Anten kıran Salih

"Anten Kıran" tarafı tamam, "Salih" şu anda aklıma gelen bir isim. Gerçek ismini hatırlayamıyorum. Buna benzer bir şeydi. Zaman 1970'lerin son yılları. Mekân Ankara. Genç mühendis adayı Salih sözlüsüyle buluşmaya gidecektir. Bir tek takım elbisesi vardır. Açık renk... Gömleğini, kravatını akşamdan ütüler, hazır eder. Ertesi gün giyinir, kuşanır, taranır, ayakkabılarını parlatır. Hava yağmurludur, Ankara'nın caddelerinde küçük gölcükler oluşmuştur. Salih buluşma yerine doğru yola revân olmuşken... yanından hızla geçen bir araba, büyük bir Amerikan arabası, muhtemelen kuyruklu bir Chevrolet, yolun çamurlu yağmur birikintilerini havalandırıp Salih'i bir güzel yıkar, güzelim krem rengi takım elbiseyi berbat eder. Salih üst baş çamur içinde öfkeden deliye dönmüş halde bakakalmışken, araba az ilerde kaldırımın kenarında durmasın mı? Salih hışımla o tarafa yürür. Simsiyah camlı, iri kıyım bir araba. Genç mühendis adayımız krem rengi takım elbisesinin intikamını almak için Chevrolet'nin radyo antenine savlet edip bütün gücüyle asılır, kırar, büker... Oh! Takım elbisenin intikamı tam alınmışken, bağrı tam soğumuşken arabanın dört kapısı birden açılıp içinden dört tane ızbandut gibi adam çıkmaz mı? Salih ne olduğunu anlayamadan dördü birden Salih'e tekme, tokat girişirler. "Sen bizim arabanın antenini nasıl kırarsın?" Salih takım elbisesindeki çamurlu lekelerin derdindeyken artık ne saç kalır, ne baş.. Kaşı, gözü, ağzı, burnu darmadağın... Esaslı bir dayak yer. Tabiî kızla buluşma yatar. O günden sonra Salih'in arkadaşları arasındaki lâkabı "Anten Kıran" olarak kaldı. Hükümet, "Karayolu Trafiği Konvansiyonu Avrupa Anlaşmasına Katılıma Dair Tasarı"yı TBMM'ye sevk etti ya... Tasarının içindeki maddelerden birine göre arabaların su birikintilerinden geçip kaldırımlardaki yayaları ıslatması da yasak olacak. Bilmem bu yasak nasıl uygulanır, uygulanabilir mi, yollarımız dar, üstelik derin derin çukurlarla süslü... Kaldırımlarımız deseniz iyice dar... Yine de şehirde yaşayan vatandaşın böyle bir derdi olduğu kara kaplı kitaba geçti! Bu iyi bir haber! Kulakların çınlasın Anten Kıran Salih! Otuz küsur sene sonra senin krem rengi takım elbisenin davası görülecek!