Değişim bütünleşme getirebilir

A -
A +

Bu ülkede güzel şeyler de oluyor. İşte Fenerbahçe.. Aziz Yıldırım yeniden başkan seçildi ve ilk açıklaması "Fenerbahçe'yi bir dünya takımı yapmak" oldu. Hedef Avrupa Kupaları. Neden? Çünkü gereği böyle de ondan. Beşiktaş'ın transfer ettiği golcü Arild Stavrum Türkiye futbolunu tanımadığını, ancak Avrupa Şampiyonu Galatasaray'ı yakından izlediğini açıklaması bir ölçü olmaz mı? Demek ses böyle getiriliyor. Aslan Cimbom'a da iç gerilim doğrusu hiç yakışmıyor. Lucescu bile takıma onlardan daha fazla sahip çıkıyor, yol gösteriyor "Fransa'da PSG malî krizi yenemeyince, Paris Büyükşehir borçlarını silmişti" diyor. Kıpırdanma var, iyi şeyler artacak. Taşçı'nın büyük jest'ine ne diyeceksiniz? 10 defa kazandı Ahmet Taşçı Kırkpınar Pehlivanlığı'nı. Yine iddialıydı. Rakibinin psikolojik durumu bile buna yeterdi. Çünkü karşısında on kere pehlivanlığın altın kemerini beline dolamış bir güreşçi vardı. Taşçı rakibini yenemeyince Vedat Ergin'in elini havaya kaldırarak başpehlivanlığı O'na bıraktı. Gençler gümbür gümbür geliyor. Onlara iyi örnek olmak gerek. Politikaya spor yorganı Siyasi arenada da keşke güzel örnekler hayata geçirebilsek. Önümüzde CHP'den sonra iki gelişme daha yaşayacağız: ANAP Kongresi ve kapatılan Fazilet Partililerin yeni oluşumu. CHP gerçekten söylem değiştirdi. Anadolu Solu falan diyerek bir şeyler anlatmaya çalışıyor. Klasik CHP anlayışından uzaklaştı. Bunda CHP'yi barajı aştıramayan Deniz Baykal'ın yine rolü var. Beşinci kez seçilişinde bir lise talebesi gibi heyecanlıydı. Bir başka deyişle de CHP değişime yenik düştü. Gelişmenin önünde duramadı. Kazandıktan sonra kavgalara kapıyı kapadı. Kapadı ama eski ANAP milletvekili Feridun Pehlivanlı'yı bu yönetime sokamadı... Sayın Ertuğrul Günay dünyanın nasıl döndüğünü CHP'de ilk farkeden ve kendisini değişime sokuveren bir politikacı. İşin içine siyasi taassup ve tutuculuk girince neler oluyor neler... İsmet Solak bile hayretler içinde Kemal Derviş'e. Hem Özal'a hayran (mış), hem O'nu hep hayranlıkla izlemiş. Hem sosyal demokrat olduğunu söylemiş, hem Ecevit'e saygı duyduğunu belirtmiş... Demek bazı tekelleri kırmak gerçekten güç. Çerçeveye, sana yakıştırılana sığmaya çalışacaksın?!. Gelelim Anavatan Partisi'ne. Mesut Yılmaz, Genelbaşkanvekili Mustafa Taşar'a bırakmış her şeyi. Dolayısıyla gözü arkada değil. 4 Ağustos'taki rakipleri de yavaş yavaş belli olmaya başlıyor. Lütfullah Kayalar'la Ankara'ya döner dönmez birlikte olacak, görüşlerini aktaracağım. Hakeza Vehbi Dinçerler'le de öyle. ANAP ülkeye ve insanlara değişimi öğretti. Fakat daha sonra kendisi de değişti. Partinin oyları ve milletvekili sayısı her seçimde bir öncekine göre sürekli azaldı, ancak yönetim bunun gereğini hiç yapmak istemedi. Gel gelelim iktidarlara da ortak oldu. Gerisi ne gam!.. Aykırı girişimler Spordaki centilmenlik, siyasete yansımalı. Futboldaki başarımız politikada gün yüzüne çıkmalı. Tribünlere rağmen sporcular "benden bu kadar" diyemiyor. Sporseverler stadyuma gelirken aracını parketmek, aç ise karnını doyuracak bir büfe bulmak, tribüne rahat girmek, can ve mal güvenliğinin sağlanmasını istemek, kaliteli bir karşılaşma izlemek arzu eder. Aklı stad önündeki amatör karşılaşmada değildir. Fakat günümüzde Erdal İnönü, Murat Karayalçın, Fikri Sağlar, Tarhan Erdem, Mehmet Moğultay, Cezmi Kartay, Ali Özcan, Güven Gürkan, Yiğit Gülöksüz, Seyfi Oktay, Bekir Yurdakul, Ercan Karakaş, Eyüp Aşık, İlhan Kesici, Agah Oktay Güner, Ekrem Pakdemirli, Hüsnü Doğan, Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Cemil Çiçek, İsmail Kahraman, Ali Coşkun'un girişimleri daha fazla alâka görüyor. Tümü de klasikten değişime ve gelişime sıcak girişimciler. Fikstürdeki maç değil de, fikstüre girmek için mücadele eden açık, üreten, saydamlıktan yana tavır koyanların izlenmesini yeğ tutanların sayısı artmaya meyilli. Öyle ki değişim bütünleşmeyi de getirirse şaşmamak lâzım. Özal bunun örneğini verdi. Beşiktaş maçları buna şahittir. Popsav konserleri Metin Akpınar-Zeki Alasya Tiyatrosu, Bursa Yeşil Camii, çok sayıda panel de buna şahitlik eder. ....... NOT: Bir memleketsever usta, bir çalışkan, üretken bürokrat, devlet adamı Orhan Batı Ağabeyi kaybetmenin derin teessürü içindeyim. Mekânı cennet olsun. Karayolları Genel Müdürü iken yaptığı atılımlar, bugünün temeliydi. Emekliliğini ülke sorunlarını tartışarak Antalya'da geçiriyordu. Ankara'da vefat etti. Hacı Bayram'da kılındı cenaze namazı. Ailesine sabır ve sağlık, kendisine rahmet dilerim.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.