Aman doktor, canım doktor!..

A -
A +

Basında yer alan bir haber dikkatimi çekti. Bu haberde, doktorlarımızın mecburi hizmet görevlerini yerine getirmedikleri, görevden kaçtıkları belirtiliyordu. Verilen rakkamlara göre, 1346 doktorumuzdan 970'i görevlerine başlamamış, 3 yıl içinde 9 bin 226 doktor ataması yapılırken, 7 bin 53 doktor görevinden ayrılmış. Doktorluk da, polislik ve askerlik gibi kutsal bir meslektir. Herkes gibi, doktorlarımız da istedikleri yerde çalışabilirler. Ancak son yıllarda ortaya çıkan tablo hiç de hoş değil. Doktorlarımızın büyük bir kısmı Doğu illerimizde çalışmak istemedikleri için, oralarda yaşayan vatandaşlarımız zor durumda kalıyorlar. Sağlık Bakanlığı, bu sebeple yurt dışından, Azerbaycan'dan doktor getirme fikrini ortaya atınca, bazıları peşinen bu fikre karşı çıktı. Bazı televizyon kanalları da işi alay konusu yaptı. Oysa Doğu'da yaşayan insanlarımızın da doktora ihtiyaçları var. Yurdumuz sadece İstanbul, İzmir, Ankara, Antalya'dan ibaret değil. Bu yurt parçaları için çok bedeller ödedik, hâlâ da ödüyoruz. Oralarda binbir türlü dolap dönüyor. Ama ne yazık ki benim canım doktorum oralara gitmek istemiyor, dudak büküyor... Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, askerimizle, polisimizle, öğretmenimizle, doktorumuzla ve tüm halkımızla; yurdumuzun güneyinden kuzeyine, doğusundan batısına en ücra köşelerinde olmalıyız. Oralarda olduğumuzu hissettirmeliyiz, üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmeliyiz. Hadi doktorum, lütfen biraz da doğuya!.. > Sezgin Tunçay-KUŞADASI > 3 gözlüklü Bağ-Kur emeklisi ve destekleme kesintisi Üç gözlüklü yaşlı Bağ-Kur emeklisinin haykırışlarını köşenizde okudum, içim cız etti. Ben de aynı şekilde mağdurum. 450 YTL maaş alıyorum, bunun 325 YTL'sini kira için veriyorum. Bu maaşla geçinmem mümkün olmayınca, belki biraz rahat ederim diye bir emlak yazıhanesi açtım. Rahatlık nerede... Bu defa da aldığım maaşımdan her ay destekleme parası isteniyor. Senelerce çalışıp, hayalimizdeki emekliliği hak etmişiz. Bu mudur karşılığı, devletin vatandaşa mükafatı böyle mi olur? > Hayrettin Akıncı-İZMİR > Okur-yazar olmak, ehliyet için yeterli olmalı Ehliyet almak için okur-yazar olmanın, ilkokul diplomasının yeterli olmadığı söylenip duruyor. 1970'ten beri Almanya'dayım. Orada ehliyet almak için okur-yazar olmak yeterli oluyor, kimseden diploma istenmiyor. Bizde de, ehliyet almak için AB ülkelerinde olduğu gibi, okur-yazar olma şartı yeterli olsa daha iyi olmaz mı? > Günay İnsaf > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.