Aşırı ilaç tüketimi bütçeyi de sağlığı da bitiriyor

A -
A +

Ülkemizde ilaç ve hele antibiyotik tüketimi almış başını gidiyor. Devletin yıllık ilaç masrafının 9 katrilyon lirayı bulduğunu okuyunca üzüldüm. Bütçe gelirlerinin önemli bir kısmı bu şekilde harcanınca, iç-dış borç ödemeleri ve stratejik yatırımlar için yeterince kaynak kalmıyor. Bilindiği gibi bütün sağlık kuruluşlarından faydalanma imkanı getirildi. Bu uygulama özellikle SSK'lı ve Bağ-Kur'lu vatandaşlara büyük kolaylıklar sağladı. Beraberinde ilave yükler de geldi. Yeşil Kart sahiplerinin harcadıkları da ilave olunca ciddi rakamlar ortaya çıkmakta. Bütün bunlar sosyal devlet olmanın gereğidir, ama israftan da kaçınmak gerekir. Kullanılmadığı için çöpe atılan ilaçlar, birçok soruşturma ve dava konusu olan ilaç yolsuzlukları, suiistimaller hayatımızın birer gerçeği oldu. İlaçlar tabletler halende lüzumu kadar satılsa, ilaç alan herkesin vatandaşlık numarasına göre sarfiyatına bakılsa bu işe bir çeki-düzen verilemez mi? Aşırı ilaç tüketiminin, özellikle ölçüsüzce antibiyotik kullanmanın sağlığımız açısından ne denli sakıncalı olduğunu uzmanlar sık sık dile getirmektedir. Devlet hastalığı önleyici, sağlığı koruyucu tedbirlere daha çok ağırlık verse olumlu neticeler alamaz mı? Kronik hastalıkların çoğu basit bazı tedbirler sayesinde azaltılabilir. Mesela, Edremit'in Altınoluk Beldesi gibi, oksijen deposu olduğu bilinen yerlere tesisler yapılsa, bununla ilgili hastalar çok daha az masrafla tedavi edilebilir. Kaplıcaları, dinlendirici alanları bol olan ülkemizin bu imkanları sağlık için değerlendirilirse, ilaç giderleri ve diğer sağlık masrafları azalacaktır. Birçok hastalığın kaynağının stres olduğu ve bunun da en etkili ilacının manevi ve moral değerler olduğu unutulmamalıdır. > Necdet Akman > Ben öğretmenim! Ben, 19 Mayıs Üniversitesi Fen Bilgisi Öğretmeliği mezunuyum. Ben öğretmenim. 3 yıldır atama bekliyorum. Ama olsun, öğretmenim ben... Neden bunca yıldır okuduğumu sorgulayarak bekliyorum. Öğretmen olmanın gururunu taşırken, aileme, milletime, ülkeme faydalı olacağım günleri bekliyorum, ne yapalım? Lütfen söyleyin, sesimizi duyurmak, yetkilileri harekete geçirmek için ne yapalım? Dürüstçe, düzgünce, onurluca, sadece emeklerimize bir karşılık istiyoruz... Avrupa genç nüfusa hasretken, biz yine her konuda olduğu gibi, en önemli kaynağa harç döküp kuyuları kapatıyoruz. Yazık, bu nesle ve bu ülkeye çok yazık... 3 yıldır atama bekleyen, 60 puanlarla öğretmen olunurken 80 üzeri alıp atanamayan Fen Bilgisi Öğretmeni olarak; her ne kadar devlet, verdiği diplomayı tanımasa da, "ben öğretmenim" demek hâlâ hoşuma gidiyor... > Bir Fen Bilgisi Öğretmeni > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.