Üreme derken!..

"Üreyebilme özgürlüğü" diye bir şey okudum geçen hafta bizim basında. Tabiî... İnsanın temel hak ve hürriyetleri cümlesindendir bu da. Konuşma, yazma, düşünceyi açıklama, eğitim alma, sağlık hizmeti alma, haberleşme, seyahat etme, ibadet etme.... gibi üreme hürriyeti de var. İyi de... Var da benim aklıma Amerika'da şahit olduğum durumlar geliyor. Burada Hispanikler (Latin Amerikalılar) ve Siyahîler kontrolsüz ve sorumsuz bir şekilde "üreme özgürlüğünü" kullanıyor. "Kontrolsüz ve sorumsuz" kelimeleri yetmedi gerçi, üreme hakkı burada sistemi sömürmenin bir aracı olmuş durumda. Liseyi henüz bitirmiş ya da bitiremeden ayrılmış bir delikanlı kendi şartlarında bir kızdan çocuk sahibi oluyor. Birkaç sene sonra o kızdan vazgeçiyor, bir başkasından bir çocuk daha oluyor. Sonra bir başkasından bir çocuk daha... O kızlar da boşta kalacak değil ya, onlar da başkalarıyla başka çocuklar yapıyor. Önünü, sonunu düşünmeden, nasıl bakarım, nasıl yetiştiririm sorularını kafaya takmadan... Ortalıkta evli olmayan çiftlerden doğma yığınla sabî çocuk. Ortada çift de yok! Babalar kayıp! Annelerin doğru dürüst işi yok. Anneler ne yapıyor, çocukları kucaklayıp devletin sosyal kurumlarının kapısına dayanıyor. Bunlara bakın diye... Devlet maaş bağlıyor, hastanelerde tedavi imkânı veriyor. Anneler, babaları farklı ve nâmevcut olan her çocuk için ayrı ayrı para alıyor. Yeni bir çocuk daha olursa, yeni bir maaş daha! Devlet, haftanın 6 günü deli gibi çalışan vatandaşın vergileriyle, üremekten başka bir şey düşünmüyor gibi görünen bu Hispanik ve Siyahî vatandaşlarını beslemeye, mutlu etmeye çalışıyor. Ne yapacağız peki? Üreme özgürlüğünün sınırı var mıdır, nasıl konur? Bilmiyorum. Yalnız olan biteni görüyorum. Brookings Enstitüsü'nün geçen hafta yayımladığı rapora göre, 2009 yılı itibariyle ABD'de üç yaşında olan bebeklerin artık yarıdan daha azı beyaz ırka mensupmuş. Şu anda sekiz eyalette kreşlerde, çocuk yuvalarında, ilkokulların ilk sınıflarında beyaz öğrenciler azınlıkta. Ve 2009'da ilkokuldan yüksek lisansa kadar ülke çapında okullara kaydolan öğrencilerin ancak yüzde 58'i beyaz. "Azınlıkların çoğunluk olması yolundayız" diyor enstitünün nüfus uzmanı. Beyaz nüfus yaşlanıyor ve beyazların üreme oranı düşük. ABD'de Hispanik, Siyahî, bir de tabiî Çinli nüfus hızla artıyor. Ama Allah için Çinli nüfus arı misali! Yukarıda anlattığım gibi senaryoların kahramanı değil onlar. Onlardan çalışkanı yok!