Yine göründü Struga akşamları...

A -
A +

Şiiri özlemişim doğrusu: "Bir yaprak düşer durgun sularına eylüllerin/Kuşatır gönlümü sulardan ince halkalar/Sürüp giden bir yaz düşüncesidir ellerin/Ellerin, duası bitmemiş taze hâtıralar" Yahya Akengin'e soruyorum "Peki Struga Şiir Akşamları'nda hangi dizelerini aktaracaksın?" Bizim neslimiz çok şiir bilir. Hemen hafızasını yokluyor sanatçı yıllar önce kaleme aldığı dizeleri hatırlamaya çalışıyor: "Sanılmasın bezginim, karamsarım/Bir şiirde binlerce yolcuyum/Hüzünlerden çiçek toplar/Duyanlara yollarım/Karanlığın en derin saatlerinde/Işıklı mısralara tuzak kurmuş avcıyım..." Karanlığın Derin Saatlerinden aktardı Yahya Akengin. Bu sene 40. yıldönümü Struga Şiir Akşamları'nın. Türkiye'den Başbakan Bülent Ecevit davetli şair olarak. Bir kitabı yayınlandı Makedonya'da. Ama gidemeyecek ülkenin ekonomik krizi karşısında! Bir başka davetli şiirin duayeni bir sanatçı Fazıl Hüsnü Dağlarca. Yıllarca resmi koruma görmüş Dağlarca. Defalarca da bu şölene katılmış. SSCB zamanında eski tüfekler Struga'nın müdavimleriydi. Oysa evrensel yanı ağırdır, esprisi o şekildedir. Özele hiç inilmez. Dünya kararmasın Struga'ya son yolcu sanatçımız da Yahya Akengin. 23 Ağustos'ta başlayacak şölen için bugün yolda. Karayoluyla gidiyor. Ülkesini temsil edecek, yurtdışına çıkışlardaki 50 doları da cebinden veriyor Hazineye! En az 100 ülkeden sanatçı katılıyor Ohri Gölü, Kara Drim Irmağı üzerindeki köprüde gerçekleştirilecek şölene. Şairlerin ve şiirlerin düğününe. Böylece şiir başka sanat merkezlerine de yayılıyor. Yahya Akengin geleneğimizi, değerlerimizi iyi bilen bir sanatçı. Temaları böyle. Mistik heyecanı canlı. Sadece şiir değil yayınlanmış roman ve tiyatro türünde de eserler verdi. Öyle ki sadece Makedonya'da yayınlanmadı şiir kitabı, Sarkaç romanı da Birlik Gazetesi'nde tefrika ediliyor. Tema ise Erzurum-Üsküp hattı. Gönlü gibi ayakları da hep bu bölgelerde. Makedonca'da Aşkta Bereket Var adıyla (Vo Lubovta ima Bereket) Esat Bayram'ın çevirisiyle yayınlandı. Bereket bizdeki bereketin aynısı. - Defalarca bölgeye ve şiir düğününe gittin. Nasıl bir duygu bu? - Struga 25 bin nüfuslu bir göl kasabası. Ama 10 bin kişi şiir dinliyor. Biz kendi dilimizde okuyoruz, tiyatro sanatçıları Makedonca. Kavga ve savaşa rağmen ilgi eksilmiyor. Hoş bir duygu. - Türçke mi, yoksa Makedoncadaki şiirin mi ilgi görüyor? - Herkesin kendi dilinde okuduğu daha fazla alâka topluyor. Calibi dikkat bir şey. Neden diyeceksin biliyorum. Bölge halkı Balkanların karamsar havasına rağmen, insanlar güzel dünyalarının kararmasını istemiyor. Şiirle yenileniyor. Evrensel duyguları pekişiyor. Çünkü barış, kardeşlik, güzellik vurgulanıyor. Türkçe ve Fransızca şiirlerden sanatseverler etkileniyor. Bunda Türkçenin müzikalitesi etkili. Sanatçılar dostluk kuruyorlar. Hep pozitif şeyler yaşanıyor. Cumhurbaşkanı'nın geldiği şölen - Bütün bunların sanata katkısı oluyor mu? - Ülkeler ve sanatçılarının tanınması için iyi bir fırsat. Yeni sanat da etkileniyor, sanatçılar da. Klasik'e herkes saygılı. Gelenekten kopmadan yeniler yakalanmaya çalışılıyor. Yahya Kemal'i tanıtmaya çalışıyorum. Çünkü bilinmesi gerek ve Üsküplü. - Resmi zevat geliyor mu şiir dinlemeye? Savaş etkiliyor mu? - Hem de nasıl. Cumhurbaşkanları da, başbakanları da. Bir de reception veriyorlar sanatçılara. Makedonya'daki Türk şiiri de ayrıca temsil ediliyor. Aynı Arnavutlar gibi. Savaş dolayısıyla bir endişe taşımıyorum. Tevekkül duygusu içindeyim. Bir hususa dikkat çekmek isterim, burada tanıştığım bazı Arnavut ve Boşnak sanatçılar maalesef ümit ettiğim ölçüde bize yakın değiller. Biz onlara daha yakınız. Struga'da aktüalite yok. Şiirler ve sanatçılar insan eksenli. Geleceğe bakılıyor. Daha çok güzellikler vurgulanıyor. Yahya Akengin Bakü Asya Üniversitesi'nin de "fahri doktora ödülü"nü almış bir sanatçı. Halen Türk Dünyası Yazarlar ve Sanatçılar Vakfı Başkanı. Türk Dünyası Kitap ve Kültür Merkezi (Yüksel cd. 34/A Ankara Tel: 0 312 433 73 97) de açıldı. Sonbahar'a iddialı giriyorlar? - Bizde neden bu tür toplantılar gerektiği gibi değil. Siz neler yapıyorsunuz? - Ekim'de Ankara'da dostluk ve kardeşlik paneli gerçekleştiriyoruz. Makedonya'dan Esat Bayram (Türk), Eftim Kletnikov (Makedon) ve Resul Şabani'yi (Arnavut) davet ettik. Yavuz Bülent Bakiler'in Harman ile imza günü olacak. Sergilerimiz sürüyor. - Struga'da ilginç bir hatıra. Gerçekten tarafsızlık ve evrensellik! - Balkan yazarları toplanmıştı. Bir Bulgar yazar bölgede ortak değerin Ortodoksluk olduğunu söyledi. Bunun etrafında toplanılması gerektiğini anlattı. Kalktım itiraz ettim. (Ben de ortak değer Müslümanlık derim. Yeniden tarihteki din kavgalarına dönmez miyiz o zaman?) biçiminde itiraz edince özür diledi, kabahati anladı. Fakat şu bir gerçek; bölgeye ve dünyaya sanatla daha kolay gireriz. Duhul ederiz. Üstelik bu temenniyi hayata geçirmek de öyle zor değil.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.