Geçen hafta Amerikan Yüksek Mahkemesi bir karar aldı. Bundan böyle ilk ve orta dereceli okullarda ders saatleri bittikten sonra dinî kulüpler toplantı yapabilecek. Zaten her türlü kulüp faaliyeti okuldan sonra olur. Bizim memleketimizde "kol" dediğimiz faaliyetlere burada kulüp denmekte. Bu kulüpler okul içi olabildiği gibi (kütüphânecilik, yıllık, dergi-gazete vs.) merkezi başka bir dernek olan ülke çapındaki kulüpler de olabilir. Meselâ, izcilik kulüpleri. "Nasıl ki..." dediler, "izcilik ve benzeri faaliyetler için okulun salonları ve araç gereçleri kullanılabiliyorsa çocukların İncil öğrenmeleri için de kullanılabilir. Binasını din dışı faaliyetler için kullandıran bir okul, dinî faaliyetler için kullandırmazsa anayasadaki insan hakları beyannâmesinin birinci maddesindeki ifade hürriyetini çiğnemiş olur, devlet dinî ve din dışı gruplara eşit haklar tanımak zorundadır. The New York Times gazetesinden bir yazar "din ile devlet arasındaki duvar alçaldı" diye başlamıştı yazısına. Karar Yüksek Mahkeme'nin 9 üyesinden 6'sının lehte oy kullanmasıyla alındı. Lehte oy kullanan üyelerden biri "Bir kulübün Hıristiyanlık duası etmesi ile başka kulüplerin takım ruhu, sadakat, kahramanlık duası etmeleri arasında mantıkî bir fark görmüyoruz. Bu kulüplerin faaliyeti ahlâk ağırlıklıdır, dinî muhtevaları önemsizdir" dedi. Karara karşı çıkan üyeler ise "bu çeşit kulüplerin din empoze etme konusundaki hararetli tavrı görmezden geliniyor" diyerek görüşlerini bildirdiler. Dava, New York eyaletindeki bir okulla ilgili olarak başlamıştı. 1996 yılında Milford Central School'dan bir ebeveyn, haftada bir gün, okul sonrası 6-12 yaş arası isteyen çocukların katılıp İncil öğreneceği Good News Club=İyi Haberler Kulübü için okulun bir salonunu kullanmayı talep etti, bu istek geri çevrildi. Onlar da her çeşit kulübe müsaade edildiği halde dinî bir kulüp faaliyetine izin verilmediği gerekçesiyle mahkemeye başvurdular. "Okuldan istediğimiz bir şey yok!" diyorlardı, "sadece binanın bir salonunu kullanmamıza müsaade edecekler." Davayı önce kazandılar, sonra kaybettiler. Mesele eğitimle ilgili kurumlarda ve hukuk makamlarında o gün bugündür hep tartışıldı. Nihayet Yüksek Mahkeme bu kararı verdi, Milford Central School'un bağlı olduğu eğitim müdürlüğünü ifade hürriyetini ihlâl ettiği için haksız buldu. Bu karar benzer davalar için emsal teşkil edecek. Eğitim müdürlüğü kararı kabullenmiş görünmüyor. Kurullarını toplayıp önümüzdeki eğitim yılında nasıl bir politika takip edeceklerini tartışacaklar. Kararı yanlış bulanlara göre, "fundamentalist protestanların okul çocuklarını kendilerine döndürmeleri için yeni bir yol açıldı. Hem küçük çocuklar bu kulüpte kendilerine öğretilenlerin okulun resmî görüşü olduğuna inanabilirler ki bu durum devlet okulunun bütün dinlere eşit mesafede durması şartını ihlâl eder. Aynı zamanda bu küçük çocuklar ilkokulu, ortaokulu "Pazar Okulu" ile karıştırmaya başlarlar. (Pazar Okulu, Pazar günleri kiliselerde verilen din dersleri.) Bu kulüplerin gayesi dinî bir hayat görüşüne dayanan ahlâkî değerleri öğretmek değil, doğrudan doğruya dinin tatbikatıdır." Benim şaştığım, bu çeşit olaylarda, Washington'daki eğitim bakanlığı bir genelge yayınlayarak "okullarda dinî kulüp faaliyetleri yasaktır, izin veren idareciler hakkında soruşturma açılacaktır" deyip bir müfettiş göndererek duruma el koymuyor. Tepki vatandaştan geliyor. Talebi geri çevrilen vatandaş konuyu mahkemeye intikal ettirebiliyor, kararı adlî merciler veriyor. Ancak bu konuda karar vermeleri pek de kolay olmadı. Okullarında her dinden, mezhepten öğrenci olan Amerika'da hassas bir konu. Aslında okullarda şimdiye kadar bu çeşit kulüpler faaliyet göstermekdeydi. Benim oğlumun bitirdiği lisede de "Hıristiyan Dostluk Klübü" adı altında vardı, haftada bir kere toplanırlardı. Fakat gayri resmî idi. Zaman zaman gazetelere bu konudaki haberler aksederdi, hemen her okulda bu kulüpler mevcuttu, ancak tartışmalıydı. Yalnız şunu da ilâve edeyim, dava konusu olan "İyi Haberler Kulübü", sadece bir öğrenci kulübü değil, kökü okul dışında olan, ülke çapında ve denziaşırı faaliyet gösteren Protestan bir misyonerlik teşkilâtının yan kuruluşu. Bu kararla, kökü okul içinde veya dışında olan dinî kulüpler resmiyet kazanmış oldular. Şimdilik... Yüksek Mahkeme tartışmaya noktayı koyduğunu ilân etti ama tartışma devam edeceğe benzer.