Aşağıdaki hususları ilgililerin dikkatine sunuyorum

Bir vatandaş olarak, bazı meselelerle ilgili görüşlerimi ilgililerin dikkatine sunmak istiyorum. Umarım bu hususlarda gereken adımlar atılır. 1. Şehrin içinde trafiğin rahatlaması için; raylı sistem yaygınlaşıncaya kadar, her yerleşim birimine toplu taşıma araçları (metrobüs, otobüs. vs.) ile gitmek mümkün olabilmelidir. Bu araçlar çoğaltılarak, yeni hatlar açılmalı. Küçük araçların kullanılmasını engelleyici tedbirler alınmalıdır. Cari işlemler açığı ve hava kirliliği için de bu tedbir faydalı olacaktır. 2. Ülkemizdeki kayalarda 20 trilyon metreküp doğalgaz, 11 milyar varil petrol rezervi olduğu söyleniyor. Rivayetler gerçekleşirse ülkemiz ihya olur. Bor, kaya gazı ve madenler üzerinde daha çok durulmalıdır. 3. Borç-alacak ilişkilerinde ekonomik yönden güçsüz kişiler, alacaklarını tahsil etmede genellikle ya zorlanır ya da tahsil edemeyerek hakları zayi olur. Alacağın temlikiyle (devir) bankalar belli bir bedel ödeyerek, alacaklı konumuna geçemez mi? Bu şekilde bankaların hukuk servis yerinde de daha çok canlanma olacak, yeni istihdam imkânları oluşacaktır. 4. Bütün okullarda kesinlikle psikolog kadrosu ihdas edilmelidir. Psikolog, öğrencileri telkinlerle rehabilite edemediği takdirde, hastanelerdeki psikiyatri servislerine sevk yapılmalı. Öğrencilerin sıkıntılarına zamanında müdahale edilmelidir. Her hastanede de psikolog kadrosu mutlaka mevcut olmalıdır. 5. Bilhassa Alış-Veriş Merkezlerinde mescit bulunması, hukuki mecburiyet haline getirilmelidir. 6. Devletin en önemli gelir kaynağı vergilerdir. Kayıtdışı kaynaklara müdahale önemlidir. Vergi denetim elemanları ihtiyaçlara göre arttırılmalıdır. Gelir ve Kurumlar Vergisi kayıpları küçümsenemez. Spor kulüpleri ve transfer ücretleri, tıp ve hukuk camiasındaki işlemler, sahne solistlerinin aldığı ücretler, kayıtsız veya vergiyi tam göstermeyen iş merkezleri vs. mercek altına alınmalıdır. Ülkede vergi kaçaklarını önlemeliyiz. Vergi kaynakları arttırılmazsa, emekli kesimi hatta memuru arzu edilen standarda ulaştırmamız mümkün olmaz. 7. Kürtaj ve sezaryen olgusunun anne sağlığına zararları (komplikasyonlar) kamuoyuna iyi anlatılmalıdır. 8. Denizlerden daha çok faydalanmamız lazım. Şehirlerarası yolculuklarda mesela İstanbul'dan Çanakkale, Altınoluk, Akçay, Ayvalık gibi yerlere yapılan seyahatlerde deniz otobüsleri veya feribotlardan faydalanılamıyor, kara trafiği rahatlatılamıyor. 9. Trafik kazaları almış başını gidiyor. Motosiklet kazaları da her geçen gün giderek artıyor. Ehliyet ve hız kontrolleri, yol ihlalleri gerektiği gibi takibe alınabiliyor mu? 10. Astsubay Okullarının kaldırılması gerektiğini düşünüyorum. Salt Subay Okulları olmalı. Branşlaşmada da ya elektrik-elektronik, motor, inşaat vs. gibi alanlarda yetişen subaylar olmalı, ya da harp sanatında uzman subaylar yetiştirilmelidir. Ayrıca, askerî hastanelerin de diğer meslek hastaneleri gibi (öğretmen, polis, vs.) devlet hastaneleri statüsüne kavuşturulması sağlanmalıdır. Adalet ilkesi önemlidir. 11. "Demokratik Özerklik" kavramının getirisinden çok götürüsü olur. Ülkede kaos olur. "Yerel Yönetimlerin Güçlendirilmesi"ne ise kimse itiraz edemez. 12. Sokaklarda başıboş gezen kedi ve köpeklere sahip çıkılmıyor. Hayvanlar ya açlık ve susuzluktan veya araçların altında kalarak can veriyor. Hayvanları koruma dernekleri ve ilgili resmî kuruluşlar bu işe daha ciddiyetle sahip çıkmalı. Necdet Akman >> Hollanda'dan gelen otistik kız, sunum yapıyor Ben, Hollanda'da doğdum, büyüdüm, 26 yaşındayım. 21 yaşımda otizmli olduğumu öğrendim. Otizmli Türkleri tanımaya kalktığımda, kimseyi bulamadım, sadece çocuğu otizmli olan anne ve babalar vardı. Onlara otizmli olduğumu anlattığımda bana inanmadılar, yalan söylediğimi düşündüler. Üzüldüm, neden onlara yalan söylemek isteyeyim? Türkiye'de otizm denildiğinde, kendini hiç ifade edemeyen ve çevresiyle iletişim kuramayan zihinsel engelli çocuklar düşünülüyor. Halbuki otizm bütün zekâ seviyelerinde olan insanlarda görülebilir. Onlara bir cevap olarak kitabımı yazdım, 2010'da Türkiye, Hollanda ve Belçika'da yayınlandı. 2010'dan bu yana Hollanda'da otizm sunumları yapmaktayım. Bunu Türkiye'de de kendi gücümle gerçekleştirdim. Uçak masraflarımı hep kendim karşılayamadığım için sponsor aramaya başladım. Bir yıl boyunca hep ret cevabını aldım, sonunda THY'nin Amsterdam ofisi evet dedi, 2 uçak bileti ile sponsor oldu. 10-15 Eylül arasında İstanbul'da otizm sunumlarını gerçekleştirmeye çalışacağım. Bir otistik olarak, kendi gayretlerimle İstanbul'da gerçekleştireceğim sunum faaliyetleriyle, buradaki otistik insanlara yardımımın olacağını düşünüyorum. Birsen Başar (www.birsenbasar.com) >> Memur hatalarının vatandaşa ödetilmesi büyük haksızlık Köşenizde, haber verilmeyen ve görülmeyen trafik cezalarının uzun süre sonra katlanarak nasıl istendiği ve bunda kasıt olabileceğine dair şikayet yazısını okudum. Ben de artık bazı kamu kurum ve kuruluşlarının hatalarının bilinçli yapıldığını düşünüyorum. Daha bugün, Emniyet Müdürlüğü'nün hatası+Ulaştırma Bakanlığının hatası (ikisi de memur hatası, kendileri de kabul ediyor) bana 5600 TL'ye mal oldu, ayrıca günlerce koşturması da üstüne tuz biber... Bağıra bağıra ağlayacak haldeyim.. Aynur Babacan > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00