Çerden çöpten yazı

Ege Bölgesi'nde Küçük Menderes Nehrinin kollarından biri, benim çocukluğumda yazın gürül gürül akardı, balık tutulurdu. Şimdi yaz boyu kupkuru bir yatak. Dediklerine göre, kışın "çay geliyor"muş! Kuru yatak yaz boyu çöp havzası vazifesi görüyor. Civardaki köy halkı, mesire yerlerine gelip piknik yapanlar her çeşit çöplerini dere yatağına atıyor. Naylon torbalar, plastik şişeler, bir tarafı kırılmış iskemleler, tenekeler, içi dışına fırlamış yastıklar, gözden düşmüş oyuncaklar, ne ararsanız... Anladığım kadarıyla vatandaşın düşüncesi şu: "Kışın çay gelecek ve bu çöpleri götürecek!" Yani dere yatağı onların çöp imha istasyonu! İyi, götürür! Peki nereye götürür? Denize götürür. Burunlarının dibindeki dere yatağı çöplüğe dönmüş, köyün insanları kahvelerde oturuyor. Onları omuzlarından tutup sarsmak istedim: Siz bu çöpleri neden buraya attınız? Attınız da rahat rahat oturuyorsunuz? Denize gidecek öyle mi? Denize gidecek ve siz kurtulacaksınız! Bu kadar naylon, plastik denize gidince ne olacağına dair bir fikriniz yok, varsa da 'adam sen de...' diyorsunuz anlaşıldı ama çay gelene kadar kış gelecek, aylarca bu çöpleri gözünüzün önünde görmekten de mi, bu pis manzaradan da mı rahatsız olmuyorsunuz? Memleketimizin modern sayılan batısı böyle. Ortası da böyle, doğusu da böyle. Çöpler dere yataklarına, göl, ırmak kıyılarına yığılmış, insanlar kahvelerde oturuyor! Gençler âvare dolanıyor. Bu çöpleri Orta Doğu ve Balkanlar'dan insanlar gelip dökmedi. Biz döktük! Bizim çöplerimizi kim kaldıracak? Dış yardım mı bekliyoruz? Avrupa Birliği'nden mi gelip temizleyecekler? Diyeceksiniz ki "Peki ne yapalım? Elimizden ne gelir?" Hemen ayağa kalkıp attığınız çöpleri el birliğiyle toplamakla başlayabilirsiniz. Çöpleri koskocaman varillere koymayı denediniz mi hiç? Hiç belediyenin, kaymakamlığın önüne "Çöp varillerinin her hafta boşaltılmasını istiyoruz" diye yürüdünüz mü? "Varil yok!" diyorsunuz. Bir kere de "Beldemize çöp varilleri istiyoruz" diye sokağa inseniz?!. Siz en kolayını seçiyorsunuz. Dökün dere yatağına! Nasılsa kışın çay gelecek, götürür! Kuraklığa bakılırsa, kışın da çayın geleceği şüpheli ya!..