Hayat nedir diye soranlara...

A -
A +

Bu aralar epey bir gözlemci oluverdim... Daha önce dikkat etmediğim şeylere, daha çok dikkat eder oldum... Gün içerisinde gelip geçtiğim dakikalara daha fazla önem vermeye başladım... Hayatımın her dakikasını, her saatini boş geçirmemem gerektiğinin farkına vardım kısacası... Bu genç yaşımda erken mi yaşlanıyorum ne? Gerçi hiçbir zaman zamanımı boşa harcamadım ben... Ama yine de yeterli görmüyorum... Daha çok tadını çıkarmalıyız, daha çok kıymetini bilmeliyiz hayatın... Üzüntüler, vesveseler, karamsarlıklar, dertler vs. hepsi gelip geçici... Bunlarla zaman kaybedersek çok yazık olur... Her yaşta farklı açılardan bakarız hayata... 10'lu yaşlar farklı, 20'li, 30'lu yaşlar farklı... Acaba 40'lı yaşlarda nasıl olacak düşüncelerim.. Anneannem hep der ki; "Siz benim yaşıma gelirsiniz ama, ben sizin yaşlarınıza dönemem, o yüzden bu güzel zamanlar gelip geçmeden kıymetini bilin..." Haksiz da değil yani... 80'li yaşlardaki insanların hayata bakışını merak ediyor musunuz? O zaman bakın Jorge Luis Borges ölmeden önce, 85 yaşındayken, hayata hangi açıdan bakmış; ... Eğer yeniden başlayabilseydim yaşamaya, İkincisinde daha çok hata yapardım. Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım, Neşeli olurdum ilkinde olmadığım kadar. Çok az şeyi ciddiyetle yapardım. Temizlik sorun bile olmazdı asla. Daha çok riske girerdim. Seyahat ederdim daha fazla. Daha çok güneş doğuşu izler, Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim. Görmediğim birçok yere giderdim. Dondurma yerdim doyasıya, daha az bezelye. Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine. Hayatın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardan olurdum. Farkında mısınız bilmem, hayat budur zaten. Anlar, sadece anlar. Siz de "an"ı yaşayın. Hiçbir yere, yanına; su, şemsiye almadan gitmeyen insanlardandım ben. Yeniden başlayabilseydim, ilkbaharda pabucumu fırlatır, atardım. Ve sonbahar bitene dek yürürdüm çıplak ayakla. Bilinmeyen yollar keşfeder, güneşin tadına varır, çocuklarla oynardım, bir şansım daha olsaydı eğer... Ama işte, 85'imdeyim ve biliyorum... Ölüyorum... Sevgiyle.... HAFTANIN SÖZÜ Yaşlanmaktan korkuyor; gençliğinin kıymetini bilmediği için... Unutulmaktan korkuyor; dünyaya iyi bir şey vermediği için... Ve ölmekten korkuyor; aslında yaşamayı bilme- diği için... (W. Shakespeare)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.