Sayın Başbakan'ın dikkatine; Dünyada, Türkiye'nin yıllık toplam ihracatı kadar mal üreten birçok firma var iken, bizim daha mütevazı rakamlarda kalmamız üzücüdür. Ülkemizde dış ticaret ve ihracat alanında uzmanlaşmış eleman sayısı fazla değildir. Bilgileri de eskimiş bazı eski bürokrat ve siyasetçilerin akıllarına bile getirmediği 500 milyar dolarlık ihracatı gerçekleştirmek artık zor ve imkansız değildir. Yıllarca bazı vehimlerle, yanıbaşımızda bulunan dev pazar Arap dünyası görmezden gelindi. Bizim kullanamadığımız bu fırsatı değerlendiren dünyanın öbür ucundaki insanlar milyar dolarları kazandılar. Hemen yanıbaşımızda bulunan, yakın zamana kadar aynı devlet bünyesinde bulunduğumuz, aslında bizden çok farklı olmayan bu ülkelerle sıkı bir ilişkiye girmeliyiz. Bu ülkeleri tanıyan dillerini bilen uzman elemanların sayısını süratle arttırmalıyız. Bu ülkelerin Ticaret, Sanayi Odaları, Esnaf Dernekleriyle çok yakın ilişkiler kurmalıyız. Yetişmiş iyi elemanlar ve doğru politikalarla, ihracatımızı 3 yıl içinde 500 milyar dolara çıkarmayı başarabiliriz. > Yüksel Cihan Maden işçisi eşit işe eşit ücret istiyor Biz, Manisa Soma'da Ege Linyit İşletmelerinde çalışan 200 civarında kamu işçisiyiz. Bizim sorunumuz, aynı iş yerinde aynı işi yapıyor olmamıza rağmen, bazı işçi arkadaşlarımızdan çok düşük ücretlerle çalıştırılıyor olmamız. Bizden birkaç yıl önce işe giren işçi arkadaşlarımızla aramızda yüzde 200'e varan oranlarda ücret farkının olmasından dolayı çok mağdur durumdayız. Şu anda brüt 21.53 YTL ücret alıyoruz, net yevmiyemiz ise 16.15 YTL. Bizden birkaç yıl önce işe girmiş işçi arkadaşlarımız ise 50-60 YTL arasında brüt ücret almaktadırlar. Dünyanın en ağır ve en riskli işini yapıyoruz ve kullandığımız iş makineleri (Komatsu kamyon) 1 milyon YTL civarında. Bütün bunlara rağmen, bu çok komik ücretlerle çalıştırılıyoruz. > Osman Özer (Ağır Kamyon Şoförü) İstanbul Ticaret Odası cirit sporuna sahip çıksın Ben 40 yıllık Kağıthaneliyim. Son 15 yıldır belediyemiz kendi imkanlarıyla bizim ata sporumuz Cirit'i, gösteri amaçlı da olsa yapmaya çalışıyor. Bilindiği gibi bazı spor dalları ülkelerle anılıyor. Beyzbol, golf, polo, ragby vs. gibi. Peki neden Cirit Türkiye ile birlikte anılmasın? Ben her şeyden önce bir Türk olarak, Kağıthane'de her sene düzenlenen bu cirit şenliklerinin büyüyerek Türkiye'nin gündemine gelmesini ve herkes tarafından izlenmesini arzu ederim. Bu konuda bazı çalışmalar da yapıldığını duydum. İstanbul Ticaret Odası'nın, yapılması düşünülen 1.Türkiye Cirit Şampiyonası'na sponsor olmayı kabul ettiğini öğrendim, çok sevindim. Cirit olayına yazılı basın gerekli önemi vermiyor. Bazı gazete ve dergilerde çıkan yazılar dışında pek ilgi yok. > Ciritsever Yılmaz Ek Cirit sporunu da başka ülkelere kaptırmayalım Ben 34 yaşında bir Türk genciyim. İTO'nun (İstanbul Ticaret Odası) cirit sporuyla ilgili çalışmalarını duyunca çok heyecanlandım. Eğer İTO, "ben ciriti bir dünya markası yapacacağım" derse, bence bu iş olur. Şu anda İran ve Azerbaycan da bu sporu sahiplenmek istiyor. Bu son atlı sporunu da kaptırırsak yazık olur. Geleneksel Sporlar Federasyonu'na bağlı bulunan cirit sporunun ilerlemesi için bence, özerk cirit federasyonu kurulmalıdır. Ciritin bir dünya markası olabilmesi için önümüzde aşılması gereken çok fazla bir engel yok, bu işe gönül koymuş insanları bir araya getirmek yeter. İTO'nun katkılarıyla bunu başaracağımıza inanıyorum... > Serkan Sincan > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00