Pantolon meselesi

Delikanlılar itiraz ediyor, "insan nasıl isterse öyle giyinir" diyorlar ama Amerika'da pantolonu belden aşağı düşürüp giymeyi ceza gerektiren suç kabul eden şehirlere her gün bir yenisi ekleniyor. 1990'lı yılların başında hip hop müziği ile yayılan moda delikanlılar arasında rağbet buldu. Bazı örnekleri o kadar şaşırtıcı, çirkin, iğrenç, aynı zamanda ürkütücü. Renkli, çiçekli yahut beyaz "boxer" modeli iç çamaşırı giyip pantolonlarını indiriyorlar aşağı doğru. Donlar fırlıyor dışarı. Zaten birkaç beden büyük, bol pantolonlar bacaklara, paçalara, yerlere doğru sarkıp gidiyor. Düştü düşecek. İnsanın bir muzırlık yapası geliyor. Şöyle baston takıp çekivereceksin.... İç çamaşırını gösterecek şekilde pantolon giymek önce Louisiana eyaletinin bir kasabasında Haziran ayında yasaklandı. "Bu suçu işlersen ya 500 dolar para cezası vereceksin, ya 6 ay hapis yatacaksın!" dediler. "Biz de bir zamanlar saçımızı uzatırdık" diyor şehrin orta yaşlı belediye başkanı, "... ama pantolon düşürmek gibi berbat bir moda değildi o." Bazı şehirlerde karar yürürlüğe bu ay girecek. Para ve hapis cezasının miktarı şehirden şehire değişiyor. Teklif edilen kanunu "anayasal değil, insanların giydiğine karışamayız" diye geri çeviren şehir meclisleri de var.Yahut "sokakta nasıl gezerlerse gezsinler, ama bu şekilde kamuya ait binalara giremezler" diyenler. Bu çeşit pantolon giymenin yasaklanmasının tek sebebi ahlâka mugâyir manzara arzetmesi değil. Uzmanların dediğine göre, bu şekilde aşağı çekilmiş, don dışarda pantolon giyen ve bu pantolonla haliyle normal bir insan gibi yürüyemeyen, büsbütün düşmesin diye sağa sola yalpa vuran genç için bu kıyafet ve tavır, şuurla seçilip gururla taşınan bir "otoriteye başkaldırı, gangsterlik, potansiyel suçlu" rozeti. Ve bu hastalıklı ruh halini tedavi etmek gerek. Pantolon sarkıtma âdeti aslında hapishânelerde başladı. Mahkûmlara dağıtılan üniformalar büyük bedendi ve intihar etmelerinin, silah niyetine kullanmalarının önüne geçmek için kemer verilmiyordu. Koğuşlarda başlayan mecburî moda müzik videolarının da yardımıyla hızla yayıldı. Ve en fazla zenci gençler arasında tutuldu. Bu sebeple bazı toplum gözlemciler pantolon düşürmeyi yeni bir çeşit zenci başkaldırısı olarak yorumluyor. Meseleye bir de madalyonun öteki yüzünden bakanlar var tabiî. Pantolon düşürme modası en çok zenci gençler tarafından rağbet gördüğü için, yasaklanmasını, cezai müeyyide getirilmesini siyahlara karşı yeni bir ırkçı tavır olarak değerlendirenler ve pantolonu nasıl giyeceklerini kanunla belirlemek yerine, onları böyle giyinmeye iten sosyal sebepleri düşünüp o konularda iyileştirme yapmak gerektiğini söyleyenler de var. "Her gün yüzyüze geldikleri ve başa çıkmak zorunda oldukları realiteyle bir çeşit hesaplaşmak bu. Tedavi yasaklama ile olmaz" diyorlar. Bazıları Amerika'da hayat sadece siyahlar için zor zannediyor! Diğer ırkların yüzyüze geldikleri bir realite yok! Evet, doğru, sosyal durumları düzelirse mesele hallolur. Yani okula gidip adam olmayı seçerlerse, gangster olma özentisiyle yaşamaktan vazgeçerlerse, masa başlarında dirsek çürütmeye, cilt cilt kitap devirmeye, laboratuvarlarda göz nuru dökmeye, emek vermeye, çalışmaya, yorulmaya razı olurlarsa... Bu da Amerika'dan kılık kıyafet haberi... .................... Sakarya Üniversitesi'nde (o zamanlar İstanbul Teknik Üniversitesi'ne bağlı, Sakarya Mühendislik Fakültesi idi) görev yaparken bir süre mesai arkadaşım olan (yanılmıyorsam, öğretim üyesi olmanın yanısıra, idarî işlerde personel alımlarıyla da ilgileniyordu) Sayın Abdullah Gül'ün, gün gelecek ülkenin 11. Cumhurbaşkanı seçileceğini doğrusu hiç düşünmemiştim. Demokrasi böyle bir şey! Ve ne güzel bir şey! Kendisini kutluyor, başarılı olmasını, bu seçimin milletimize hayırlı olmasını cân-u gönülden diliyorum.