Vicdanî retçilik

A -
A +

Vicdanî retçilik milletlerarası hukuka göre insanın temel hakları cümlesinden sayılıyor. Yani "vicdanî retçiyim" dediniz mi üstüne denecek lâf yok! Tamam... Ne var ki bu vicdan dediğiniz şey ele avuca sığmaz, göze görünmez, ölçüye tartıya gelmez. "Vicdanım rahat" deriz. "Vicdanım elvermiyor" deriz. Karşımızdaki "hani bakayım" diyemez. Sözünüz tek senettir. Durum böyle olunca vicdanî retçilik istismara gayet uygundur. "Vicdanî retçiyim" diyenin gerçekten dinî, felsefî inancından dolayı eline silah almaktan kaçındığı için mi, yoksa kışla hayatının çetin şartlarına, yavan yemeklerine, sıkı disiplinine, gece 3'te nöbete kalkmaya "gelemeyeceği" için mi böyle dediğini ölçüp biçecek bir alet yoktur. Peki ne olacak? "Ben elime silah almam, vicdanî retçiyim" diyene ne yapmak gerek? Orduya muhalefetin alıp yürüdüğü şu zamanda vicdanî retçiler artış gösterebilir. "Pekâla, madem öyle güle güle..." deyip peşlerini bırakacak mıyız? Bu büyük bir adaletsizlik olmaz mı? Memleketin davul zurnayla askere uğurlanan gençlerine haksızlık olmaz mı? O askerlerin ailelerine bakacak yüzümüz olur mu? Bu kadar büyük eşitsizliğin hesabını verebilir miyiz? Vicdanî retçi o gençler de, yaşıtları olan askerlerin ve onların ailelerinin karşısında "vicdanen" bir rahatsızlık hissetmeyecekler mi? O halde? Ya mecburî askerliği külliyen kaldıracaksınız, ya da memleketin bütün gençleri arasında eşitliği bir şekilde sağlayacaksınız. Ya mecburî askerliği kaldırıp isteyenin silah altına alınacağı maaşlı, profesyonel bir ordu kuracaksınız; ya da askerlik çağındaki bütün gençlere bir şekilde "vatanî hizmet" yaptıracaksınız. Yoksa, kimi gençler 15 ay her şeyi arkalarında bırakıp "vatan borcu" diye koşarken, kimileri sivil hayatın içinde elini kolunu sallamaya devam ederse, ülkedeki mevcut adaletsizliklere bir tanesini daha eklemiş oluruz. Vicdanî retçiyim diyenleri yaka paça karakola çekmek, haklarında dava açmak, hapse atmak çözüm değil. Madem "elime silah almayacağım" diyenler var, derhal pratik bir çözüm gerek. Meselâ, Avrupa ülkelerindeki uygulamayı getirelim. Vicdanî retçiyim diyenler askerlik yaşları geldiğinde, askerlik süresi kadar kamu hizmetinde çalışırlar. Memleketin bir yerine "dağıtımları" yapılır; ağaç dikme, asfalt dökme, taş döşeme, mayın temizleme, okul, hastane vs. kamu binalarını tamir, boya, badana... Memlekette ele silah almadan yapılacak, üstelik insanın kendisini "vicdanen" çok rahat hissetmesini sağlayacak yığınla iş var.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.