Bayram kime geldi?

A -
A +

Fransız tarihçi Albert Sorel'in bir sözü vardır: "Dünya gömlek değiştireceği zamanlarda hadiseler sakınılmaz bir kader halini alırlar." İslâm âleminin bayramı. Ama bugünlerde en neşeli olanlar İsrailliler. Arafat öldü. Eceliyle veya başka bir şeyle. Zaten "başka şey" dediğimiz de ecelin kullandığı bir yol değil midir? Birçok suikastten kurtulmuştu, bu defa kurtulamadı. Dünya gömlek değiştiriyor. İsrail'in idarecileri "gözümüz aydın olsun!" diyor. "Beynelmilel terörizmin kurucusu öldü. Usame'nin manevî babası öldü. Artık terörizmin sonu geldi." Arafat'ın ölümü Amerika'da akşamın geç saatlerinde duyuldu. Ertesi gün "Eski Askerler Günü" idi. Bazı televizyon kanallarında Arafat'ın ölümü üzerine teferruatlı haberler, yorumlar vardı. Seyirciler de görüşlerini bildiriyorlardı. Bazıları Arafat haberlerine pek öfkelenmiş, "Bugün Eski Askerler Günü ve siz bir katili anıyorsunuz, utanç verici bir durum bu!" diye isyan ediyordu. "Kendi kahramanlarımızı hatırlayın, düşmanlarımızı unutun." Arafat Ramallah'da toprağa verildikten birkaç saat sonra Blair ile Bush Beyaz Saray'daki buluşmalarının ardından basın açıklaması yapıyordu. Bush "Artık Filistin devletini kurmak için elimizde büyük bir fırsat var" dedi. Suratında sinsi bir ifade... Yani engel ortadan kalktı! Seçimden hemen önce Washington kulislerinde bir lâf dolaşmış: Bush güya Colin Powell'a demiş ki, "İlk dönemde savaşın başkanı oldum, ikinci dönemimde barışın başkanı olmak istiyorum, sana ihtiyacım var, görevinde kal ve bana yardım et." Powell'ın yakın çalışma arkadaşları bu sözleri duyunca yalanlamış, bir de kahkaha koparmışlar, Bush'un ikinci döneminde politikasını değiştireceğine dair hiçbir somut belirti yokmuş. Yok! Felluce'de olanlar ortada. Bush ikinci defa.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.