaldı. Türkiye finale kadar; Kore, Ermenistan, Kazakistan ve Macaristan'ı takım olarak farklı skorlarla yendi. Finalde ise İran'a yenilerek dünya ikincisi oldu. Bir başka organizasyonda ise; Yunanistan'daki Akdeniz Şampiyonası'nda Güreş Milli Takımları serbest stilde birinci, grekoromen stilde ise üçüncü oldu. Bu başarılar maalesef yine gazete sütunlarında çok az yer bulabildi. Türkiye, olimpiyatlara katılmak için kalifikasyonların başladığı tarihten beri ilk kez grekoromen stilde "tam takımla" Londra'ya gidecek. Basın yine duyarsız. Ayrıca cumhuriyet tarihinde ilk kez bir bayan güreşçi ile olimpiyatlara katılacağız. Olimpiyat oyunları tarihinde güreşin yeri belli... Madalyalar hep ferdi branşlarda alınıyor ama nafile... Amatör sporlar hiç ön plana çıkarılmıyor maalesef. Güreşin gündeme gelmesi için illa ki başarısızlık ya da asparagas magazin haber mi olması lazım? Alın size örnek... "Bir erkek güreşçi bayan güreşçi ile 19 Mayıs'ta güreşti" haberi bir haftadır gündemde. Yazık beyler! Amatör spor ve özellikle madalya deposu güreş bunu hak etmiyor! Geç olmadan gerekli hassasiyeti gösterelim...