Eski hükümetler zamanında geçici izinle Ege ve Akdeniz sahillerimizde açılan Çipura ve Levrek balık çiftliklerinin izinlerinin iptal edilmesi beklenirken, tersi olmuş, Orkinos balık çiftlikleri de bu tesislere ek olarak ardı ardına açılıp genişlemiştir. 10-20 bin tonluk kapasitelerden 300 bin tonluk kapasitelere çıkılmış, bunlara ilave olarak 49 bölgeye daha balık çiftlikleri kurulması izninin verildiği öğrenilmiştir. Antalya civarından kovulan çiftliklerin Karaburun-Çeşme-Urla sahillerinin karşılarına izin aldıkları görülmektedir. Bu çiftliklerin, insanların yaşamadığı ıssız adalara yönlendirilmesi gerekirken tersi yapılmış, çevre ve insan sağlığı açısından tehlikeli işler yapılmıştır. Yunanistan'da bu çiftlikler bizden sonra başlamış, ancak AB'ye uyum ve bu çiftliklerin insanlara verdiği zararlar göz önünde bulundurularak, Sakız-Midilli'dekiler dahil, tüm çiftliklerin izinleri iptal edilerek temizlenmektedir. Balık çiftliklerinin, insanların yaşamadığı 40-50 metre derin sularda yapılması gerekirken; bu çiftlikler 2-3 metre derinliği bulunan insanların yaşadığı sahil ve koylarda yapılmaktadır. Sağlık Müdürlüğü'nden aldığımız bilgilere göre, balık yemi artıkları insan sağlığına zararlı maddeler taşımakta, hatta kanser yapabilmektedir. Orkinos çiftliklerinden sevkiyat öncesi kesilen balıklardan denize akan kanlar ve balık artıkları köpek balıklarının bölgeye hücum etmesine yolaçtığı, diğer zamanlar yine Orkinosların kendi aralarında haberleştikleri bunun neticesinde 4-5 millik bir alanda diğer balıkların bölgeyi terk ettikleri yetkililerce açıklanmıştır. Yetkililerin bu ve benzeri sakıncaları göz önünde bulundurarak, bu işe daha duyarlı bir şekilde yaklaşmaları, insan sağlığının tehdit edilmesine ve çevrenin tahrip edilmesine müsaade etmemelerini bekliyoruz. Ümit Bora (Çevre gönüllüsü ve gözlemcisi) Iraklı kardeşlerimizin acıları istismar edilmesin Bundan 15-20 gün önce Üsküdar İskele Camiinin önünde Iraklı kardeşlerimizi aşağılayan resim ve posterlerin sergilenmekte olduğunu gördüm. Müslüman kardeşlerimize yapılan işkenceyi gösteren resimler hayasızca sergileniyor. Hippi kılıklı, alkolik olduklarını sandığım bazıları 1 milyon karşılığında imza topluyorlardı. Güya bizim adımıza birilerine göndereceklermiş. Kardeşlerimizin acısını, onları aşağılayarak istismar edenler de çıktı nihayet. Hem de Üsküdar gibi bir semtte ve caminin önünde. Hiç mi yürekleri burkulmuyor? O insanları bu kadar aşağılamanın kime faydası var? Toplanan paraları kim kontrol ediyor? Yetkililer bu garip kılıklı insanlara nasıl izin veriyor? Verdikleri irtibat telefonunu defalarca aramamıza rağmen cevap veren olmadı. Aynı istismar şimdi kim bilir nerelerde yapılıyor? İslam dünyası bu kadar mı sahipsiz? 8 aydan beri döner sermaye ödemelerimiz yapılmadı Sağlık Bakanlığı'na; Bizler, Ankara'ya bağlı Haymana ilçesi Devlet Hastanesi sağlık personeliyiz. Kurumumuz tarafından, yaklaşık 8 aydır döner sermaye ödemelerimiz yapılmamaktadır. Ankara genelinde bulunan diğer hastanelerdeki doktorlar maaşlarının 2-3 katı kadar, yardımcı sağlık personeli de bir maaş tutarı kadar döner sermaye payı almaktadırlar. Hastanemiz Dünya Bankası tarafından yaptırılmış olup, yeterli teknolojik donanıma sahiptir. Hasta potansiyeli ve hastane geliri yeterli olduğu halde, ilgililerin duyarsızlığı sebebiyle mağdur olmaktayız. Bu yüzden, hastanemiz personelinin yaklaşık%90'ı tayin isteminde bulunmuştur. Lütfen hizmet aşkımızı körelten bu ihmalkârlığa son verin, mağduriyetimizi bitirin... Haymana Devlet Hastanesi Sağlık Personeli-ANKARA