60 yaşında bir bayanı otobüsten indirmek ahlaki midir?

A -
A +

30 Temmuz 2008 günü Saat 18:35'te Vezneciler İETT durakları 86V hattında çalışan 87-836 no'lu otobüs... Yolcular sırayla biniyor. Tam önümde 60-65 yaşlarında üstü başı eskimeye yüz tutmuş elbisesi içinde otobüse binmeye çalışan bir bayan. Bir iki basamak sonra şoföre usulca sokuluyor. Bir şeyler anlatma çabasında. Ürkek, utanarak ve korkarak... O anda tüm yolcular gelen sese başlarını çeviriyor. Şoför feryat etmekte zira... "İn aşağıya, çabuk in... Bedava gidecekmiş. Sizin gibiler bana daha sonra küfür ediyor. İn, in..." Tam arkasında olduğum için inmesini engelliyorum. "İnme teyze ben öderim" diyorum. Yaşlı bayan başını kaldırmadan, bana aldırmadan sımsıkı tuttuğu avucunu şoföre doğru uzatıyor. "Al oğlum paramı al" diyor. Ve ardından şoför biraz daha sesini yükseltiyor. "Madem paran var ne diye yok diyorsun" ve yolculara dönerek "İşte bunlar böyle parası vardır ama bedava gitmek ister" diye söyleniyor. Şoföre, "Daha fazla konuşmana gerek yok. Parasını ödüyor. Neden reklam yapıp mahçup ediyorsun" dediğimde, bu sefer de bana aynı yüksek ses tonuyla "Sen (!) biliyor musun bunlar bana sonra küfür ediyor" dediğinde, "Teyze sana küfür etti mi" diye soruyorum. "Şimdi etmedi ama daha sonra arkamdan ediyorlar" diyerek kendini haklı çıkartmaya çalışıyor. Bu şoförün yaptığı ahlaki bir davranış mıdır. Kaldı ki yoksul olduğu her halinden belli 60 yaşını geçmiş bir insan. Herkesin içinde "param yok" dediği için azarlanması gerekir miydi? Otobüsten indirilir miydi? O yaşlı teyzenin tek suçu avucunda sakladığı 1 YTL üzerine kurduğu hayalleri yıkmak doğru muydu. Belki o 1 YTL ile bir ekmek alıp evinde gidip katık yapacaktı. Kamu çalışanlarından merhamet beklemek vatandaşın hakkıdır. Erol Kara >> Üsküdar Pazarı'ndaki densizlik İstanbul'un Üsküdar ilçesi Fıstık Ağacı pazarında gördüklerim karşısında irkildim. Tarih; 1 Eylül 2008 Pazartesi, saat 19.00 suları. İftara, yarım saat kadar kalmış. Pazardakilerin çoğu tezgahını kapatmış, müşteri nerede ise el etek çekmiş. 70 yaşlarında, hepimizin annesi emsali bir nine, pazarın, Ekmekçibaşı Sokak'ın Amerikan Kolejinin İlköğretim kısmının giriş kapısının karşısına gelen daracık kısmında, yerdeki biberleri toplamaya çalışıyor. Hemen orada, kara yüzlü, saçı sakalı birbirine karışmış, itimad telkin etmeyen biri, hışımla geldi, "Bırak onları" diye yaşlı kadını itekledi, azarladı. İhtiyar kadın, eğildiği yerden doğrularak, "Al oğlum" dedi, elindeki 3 biberi tezgaha bıraktı. Oradan geçen bir adam, elindeki poşeti nineye gösterdi, "Al teyze, sana bir Müslüman'ın biberi nasib olsun" diyerek, biberleri uzattı. Çok acı bir tablo... Küçük bir olay ama, nereden nereye geldiğimizi gösteriyor. Mübarek ramazanın ilk günü bu kalpler merhamete gelmeyecekse, bazı pazarcılar, satamadıkları sebze meyveyi ezerek işe yaramaz hale getirecekse, düşünmek lazım. Üsküdar Belediyesi ve Emniyet Müdürlüğü'nden tedbir alınmasını rica ederken, bu vesile ile esasen çok dar olan bu yoldaki pazarın bir daha düşünülmesini ve vatandaşın rahatça geçebilmesi için gereken tedbirin alınmasını talep ederiz. Üsküdarlı vatandaşlar adına... >> Franke'den cevap 21 Temmuz tarihli gazetemizin bu köşesinde, 'Bu hataya son verin' başlıklı tüketici şikayetine yer verilmişti. Konu ile ilgili olarak, Franke Mutfak ve Banyo sistemleri San. ve Tic. AŞ. Vekili Av. Mehmet Zeki Orhan imzasıyla gelen cevap şöyle: "Tüketici Hasan Cahit Kakaraya'nın şikayeti üzerine, Adana Yetkili Servisi tarafından ürün incelenmiş, üründe bir hata olmadığı, şikayetin kullanım hatasından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Tüketiciye doğru kullanım şekli ile ilgili detaylı bilgi verilmiştir. Ancak, tüketicinin şikayetinin devam etmesi üzerine, bu kez İstanbul Merkezimizde görev yapan servis yetkilimiz Adana'ya gönderilmiştir. İstanbul Merkezden gönderilen Servis yetkilisi de şikayetin tüketicinin yanlış kullanımından kaynaklandığını tespit etmiş ve yeniden tüketiciye ürünün kullanımı ile ilgili detaylı bilgi verilmiştir. Şikayete konu buzdolaplarının çalışma prensibi gereği, soğutucu bölümünde iç arka kısımda soğutma paneli bulunmakta, dolap çalıştığı sürece burada ince tabaka halinde buzlanma oluşmaktadır. Buzlanma periyodik zamanlarda eriyerek, kompresör üzerinde bulunan su haznesine iletilir ve buradan da kompresörün ısısıyla birlikte buharlaştırılır. Buzdolabı içerisindeki bölmeleri sağlayan rafların en arka kısmında yükseltiler bulunmaktadır. Bu yükseltiler sayesinde, soğutma paneli ile raflar arasında açıklık sağlanmaktadır. Buradaki amaç, oluşan buzlanmanın erime zamanında su kanalı üzerinden rahatça kompresör üzerindeki su haznesine iletilmesidir. Fakat, tüketicinin kullanım esnasında raflar üzerindeki yükseltilere dikkat etmeden, yiyecekleri düzensiz yerleştirmesi ve yiyeceklerin soğutma duvarına değmesi sonucu, buzdolabı çalışma prensibi gereği eritme işlemini sağlıklı yapamayıp, soğutma alanına yiyeceğin temas ettiği noktada öbekleşerek artan karlanma meydana gelmektedir. Tüm bu bilgilerin tüketiciye verilmiş olmasına ve üründe hiçbir arıza olmamasına rağmen, yazıda ürünün arızalı olduğu ve firmanın tüketici şikayeti ile ilgilenmediği izlenimi verilmiştir. Müşteri memnuniyeti prensibiyle çalışan firma tarafından satılan üründe hiçbir arıza bulunmamakta, şikayet tamamen tüketicinin kullanım hatasından kaynaklanmaktadır."

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.