Otoriteye başkaldırmak

Ben Yahudilerin Hitler'in eliyle uğradığı soykırımın insanlık tarihinin en yüz kızartıcı fiillerinin başında geldiğini kabul eden biriyim. Gerçekten çok acı çekmişler, çok zulüm görmüşler. Hitler'in yaptığı bir insanlık suçuydu. Fakat şimdi İsrail'i idare edenlerin yapıp ettiklerine bakınca acaba diyorum, kolektif şuuraltlarında bir intikam duygusu var da, muhataplarının kim olduğuna bakmaksızın bu intikam hissini tatmin gayesiyle mi hareket ediyorlar? İsrail yönetimi aynı insanlık suçunu yıllardır kendisi işlemektedir. Orta Doğu'nun şımarık, dik kafalı, sorumsuz, serseri bir devleti olmak kimliğinden bir türlü kurtulamamıştır. Elbette devletlerin otoritesi olmak icab eder. Devletler otoritesine başkaldıranı cezalandırmak hakkını elinde tutar. Ama bir devlet sınırları içindeki sivil halkı dünyadan tecrit ederse, gıdaya, ilâca, her çeşit temel ihtiyaç malzemesine muhtaç hale getirirse, bir halkı yıllardan beri açıkhava hapishânesinde yaşatırsa, sık sık da, hapishânenin içinde çaresiz dönenip duranların başını değişik silahlarla ve metodlarla ezme yoluna giderse, dünya buna seyirci mi kalmalıdır? Otoriteye başkaldırmak suçtur ama otoritenin zorbalığı, çocuk, kadın, yaşlı, hasta demeden halka zulmetmesi suç değil midir? Bu zulmün dünyaya teşhir edilmesi mi suçtur? İHH başkanı izin de istedik cevap vermediler diyor. Otoriteye başkaldırmak suçtur. Meselâ, İskenderun'da otoriteye başkaldıranlar 7 askerimizi şehit etti. Ondan önce 2 askeri, ondan önce 3 askeri, daha önce 4 askeri, daha önce bir 7 askeri daha... Düzinelerle... Bizde ne abluka var, ne ilâçsız, gıdasız bırakma, ne ulaşım, haberleşme, seyahat etme haklarının elinden alınması. Ülkemizin başka yerlerinde haksızlık, hukuksuzluk, yokluk, yoksulluk ne kadarsa otoriteye başkaldıranların bölgelerinde de o kadar, daha fazla değil! Fakat onlar yine de başkaldırıyorlar. "Başkaldırmayın!" diyen, otoriteyi hiçe saymamayı öğütleyen büyüklerin seslerine ihtiyaç var! Velhasıl... Yardım gemilerinin Gazze'ye insani yardım malzemesi götürmesi otoriteyi hiçe sayma değil, fakat İsrail yönetiminin Gazzelilere ve onlara destek çıkanlara reva gördüğü muamele medeniyeti ve insanlığı hiçe saymadır. Bu arada, İHH'nın gayesi, tabiî ki sadece yardım malzemesi götürmek değildi. Sadece yardım gemisi olsaydı, çoluk çocuk o kadar yolcuya ne gerek vardı? Maksat İsrail yönetiminin hiçe saydığı insanlığı, dünyanın gözüne sokmaktır ve bu başarılmıştır.