Amerika'da yazın gayrı resmî başlangıcı Mayıs'ın son Pazartesi günü kutlanan "Memorial Day"dir. Yazın gayrı resmî başlangıcı demek ailelerin pikniğe gitmesi yahut bahçelerde toplanıp yemek yemeye, mangal keyfi yapmaya başlaması demektir. Zaten Amerika'da bütün millî ve dinî bayramlar herşeyden önce alışveriş ve dostlarla toplanıp yemek içmektir. Hatırlama Günü diye Türkçe'ye çevirebileceğimiz Memorial Day, Amerikan İç Savaşı'ndan sonra, 1868'de, New York eyaletinin küçük bir kasabasında, hayatlarını kaybeden askerlerin mezarlarını süsleyerek başlamış. Giderek ülkenin her tarafına yayılmış, Amerika'nın katıldığı bütün savaşlarda can veren askerlerin anısına resmî anma günü olarak kabul edilmiş. Bu sene işin içine 11 Eylül saldırısında hayatlarını kaybeden insanlar da dahil edildi. Hatırlama Günü'nde halk kaybettikleri yakınlarının mezarlarını birer küçük Amerikan bayrağı ve çiçekler ile süsler. Bir de kasabanın ana caddesinden yürüyüş korteji geçer. Bu sene benim yaşadığım kasabanın yürüyüş korteji her senekinden daha kalabalıktı, halk daha coşkuluydu. Bu da 11 Eylül'ün canlandırdığı millî ruhun bir tezahürü. Yine de Türkiye'den gelen biri, bizim memleketin ilçelerindeki bayram geçitlerine göre buradakini çok fakir bulacaktır. Önde lisenin bandosu, ardında muhtelif savaşlarda bulunmuş onbeş yirmi kişilik yaşlı askerler grubu, yine eski askerlerden oluşmuş, kıvrak melodiler çalan birkaç orkestra, gaydalarıyla bir İskoç bandosu, içinde emekli askerleri ile birlikte bir jip, iki cemse, bir reo'dan oluşan dört vasıtalık bir "askerî konvoy"... Sonra izci çocukların grupları. Bir polis ekibi, pırıl pırıl parlayan arabalarıyla itfaiyeciler. Yürüyen bir kilise maketi. Hepsi bu. İki tarafta da çoluk çocuk halk. Kortejin, önünden selâm duruşu ile geçeceği "şeref tribünü" gibi bir yer yok. Sokağın iki tarafındaki halk en şerefli misafirler. New Jersey eyalet kongresinin iki üyesi, bizim kasabanın belediye başkanı, belediyenin idarecileri ortada gezinmekte. Kongre üyeleri yanlarına gelenlerle el sıkışmakta. Yanlarına gelenler de toplasanız beş kişi. Yürüyüş, meçhul asker heykeli dikili küçük parkta sona erdi. Parkın çimenleri üzerine bir kürsü, bir düzine iskemle konmuş. İskemlelerin çoğu boş kaldı. Halk oturmaktansa ayakta durmayı tercih etti. Belediye başkanı programın sunucusu. Önce saygı duruşu. Lise bandosunun eşliğinde Amerikan Millî Marşı okundu. Başkan bey günün mânâ ve önemi üzerine dört dakika konuştu. Kongre üyelerinin o sırada ayrılmış olduklarını bildirdi, mikrofona bir rahip çağırdı, rahip gelip iki dakikalık bir dua yaptı, amin dedi. Memorial Day için açılan kompozisyon yarışmasında ilk üç dereceyi alan ilkokul öğrencilerine plaketleri verildi. Birinciliği alan iki çocuk kompozisyonlarını okudu. Küçük parktaki bayrak ti borusu eşliğinde yarıya indirildi. Program bitti. Parktaki toplantı yarım saat bile sürmemişti. Bir saate yakın da kortejin geçişi deyin, işte hepsi bu. Millet alışverişine ya da bahçesine, pikniğine gitmek üzere dağıldı. Programdan hatırımda üç şey kaldı: 1- Bu çeşit açık hava toplantılarında konuşmalar çok kısa tutuluyor. Dinleyicilerin sabrı taşırılmamakta, dolayısıyla konuşmacıların sözleri boşlukta dağılıp gitmemekte. 2- İdareciler ile halk içiçe. Korumalar ordusu, şeref tribünü, kırmızı halı gibi teşrifat maddeleri kaldırılmış. 3- Amerika millî ile dinîyi birleştirmiş. En millî bayramda din adamı başrolde.