Programımı açıklıyorum!

A -
A +

Güçlü Türkiye için ekonomik gelişme programımın ilk ayağını açıklıyorum: Hiçbir devlet adamı millet adına, milletin geleceğini ipotek ederek dışarıdan tek kuruş borç almayacaktır, duran çarkların tekrar dönmeye başlaması için -sadece bu iş için- bir miktar Türk Lirası basmak şu anda ehven-i şerdir. -Siyaset ile ekonomik hayat arasındaki göbek bağı kesilecektir. -Müteşebbis sermayenin yakasında yeşildi, kırmızıydı diye rozet aranmayacaktır. -Bütün vilayetlerimizi demiryolu ağı ile birbirine bağlayıp elektrikli trenlerle ulaşımı yaygın hale getirmek için çalışma başlatılacaktır. -Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin belli başlı şehirleri ile aramızda iki geliş iki gidiş karayolu ve demiryolu irtibatı sağlanacaktır. İstanbul'dan arabasına binen Semerkant'a, Ankara'dan trene binen Almatı'ya, Diyarbakır'dan kamyonuna karpuzu yükleyen Bakü'ye emniyet içinde ve rahat gidebilecektir, yolu üzerindeki ülke sınırlarını geçerken kimliğini göstermesi yetecektir. (Hazar Denizi arabalı vapur ile geçilecektir.) -Memleketimizdeki, tarıma elverişli olmayan çıplak arazilerin toplam yüzölçümü tesbit edilip bu arazilerin 5 yıl içinde tamamen ağaçlandırılması için seferberlik başlatılacaktır. -Ülkemizin sanayi hayatının -deprem kuşağı faktörünü, hava ve su kirliliği ve iç göç meselesini göz önüne koyup- Marmara Bölgesi'nde yığılmasını önlemek üzere, Doğu ve Güneydoğu'ya kaymasını sağlamak için, o bölgelere mükemmel karayolu, demiryolu yapılması ve en yakın kıyılarda liman inşaatlarına gidilmesi yolunda faaliyet başlatılacaktır. -Bu kadar çok tıp ve eczacılık fakültelerine rağmen, uzay teknolojisi gerektirmeyen, terkipleri sır olmayan ilâçları neden kendimiz imâl edemediğimiz konusu üzerinde düşünerek, kendi ilâcımızı kendimiz yaparak, hastaların "ithal ilâçlar gelmiyor" diye inim inim inlemelerinin önüne geçilecektir. -Yeryüzünde zeytin ağacı yetişen yegâne yer olan Akdeniz havzası ülkelerinden biri olarak, dünya piyasasında zeytin ve zeytinyağının en pahalı ve sağlık üzerindeki olumlu etkilerinden dolayı en makbul besin maddelerinden olduğunu bilip bu iki kalemde dünyanın bir numaralı ülkesi haline gelmek için yıllık zeytin ve zeytinyağı üretimimizin ikiye katlanması yolunda çalışma başlatılacaktır. -Yine fındık, çay ve incir üreten birkaç ülkeden biri olarak bu mahsullerde dünya piyasalarında söz sahibi olmak için tedbirler alınacaktır. -Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizde, dışarıdan balık ithal etmeden, her vatandaşın ucuz fiyata, yerli malı, taze balık yiyebilmesi için tedbirler alınacaktır. -780 bin kilometrekare yüzölçümüne sahip, ova ise ova, dağ ise dağ, yayla ise yayla, her çeşit coğrafî araziye sahip ülkemizin yarı büyüklüğümüzde bile olmayan memleketlerden gelecek ete muhtaç olmasının önüne geçmek için, büyük ve küçük baş hayvan sayısının 5 yıl içinde ikiye katlanması yolunda gerekli araştırmalar yapılıp tedbirler alınacaktır. Çiftçilerimizi, 20 bin kilometrekarelik İsrail'den ithal edilen tohumları ekmekten, memleket ahalisini 41 bin kilometrekarelik Hollanda'dan ithal edilen acı soğanı yemekten kurtarmak, bununla yetinmeyip tohum isteyen ülkeye tohum, soğan isteyene soğan ihraç eder hale gelmek üzere tedbirler alınacaktır. -Bir pencere telinin, bir el lambasının, bir yer paspasının Avrupa'dan yahut Uzak Doğu ülkelerinden ithal edilmesinin önüne geçilecek, oraların insanlarının bizden daha zeki oldukları iddia edilemeyeceğine göre böyle basit malzemenin üretimini, aynı kalitede, hayır daha kaliteli olarak, kendi ülkemizde yapmanın yolu açılacaktır. -Son altı maddede devlet sadece rehberlik ve eğitim hizmeti verecek; kredi, destek, güvence, garanti lâflarıyla işin içine karışmayacaktır.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.