Hem şair hem politikacı olmak

A -
A +

İster Falih Rıfkı Atay'ın Çankaya'sını okuyun, ister Mustafa Kemal'in Çankaya'sına bakın. Öyle bir halka vardır ki kültür ve sanat, siyaseti çepeçevre sarmıştır. Yakup Kadri'den, Yahya Kemal'e; Mehmet Akif'ten Reşat Nuri'ye uzanan çizgide inançlarını politika ile örtüştüren bu insanlar sanatları, kültürleri için mücadele vermişlerdir. Çoğunun milletvekili olduğunu kimse bilmez. Çünkü sanatları hep öndedir. Politika da insanları ve sanatları içindir. Her dönemde sanatçılar politikaya girmişlerdir, yahut denemişlerdir. Sanatçılığı önde olan bir politikacıyı hatırlamakta müşkülat çekiliyor, maalesef. Günümüz meclisinde de Yılmaz Karakoyunlu'dan, Ediz Hun'a uzanan çizgide sanatçı, yazar, kültür adamı temsilcisi yok değil. Kahramanmaraş Milletvekili Avni Doğan da bunlardan biri. Elbistanlı şairlerimizden. İki dönemdir de parlamentoda Kahramanmaraş'ı temsil ediyor. Tarihe düşen notlar Daha genç bir öğretmen iken Mavera'da, Dolunay'da, Zaman'da şiirlerini keyifle okuyorduk bu genç sanatçının. Ortadoğu Çocukları ilk kitabı ama, Avni Doğan'ın sanatçı özelliklerinin ipuçlarını veriyor. Nitekim daha sonra ödüller, plaketler aldı, çalışmaları dikkat çekti. Gurbet Kaldık'ta bakın neler söylüyor Avni Doğan: "- Fırtınalar birikti mektuplarda/Nerede kaldın sen hangi gurbette/Elleri doğuya batıya/İzler bırakan çocuk. Sabır Dicle'nin sularında/Bilinmez bir geçmişi akar boz-bulanık/Gaflet ağır/Ve derinden/Gelir tutar tedbirsiz kılar bizi. Derler ki/Kadın ve dünya/Güzelleşir sevdikçe/Eğildikçe/Azgınlaşır. Derler ki sevda/Zehrini yastıklara kusan bir yılandır/Aşkın kutsal bir kitap gibi okunmadığı demlerde/Sen bunu değiştirebilir misin/Ey elleri bir çağdan bir çağa/İzler bırakan çocuk." Avni Doğan Ankara'ya göç eylediğinde sanat adına, kültür adına sevindik. Gurbet kalmamalıydı artık. Fırtınalar zarflardan dışarı çıkmalıydı. İzler bırakmalıydı. Sevdikçe ve eğildikçe nelerin değiştiğini, azgınlaştığını bilmem denemeye gerek var mıydı? Varsa bile biri bunu değiştirecekti. Çağa ulaşan, izler bırakabilecek delikanlıydı bu eylemcinin adı. Hani sanat, hani sanatçı? Munis Faik Ozansoy Başbakanlık müsteşarı iken, makama mührünü vurdu. Demirel ilk kültür müsteşarlığı kurulması emrini verdi. Afyon Milletvekili Osman Atila da şiiri gruba, genel kurula taşıdı, yayınlar yapıldı. 100 Temel Eser bu dönemin (1965 sonrası) belgeleri. Sanatçı politikacılarımızdan çok şey mi bekleniyor? Çok seviniyoruz parlamentoda olmasından, daha önceki çizgiyi uzatmasını istiyoruz. Dönüp bir de bakıyoruz ki şairler şiir yazmıyor, yazarlar denemeye bile tenezzül etmiyor, en yakışıklısı mevcudu muhafaza ediyor ki bu bile artık artı puan hanesine taşınıyor. Kahramanmaraş şiir mektebi Avni Doğan Fazilet Partisi Büyük Kongresi'nde gelenekçilerden yana tavır koydu. Gayet tabii olacak. Ancak kürsüye çıkıp da Abdullah Gül ve arkadaşlarını öyle bir eleştirdi ki küçük dilimi yuttum. Amacını çoktan aşmış, hele hele bir sanatçıya hiç mi hiç yakışmayan iddialardı. FP kapandı. Saadet Partisi saflarında yer aldı Aziz şairimiz Avni Doğan. Gelenekçi görüşünü korudu, Hoca'ya yakınlığını gösterdi vefasıyla. Aaaa.. bir de baktık ki birkaç gün geçmeden önce hemşehrisi Ali Sezal, sonra kendisi bu taze partiden istifa ediyorlar. Lider Recai Kutan bu konuda açıklama yapmıyor. Yetkililer de, kendisi de. Yakın çevreleri de bir süprizle karşı karşıyalar. Çünkü Kahramanmaraş örgütlenmesini de Avni Doğan'a vermiş, deklare etmişler. Neden istifa etti peki? İddia o ki, grup başkan vekilliği görevi verilmemesinden. Şair'in Necip Fazıl Kısakürek'e ithaf ettiği bir şiiri var. Diyor ki Avni Doğan "Gitti Bahar"da: "Bir menekşe tadı üfleyip ufuklara/Ansızın gitti bahar/Ansızın kalakaldık/Vurulmuş bir uygarlıktır gözleri çocukların/Bu bozgun anında artık/Aşksız şarkılar belirdi soğuk danslar/Söktüler/Bir bir yüreğime mıhladın taşlarını sarayların Yüreğimizin en aydınlık yerinde/Ey uyuyan çocuklar/Uyanın artık/Diyorum ki bir ateş yakmalı isyanım/Kül olsun ufuktaki karanlık." Politikacı Avni Doğan'ı değil de, ihmal ettiği sanatçı Avni Doğan'ı özleyeceğiz. Çünkü karanlıklar kül olmalı, isyanlar ateş.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.