Muhalefetten... iktidardan... dan..dan..dan!

A -
A +

Üç partinin grup toplantısı vardı dün. Tümü de aynı saatte. Ancak Recai Kutan geç kalınca hem MHP, hem FP Grubu'nu izleme imkanı oldu. Oldu da ne oldu? Sofraya yine ısıtılıp ısıtılıp aynı yemekler getirildi. MHP Lideri Devlet Bahçeli, hocalık yaptığı günlerdeki gibiydi. Adeta akademik bir ders verdi. Notları da sadece gazeteciler tuttu. Oysa imtihana girenler milletvekilleriydi. Devlet Bahçeli'ye göre halk bayrama buruk girdi. Karamsardı. Yaşananlardan ders çıkarılması gerekti. MHP muhasebe yapmaktan çekinmedi. Siyasi sorumluluk almaktan da. Çünkü benzeri krizler bütün dünyada olmaktadır. Dolayısıyla mazeret üretemezsiniz, sorumluluğu başkasına atamazsınız. Sorun kriz simsarları. Temel eksiklik yapısal reformlar. Ülkenin yumuşak karnı ise finans sistemi. Bankaların hortumlanmalarını enstrüman olarak kullanmamak gerek. Bankacılık sektörünün de iyi denetlemesi icabediyor. Sektör içindeki haksız rekabet ve kriz sorunu derinleştirmiştir. Dr. Bahçeli bunları aktarırken zaman zaman alkış yağmuruna tutuluyor. Çünkü çok sayıda gelmiş seçmen var grupta. MHP Lideri devam ediyor okumaya: -Enflâsyon lobisi sürekli teyâkkuzda.. Kamu bankalarının görev zararları katrilyonları buluyor. Ülke kaynaklarını en iyi şekilde kullanmaktan başka çare yoktur. Yeter ki milletin güveni sürsün. IMF ve Dünya Bankası'yla yeni bir işbirliği ve dayanışma gerektiğini savunan Bahçeli, krizin yeni bir dönüm noktası olabileceği ve böyle bir dönüşümün şart olduğu görüşünde. Ekonomik istikrar programı tıkandı. Ayakların yere basması elzem. "Dedikodu" ve "rantiye ekonomisi"nden "üretim ve paylaşım" ekonomisine hızla geçilmeli. Bunlar olurkan toplumsal ve siyasi unsurlar da göz ardı edilmemeli. Onlar da medya ile birlikte özen göstermeli. Ve noktayı koydu MHP Lideri. Ah teorilerle olsaydı hiç çözüme gerek var mıydı ki? MHP canibinde yeni bir şey yok. Tekrar var. Eylem beklemede. Muhalefet de aynı. Takatsiz, mecalsiz, heyecansız. Hükümetin hata yapmasını bekleyip duruyor. Koalisyonda, bu konuda üç ortak yarışıyor. Hoca da geç gelirdi, bekletirdi. Recai Bey de öyle yapıyor. 12 Mart 1971 askeri muhtırasının verildiği şartların tekrar avdet ettiği görüşünde anamuhalefet. Çare yine meclis dışından aranıyor! Kriz, demokrasi eksikliği, insan hakları ihlalleri, gelir dağılımının adaletsizliği hiç mi hiç değişmemiş. Eskiler bu tarife, bu yaklaşıma "açık kapdakini de görüyor" derler. FP Grubu'ndaki açıklamalar da öyle. Dış borç 120 milyar dolar olmuş. Milli Gelir fert başına 3000 dolardan 2500'e düşmüş. FP Lideri Kutan'a göre; hükümet olumsuzluklar rekoru kırıyor. En kısa MGK Toplantısı bunlarda, zirvede kavga ve olayı deşifre yine bu hükümete ait. Krize sürüklemek de öyle. Kutan'a göre hükümet çok pişkin. Daha önce IMF'ye ateş püskürenler şimdi limoni. Çok sayıda başörtülü konuk hanım vardı grupta. Madalyonun arkası ve önü böyle. Vatandaş arayışında haklı mı, haksız mı varın siz karar verin. Öncüpınar Kilis'in DSP'li Belediye Başkanı Ekrem Çetin ile birlikte öğleyin yemekte beraberdik. Eski CHP milletvekilleri de vardı. Zarif bir DSP-CHP bilek güreşi izledim. CHP'liler oylarının arttığı görüşünde. Onun için büyük ilgi görüyorlar. DSP'lilere göre ise Ecevit lider olduğu sürece ivme kazanmaları sürecek. İktidar devam edecek. İkisi de mindere uzak. Ekrem Bey'e bayramda sınırkapısı Öncüpınar'daki bayramlaşmayı sordum. Anlattı: -4 bin kişi bekliyorduk. İkinci günden sonra 11 bin Suriyeli konuk geldi. Yönetimler de bu bayramlaşmaya kucak açtı. Belediye çay ocağı kurdu. İkramlarda bulundu. Bir müddet sonra ikili ilişkiler Ankara-Şam trafiğinde yoğunlaşırsa bölge halkına daha fazla yansır. Antoloji'nin böylesi Üniversitelerimiz susarken, bazı akademisyenlerimiz gümbür gümbür geliyor. Harıl harıl çalışıyor. Prof. Dr. Coşkun Can Aktan bunlardan biri. İstiklâl Yaşar Vural ve Tülay Aktan ile birlikte "Hak ve Özgürlükler Antolojisi hazırlamışlar. Magna Charta'dan Medine Sözleşmesi'ne, İnsan Hakları bildirgeleri'nden, ayrımcılığın önlenmesi, kadın, çocuk mülteci, azınlık, özürlü kişi ve çevre hakkına değin her husus yer almış bu ansiklopedik çalışmada. Tek eksiği Avrupa Birliği içindeki insan hakları konusu. Yayıncılığın fedakârlık olduğu günümüzde, bu görevi de Hak İşçi Sendikaları Konfederasyonu üstlenmiş. Gelişmemiş ve gelişmekte olan ülkeler için bir başucu eseri antoloji.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.