İnsan öncelikli tasarruf
Mehmet Mete, devletine, insanına ömrünü adamış bir bürokrat. Hizmet adamı. Çocuklarına en önemli mirası da çalışkanlığı, yüzünün aklığı. Ziyaretine gittim, ikramı "Kendi Kendime Öğütler" oldu. Basılı, iki sayfa takdim etti. Hemen okudum. İşte notlarım: "- Yüklenen sorumluluk yumurta gibi. Sakın sıkıp kırma, menziline ulaştır.. Herkes problemini kendisi çözecek.. Zaman paradan kıymetli, yeniden kazanılmıyor.. İki şeyi bul ve al: İbret ve tedbir... Zarar görmek kaçınılmazsa, en az zararla kurtulmaya bak. Hayat hep çamur değil ki, niye saplanıp kalıyorsun?. Bulunduğun tarihten 100 yıl ileri git.. Sen hata yapma.. Allah sana yeter." Teşekkürler Sayın Mete.. Çok makbule geçti. Sigaradan da, çikolatadan da, çay-kahveden de güzel bir ikramdı. Büyük Ankara Oteli'nden çıkıyorum bir toplantı sonrasında. Gençler bildiri dağıtıyorlar. Üstelik yetkililerden onay almışlar. Hem savcılık, hem vilayet "olur" vermiş. İnsan ve Kültür Ocağı'nın (Ahmetler Libya Cad. 5/5 Kolej-Ankara Tel: 0 312 435 62 75), "vizyon ve misyon deklarasyonu"na tespitler düşündürüyor okuyanı. İşte birkaç örneği: "- İyi insan, ilkeli-dürüst ve sorumlu vatandaş.. Devlet insan için vardır. Kanunlar Anayasa'ya, Anayasa ise insana ve insan tabiatına aykırı olamaz. Hükümet, millet iradesinin, devlet iradesinde tescili biçimi olup, hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir.." Dahasında şunlar var: "Her insan bir devlettir.. Hedef, akıl ve bilgi medeniyeti.. Barışın teminatı adalettir. En değerli varlık insan ve en büyük eser kültürdür." Son bir not daha vereyim; amaca ilişkin: "- Tarih içinde ebed-müddet kılmak insanlık idealinin bilimsel ve kültürel açılımlarında etkili ve belirleyici olmak; hayırlı ve hasbi eser, proje ve hizmetler üretmek; insanlar arasında, sevgi, saygı, güven ve hoşgörüyü teşvik etmek" Bu tür arayışlar ve endişeler artmaya başladı Başkent'te. CHP lideri Baykal'ın başucunda asılı duran Edebali'nin "İnsanı yücelt ki devlet yücelsin" posteri galiba Ankara'da özellikle Bakanlıklar'da ve Oran'da her eve gerek. Trafik hızlandı Bush, Papandreu ve Dünya Bankası yetkilileri derken diplomatik trafik yoğunlaştı Ankara'da. Ancak konukları; 'ekonomik kriz'i protesto eden miting, gösteri, eylem gibi etkinliklerden uzak yollardan getirip götürüyoruz. Onlar da akşam CNN'den izliyorlar gelişmeyi! Hafta sonu bu defa Rus Heyeti geliyor. Parlamentolararası Dostluk Grubu'nu ağırlayacak Bülent Akarcalı ve arkadaşları. Dışişleri, şimdi Ruslara brifing hazırlıyor. TBMM Başkanı Ömer İzgi de Türk Cumhuriyetleri'nden döner dönmez ayağının tozuyla heyetle beraber olacak. Kamran İnan ile görüşmeleri Ankara için bir şans. ABD; Irak ve Küba'ya büyükelçi göndermemize, İsmail Cem'in Libya ziyaretine soğuktu. Çünkü Amerika'nın yumuşak karnı buralar. Peki Rus Heyeti'nin ziyaretine bakalım nasıl yaklaşacak Washington? "Biz yetmiyor muyuz" mu diyecek? Duma'da 31 Müslüman ve Türk asıllı milletvekili var. İşadamlarımızın Rusya'daki yatırımları kadar, emekçilerimizin alın teriyle anahtar teslimi işleri de dikkat çekecek kadar önem arzediyor. Dolayısıyla İstanbul ve Ankara'da müteşebbislerimizle de temasları olacak Rusların. Heyet listesine şöyle bir baktım. Protokol gereği elbette bazıları olacak. Fakat Rusların ihmal etmediği bir husus mülkiyet, milliyet ve kültürden sorumlu yetkililerini mutlaka heyete alıyorlar. Halil Barlıbayev, Ragip Gimaev, Gadjimurat Omarov, Yuriy Zaytsev, Yuriy Potapov, Zelimhan Mutsoev'den oluşan heyete Evgeniy Zelenkov başkanlık edecek. Ticarette ve diplomaside karşılıklı menfaatler vardır. İdealler ve ideolojiler arka plandadır daima. Ankara çalışıyor Partilerin Ankara'da çalışma grupları vardır. Bunlar partilerinden bağımsız, genel başkanların gözetiminde, iktidar olmak için strateji ortaya koyar, değerlendirmeler yaparlar. ANAP, MHP, FP'ninki Balgat'ta, DYP'ninki GOP'ta, DSP'ninki Oran ve Gölbaşı'nda. DYP Çalışma Grubu'na uğradım. 2001 yılındaki kamusal ve kitlesel zamlar üzerinde emek veriyorlardı. Çıkan tablo müthiş ve ürkütücü 28 Mart'a kadar Tedaş 3, TTK 3, Tüpraş 8, Karayolları 2, Telekom 2, THY 1, Erdemir 1, Tekel 1, Şeker 1, Çaykur 1, Kardemir 2, Botaş 1, Çimento ve Alüminyum 3 defa zam görmüş. İstanbul ve Ankara'da toplu taşım ve ekmek zamlanmış. Zam oranı % 66'ya varmış! 28 Mart 2001'den düne kadar ilaç, ekmek, demir-çelik, toplu ulaşım araçları, tekel, alüminyum ve akaryakıt yeniden zamlandı. Oranı da % 38'e kadar fırlamış! ANAP Genel Başkan Yardımcısı Ahad Andican emekçilerin tepkisinin daha önce de görüldüğünü, ancak esnafın ilk kez eylem yaptığını açıkladı! ATO Başkanı Sinan Aygün'e sordum, "Bir yıl önce hatırlattım. Hâlâ demeç verebiliyor, ekrana çıkabiliyorlar. Hayret!" dedi. Eğer kınama, protesto boya göre ise sıra sokaktaki vatandaşta. "Neden?" diyorum DYP'lilere, "Derviş hâlâ muhalefete bilgi vermedi" diyorlar.