Bari maaşlarımız açıklansın da yakınlarımız inansın!

A -
A +

Sayın Başbakan'ın dikkatine; Biz, emekliliği gelmiş, 3 Astsubay arkadaşız. Bunları yazmak için çok düşündük, çünkü o dağ gibi problemlerimizin bir kısmı çözülse bile, emekliliği gelmiş bizlere pek faydası olmayacak. Ancak arkamızdan gelen gençlere bir nebze faydası olursa ne mutlu bize. Senelerce avutulduk, oyalandık ama iyi kötü bugünlere geldik, gidiyoruz. Yeni mesleğe başlamış genç meslektaşlarımız bu sıkıntıları yaşamasın. Biz Astsubaylar hem meslek içi hem de meslekler arası o kadar çok haksızlığa uğruyoruz ki tamamını burada anlatmaya ne sayfa yeter ne kelimeler... Sözde aynı veya benzer görev yaptığımız polisler ile öğretmenler seslerini duyuruyor, bazı hakları alıyorlar. Oysa biz sesimizi kimseye duyuramıyoruz, dertlerimizi anlatamıyoruz. Sözde aynı ve benzer görev dedik, oysa bizim mesleğimiz polislerden kat kat daha zor. Şöyle ki; polisler ve öğretmenler yalnızca 1 defa şark hizmeti yaptığı halde, bizler 3-4 defa şark hizmeti yapıyoruz. Polise, Ankara'nın hemen 250 km ilerisindeki Yozgat bile şark statüsünde iken, bizlere Malatya, Ş.Urfa ve Adıyaman bile şark değil, batı olarak geçiyor. Öğretmenlere Karadeniz illerinin tamamı ile İç Anadolu Bölgesinin çoğu şark... Şarkta görev yaparken bizlere sadece 180 TL (komando ve hudut birlikleri hariç) gibi çok komik bir Ek Ücret verilirken, polislere, hem de ayırt etmeksizin tamamına ayda 400-500 TL tutarında "operasyon tazminatı" adı altında Ek Ücret ödeniyor. Polislere Amasya, Çorum, Tokat, Sivas, K.Maraş, Osmaniye gibi İç Anadolu ve Karadeniz illerinde bu tazminat ödenirken; biz askerlere, eğer komando ve hudutta görevli değilseniz, Hakkari ve Şırnak'ta bile sadece 180 TL ödeniyor. Polisler ve öğretmenler, yalnızca bir defa yaptıkları şark hizmetinden sonra, istedikleri sahil iline veya kendi memleketlerine gelip, emekli olana kadar oradan ayrılmadan çalışırken; bizler 2-4 sene doğu 3-5 sene batı, 9-10 defa durmadan gidip geliyoruz. Kendi memleketimizde çalışma hakkımız yok!!! Ayrıca bütün memurlara, kalkınmada öncelikli yörelerde çalışırken, her iki yılda bir EK (1) kademe ilerlemesi verilirken, bizlere verilmiyor!!! Astsubayların, bir kısmı Açık Öğretim Fakültesi olmak üzere, % 95'i üniversite mezunu veya öğrencisi. Üniversite bitiren bütün memurlara, 2 yıllık karşılığında 2 derece 1 kademe ve 4 yıllık karşılığında 3 derece ilerlemesi verilirken, bizlere sadece 1 kademe ve 1 derece veriliyor... Asıl fazla çalışan da biziz, hem de tamamen karşılıksız!!! Hemen hemen her gün 12 saat çalışıp, 12 saat istirahat edebiliyoruz, hatta çoğu zaman mesaiye kalıyoruz. Çoğu zaman ertesi gün istirahat etmeden nöbet tutuyoruz. Polislerin tamamına her ay rutin olarak 300 TL ek mesai ödenirken, bize ise ne mesai ne nöbet ücreti var. Birçok Bakanlık, kendi personelini "Uzman Memur" yaptı. Yaptığı iş tamamen aynı. Ama maaşları tam 500 TL birden arttı, ek mesailer cabası... Yani, yeni işe başlamış haftada toplam 40 saat mesai bile yapmayan Antalya'da görevli bir maliyeci ile Amasya'da görevli 12/36 şehir merkezinde grantuvalet çalışan yeni mezun bir polis memuru toplam 3.000 TL, Kütahya'da devlet hastanesinde yeni göreve başlamış 20 yaşındaki bir hemşire toplam 2.300 TL alırken; Sivas'ta da görevli, üzerine üç bin kalem ve 3 trilyon değerindeki çoğu kritik malzeme zimmetli ve bölükteki ortalama 150 askerin her türlü işlemi ile bütün yazışmalardan sorumlu, haftada 70-80 saat mesai yapan ve ayda 5-6 adet 24 saat esasına göre nöbet tutan bir Astsubay yalnızca ve yalnızca 1.850 TL maaş alabiliyor. 8 yıl içinde bildiğimiz kadarıyla; hakim ve savcılara tam 4 defa ek zam verildi. Yeni göreve başlamış 24 yaşındaki bir hakim ve savcı bizde Yarbay maaşı alıyor. Ayrıca, hakim ve savcıların da, doktor ve hemşireler gibi döner sermayeleri ile keşif ve performans ücretleri var. Diğer meslek gruplarına da benzer zamlar verildi. Biz emekli olduğumuzda 1200-1400 TL emekli maaşı alırken, mecliste görevli bir temizlik işçisi 1800-2000 TL maaş alacak.. Görüldüğü gibi durumumuz diğer kamu çalışanlarına göre o kadar kötü, o kadar geri. Bu kadar ağır şartlarda çalışıp, çok az kazandığımızı en yakınlarımıza bile anlatamıyoruz. Lütfen maaşlarımızı açıklayın ve insan onuruna yakışmayan 15 yıllık mecburi hizmeti kaldırın ki istemeyen, zorla bu meslekte kalmasın. İsmi Mahfuz Bu hırsızlar bir an önce yakalansın! İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne; Bizler, Bahçelievler/Yenibosna-Çobançeşme Mahallesi'nde ikamet eden bir grup vatandaşız. Mahallemizde, özellikle Salı Pazarı kurulan bölgede hırsızlık olayları aşırı derecede arttı. Son olarak, 5 Nisan Salı günü sabah 9-10 arası gerçekleşen hır-sızlıkta, bir daireye giren hırsızlar yüklü miktarda parayı alarak kayıp- lara karıştılar. Daha önceden de gece saatlerinde aynı sokakta hırsızlığa yeltenen kişiler, sokak sakinlerince fark edilince kaçtılar... Bütün bu olanlar polise bildirildi, "o bölgede bir çete olduğu ve yakalanamadığı" açıklaması yapılıyor. Çevredeki güvenlik kameraları incelense, konu üzerinde daha yoğun çalışılsa, bu kişiler mutlaka tespit edilir. Çok hırsızlık olayları oluyor ve hırsızlar yakalanamıyor. Önümüz yaz, tatile, memleketine gidecek olanlar, sıcakta pencerelerini açık bırakacaklar olacak. Bu durumda evlerimiz talan edilecek. Hepimiz çok tedirgin durumdayız. Bunların yakalanması için illaki girdikleri evlerde birilerini öldürmeleri mi gerekir? Lütfen bu hırsızları bir an önce yakalayın, bizi tedirginlikten kurtarın. Bir grup vatandaş-YENİBOSNA > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.