Avrupa Birliği (AB) sürecinde görüşlerinin dikkate alınması gerektiğini belirten özürlüler, kendilerine de her alanda, her türlü hak ve sorumlulukta eşitlik istiyor. Türkiye'de yaşanan ekonomik, siyasi ve sosyal değişmelerden en fazla etkilenenlerin genelde engelliler, özelde de ortopedik özürlüler olduğunu söyleyen Ortopedik Özürlüler Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Gökçek, bakın bu konuda neler söylüyor: "Bizler her alanda, bütün hak ve sorumluluklarda eşitlik talep ediyoruz. Bize göre AB, insan hak ve özgürlüklerinin, toplumsal refahın, fırsat eşitliğinin ve demokrasinin en üst düzeyde kurallara bağlandığı ve yaşandığı ülkelerden oluşan bir topluluktur. Şüphesiz ki, ülkemizin bu düzeye ulaşıp, insanımızın bu şartlarda yaşaması biz engellilerin de en büyük hakkıdır. Sivil toplum örgütlerinin bürokratik ve ekonomik yönden önlerinin açılması, sosyal yönden de saygınlıklarının yükseltilmesi gerekmektedir. Meclis'te erken seçim kararının alınması sebebiyle ülkenin ve siyasi partilerin yeniden seçim havasına girdiği şu günlerde özürlülerin problemlerinin gözardı edilmemesi gerektiğini belirten İsmet Gökçek; Parlamento, İl Genel Meclisi ve Belediye Meclisleri'nde engellilerin de yer almasının kendileri açısından son derece önemli olduğunu sözlerine ekliyor. Gökçek, son olarak da Türkiye'de engellilerin hayat kalitesini yükseltmeyi görev edinen özel sektör kuruluşlarına da teşekkür ediyor. Bitsin artık bu çile "Konya şehir merkezinde iki ayrı noktada başlayan kavşak yapım çalışmaları sebebiyle trafik akış yönlerinin değiştirilmesi, tramvay güzergahındaki semtlerde ulaşımın aksamasına sebep oluyor. Bu semtlerde oturan bizler de büyük mağduriyet yaşıyoruz. 1 Ağustos`ta başlayan çalışmalar yüzünden, trafiğin en yoğun olduğu Sakarya-Alaaddin tramvay hattı devre dışı kalıyor. Şehiriçi ulaşım perişan oluyor. Büyükşehir Belediyesi'nin, tramvay seferlerinin kaldırıldığı noktalar arasında ücretsiz otobüs seferleri koyması da yaşanan ulaşım sıkıntısına çözüm olmuyor. Otogar, Binkonutlar, Yüzüncüyıl, Bosna-Hersek ve Selçuk Üniversitesi Alaaddin Keykubat Kampüsü güzergahlarına gitmek isteyenler, yetersiz sayıdaki dolmuşlara binebilmek için saatlerce beklemek zorunda kalıyorlar. Dolmuşların yetersiz kalması nedeniyle özellikle sabah ve akşam saatlerinde, işimize ve evimize gitmekte büyük sıkıntı yaşıyoruz." > Musa Cevher-Konya İşte memurun son durumu Bağımsız Kamu Görevlileri Sendikası (BASK), memurların maaşlarıyla ilgili bir araştırma yapmış. Memurların ücret açısından ne durumda olduklarını ortaya koyması açısından yorumsuz olarak veriyoruz: *Temmuz 1999`da 110 milyon 488 bin lira maaş alan 15`inci derecenin 1. kademesindeki memurun maaşı, Temmuz 2002`de 295 milyon 188 bin liraya yükselmesine karşılık, 12 kilogramlık tüpgaz için 3 yıl önce 3 saat 58 dakika çalışırken, aynı tüpü, Temmuz 2002`de 10 saat 34 dakika çalışarak alabiliyor. *Bir takım elbise için Temmuz 1999`da, 71 saat 41 dakika çalışması gereken bir memurun, aynı takım elbiseyi alması için Temmuz 2002`de, 89 saat 26 dakika çalışması gerekiyor. *Ev kirasını ödemek için Temmuz 1999`da 95 saat 35 dakika çalışan memur, bugün ise 104 saat 20 dakika çalışıyor. *Temmuz 1999`da ayakkabı için 23 saat 54 dakika çalışan memur, Temmuz 2002`de 26 saat 50 dakika çalışıyor. Örnek uygulama Konya`nın Akşehir ilçesinde belediye tarafından bir süreden beri yürütülen uygulama herkes tarafınddan takdirle karşılanıyor. Belediyenin örnek hizmeti şu: Diyaliz makinesine bağlı olarak yaşayan böbrek hastaları her gün "`Dosteli" ismi verilen servislerle hastanelere getiriliyor, diyaliz uygulamasından sonra da evlerine geri götürülüyor. Akşehir Belediye Başkanı Ahmet Nuri Köksal'ı bu güzel hizmetinden dolayı kutlamak gerekiyor. Çünkü bu örnek uygulama tam 3 yıldan beri devam ediyor. Ve şu anda 40 civarında kronik böbrek hastası için "Dosteli" adlı otobüs, sabah, öğle ve akşam olmak üzere günde 3 defa hastaneye servis yapıyor. Siyasetin kısır çekişmesi içinde, hizmet üretmek yerine laf üretenlere ithaf olunur.