"Bağış"ın adını koyun artık!

A -
A +

Yıllardır aynı oyun oynanıyor. Bütün ilgili bakanlar, yetkililer velilerden zorla bağış alınamayacağını, bunun suç olduğunu söyleyip duruyor. Diğer taraftan da okullara yeterince ödenek ayrılmıyor. Alınacak kömürün, kırılacak camın, hatta alınacak sabunun parası karşılanmıyor. İdarecilerin kendi maharetleriyle bu problemleri aşmaları isteniyor. Onlar da mecburen "bağış" adı altında paralar alıyor. İşi kitabına uydurmak için de, bağış için kimsenin zorlanmadığını, vatandaşların bunu gönüllü olarak verdiklerini söylerler. Halbuki çocuğunu okula yazdırmak isteyen vatandaş da bu parayı üç aşağı, beş yukarı ödemek mecburiyetinde olduğunu biliyor. O ortamdaki psikolojik baskı, çocuğunun ilerde karşılaşabileceği hoş olmayan muameleler anne-babaları can alıcı noktasından vuruyor... Rağbet gören okullarda bu paraların astronomik rakkamlara ulaştığı da sır değil... Bütün bu kandırmacalar, aldatmalar da hep "parasız eğitim" adına yapılıyor. Parasız eğitim olur mu, bunun parası biryerlerden karşılanmıyor mu? Parasız eğitim olacak, ama o okullara yeterli para gönderilmeyecek. Bu mümkün mü? Gönderilen bedel, öğretmen maaşları bütçeden karşılanıyor, bunun kaynağı da vatandaştan alınan vergi. Bir bakıma, Çemişgezek'teki gariban vatandaşın ekmeğinden kesip, İstanbul'un en lüks semtinde bulunan zengin vatandaşın çocuğuna harcama yapmış olunmuyor mu? Bunun yerine, maddi durumu müsait olan vatandaşa, aldığı hizmetin bedelini doğrudan doğruya ödetmek daha iyi olmaz mı? Milli Eğitim Bakanlığı'na bütçeden yeterli parayı ayırmamızın mümkün olmadığı anlaşılıyor. Bu durumda gücü yeten vatandaş da elini taşın altına koysun, aldığı eğitim hizmeti bedelinin bir kısmını karşılasın. Zaten "Eğitime Katkı Payı" alınıyor. Bunu daha gerçekçi hale getirin, her velinin ödeyeceği bir miktar belirleyin. Ödeme gücü olmadığını belgeleyen vatandaş da bundan muaf olsun. Ama gücü yeten vatandaş resmen eğitimin bedelini ödesin... Bu yolla veliler katkıda bulundukları okula daha fazla ilgi gösterir, eğitimin kalitesi yükselir... Her sene aynı hikayeleri dinlemekten bıkmadık mı? Gereksiz yere öğretmen-idarecilerimiz yıpratılıyor, okullara vatandaşın güveni sarsılıyor. Bedelini de çocuklarımız ödüyor... > Yeşilköy sahil yolundan haberiniz var mı? Bakırköy Belediye Başkanlığı'na; Yeşilköy sahiline akşam ve gece vakti geliniz, sahilde bir tur atınız da acı gerçeği görünüz. Işık yok, her tarafta adeta cirit atan başıboş köpeklerin ısırdıklarının haddi hesabı yok. Tinercilerden ve sarhoşlardan kendinizi kurtarmanız da ayrı bir mesele... Semt sakinleri sağlık için yürüyüş yapmak istiyor, ama herkes endişeli. Herkes can güvenliği için elinde sopayla dolaşıyor. Sanki dağda yaşıyoruz... > Lokman Gündoğar - İSTANBUL > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.