Potur ile poşu

Bush, Barzani'yi Beyaz Saray'da ağırlarken, yanında peşmerge kıyafetiyle dikilmekte olan misafirini işaret edip "Mr. Barzani" dedi. "Saddam döneminde bu kıyafetleri giyseydi yakalanır, belki öldürülürdü. Ama şimdi rahatlıkla giyebilir. Çünkü artık Irak hür bir ülke." ABD Cumhurbaşkanı Bush "Irak artık hür bir ülke" diyorsa, öyledir. O bunları derken tarih 25 Ekim'di. 25 Ekim: Süleymaniye şehrinde bomba yüklü araçla saldırı düzenlendi: 9 ölü. 27 Ekim: Şiîler ile Sünnîler arasında Bağdat yakınlarında çatışma çıktı: 23 ölü. 31 Ekim: Basra'da bomba yüklü araçla çarşı civarına saldırı düzenlendi. İftar sonrasında gezmeye ve alışverişe çıkmış halktan 20 ölü. 1 Kasım: Kerkük'te bir çocuk vücuduna bomba sarıp bir generale intihar saldırısı düzenledi, çocuk parçalanarak öldü, general yaralı. 2 Kasım: Musayyib şehrinde patlayıcı yüklü araç Şiî Camii yakınlarında havaya uçtu: 20 ölü. 5 Kasım: ABD Suriye sınırında Husaybe şehrinde Çelik Perde operasyonunu başlattı. Hedef "direnişçiler"! Kimdir direnişçiler? Öldürülen herkes direnişçidir! Panik halindeki halk beyaz bayrak sallayarak evlerini, köylerini terk ediyor. Terk etmeyenler ne oldu bilinmez. ABD Cumhurbaşkanı Bush "Irak artık hür bir ülke" dedi. O dediyse öyledir. 7 Kasım: Bağdat'ta bomba yüklü araçla intihar saldırısı: 9 ölü. 8 Kasım: Saddam'ın avukatlarından ikisine saldırı düzenlendi, biri öldü. Bir avukatı da 20 Ekim günü öldürülmüştü. Sağ kalan avukatlar "bu şartlar altında savunma yapılamaz" dediler. 9 Kasım: Bağdat'ta Şiîlerin gittiği bir cami yakınlarında bomba yüklü iki araçla saldırı: 6 ölü. 10 Kasım: Bağdat'ta bir lokantada intihar saldırısı: 35 ölü. Tikrit'te patlayan araç: 7 ölü. Son onbeş günlük üstünkörü bir bilanço bu. Kimi olayın ölü sayısı sonradan arttı. Onları ve öteki "ufak tefek" kayıpları not etmemişim. Boş gün yok! Savaş başladığından beri Irak'ta ölü sayısı 100 bini geçti diyorlar. Ülke dahilindeki hânelerin yüzde yüzü dışardan gelen gıda yardımlarıyla hayatlarını sürdürebilmekteymiş. İşsizlik oranı yüzde 60'ın üzerinde. Başta Bağdat olmak üzere bütün şehirlerde alt yapı sistemleri çöktüğü için, meselâ Bağdat'ta yaşayanların büyük çoğunluğu Dicle'nin kirli sularını içiyor; kanalizasyon atıkları, arıtma tesisleri tahrip olduğundan kontrolsüz şekilde Dicle'ye akıyor. Nehre akan kanalizasyon atıklarının içinde Amerikan ordusunun atıkları da var ve bunların arasında, uranyum gibi son derece tehlikeli ağır metaller de bulunuyor. Hava bombardımanı toprak yüzeyinde 3000 derecelik bir ısıya sebep olurmuş. Bu ısı, bitki örtüsünün yanı sıra toprağı da yakıyor. Sonuç, uzun yıllar üzerinde ot bitmeyen topraklar... Solunan havada da radyasyon tozları... Bırakın şimdi bunları... Bush "Irak artık hür bir ülke" diyor. O diyorsa öyledir. Irak artık hür bir ülke. Çünkü Barzani artık mahallî kıyafetleriyle serbestçe dolaşabiliyor.