Amerika'da anadilde eğitim deyince akla göçmenler gelir. Burası, malumdur ki bir göçmenler ülkesi. Ve bu bahiste ilk sırayı İspanyolca alır. Ardından Uzak Doğu dilleri geliyor. Anadili İngilizce olmayan öğrencilerin eğitiminde tatbik edilen birkaç metod var. İngilizce bilmeyen öğrencilere okulda her gün birkaç saat ayrı bir öğretmenle ekstra İngilizce dersi vermek yahut buna hiç gerek görmeden öğrenciyi herkesle birlikte normal İngilizce sınıfına oturtmak gibi. Bir de, 1968 yılında federal hükûmet tarafından yürürlüğe konmuş bir kanun var: İki Dilli Eğitim Kanunu. Hangi metodun en iyi olduğu hâlâ tartışmalı. Bir öğrenci için başarılı sonuç veren bir başkası için vermeyebiliyor. Öğrencinin yaşı, öğretmenin becerisi, kullanılan malzeme sonuç üzerinde etkili. Okul bölgeleri istedikleri metodu uyguluyor. Hepsinde gaye, anadili İngilizce olmayan çocuklara İngilizce öğretmek ve İngilizce devam eden eğitim hayatında sınıf arkadaşlarıyla birlikte müfredatı takip edebilmelerini, eğitim, iş ve sosyal hayatta fırsat eşitliğini sağlamak. 1968'de yürürlüğe giren İki Dilli Eğitim Kanunu'na göre anadili İngilizce olmayan öğrenciler ilkokula başladıklarında ilk üç yıl anadillerinde okuma yazma öğrenme hakkına sahip. Zira bir teoriye göre, çocuğun okuma yazmayı anadilinde öğrenmesi ikinci bir dili öğrenmesini kolaylaştırır. Bu öğrenciler okuma yazmayı anadillerinde öğrendikten sonra normal sınıfa geçerek İngilizce eğitime başlıyorlar. Yani anadil köprü olarak kullanılıyor. Fakat teori uygulamada pek de müspet sonuç vermedi. Kanun yürürlüğe girdiğinden bu yana toplanan verilere dayalı çalışmalar, çocuğun önce anadilinde okuma yazma öğrenmesinin daha sonra İngilizce'yi ve diğer dersleri öğrenmesini kolaylaştırdığını göstermemektedir. Eğitimcilerin üzerinde durdukları iki ayrı nokta daha var: Çocuğun kendine olan güveni ve üzerindeki baskı. Okula başladığında önce anadilinde eğitim gören öğrencilerde kendine güvenin daha yüksek olduğu gözlemlenmediği gibi, okulun ilk gününden itibaren İngilizce ile yüz yüze gelen -anadili farklı- öğrencilerin üzerinde baskı oluştuğuna dair gözlemler de bulunmuyor. Amerikan okullarında birkaç seneliğine de olsa bir başka dille eğitim yapılmasına muhalefet eden eğitimciler çok. Şaşacaksınız ama, aynı muhalefeti yapan göçmen aileler de çok! İki dilli eğitim, yürürlüğe girdiğinden beri üzerinde en çok tartışma yapılan metod Amerika'da. Ama bu haftalık yerim bitti...