Başarısız öğrenciler

A -
A +

Ben bir lise müdürüyüm. Şu anda herkesin yıllık izinde olduğu sırada ne yapıyorum biliyor musunuz? Artık bu sene olmaz dediğimiz, ama ne yazık ki önceki senelerde olduğu gibi, tembellik ve uyanıklık yapan, devamsız ya da başarısız öğrencilere bir sınav hakkı daha verildi. Daha da ilerisi, otuz günlük yetiştirme kursu hakkı verilerek, ne yazık ki Türk Milli Eğitimi yürekler acısı hale getirilmiştir. Ben şu anda 1600 öğrencili bir okulun müdürü olarak, bırakın yıllık izin kullanmayı, tek tek adres adres telefon açarak öğrencilerime ulaşıyor, onları bilgilendiriyor, dilekçe ile müracaat etmelerini, verilen böyle bir haktan yararlanmalarını istiyorum. Bir ay sürecek yetiştirme kursu için, müracaat edenleri dikkate alarak, kurs programı hazırlamaya ve de açılacak kursları verecek öğretmenleri, tatillerini yarıda keserek evinden, köyünden, gittiği memleketinden toplamaya çalışıyorum. Aynı senaryo üç yıldır tekrarlanıyor. Ben ve benim gibi birçok idareci yıllık izin kullanamıyoruz. Yaz tatili süresince asıl yapmamız gereken, okulu yeni eğitim öğretim yılına hazırlama işini de maalesef yeterince yerine getiremiyoruz. Bu iş için Türkiye çapında ödenecek ek ders ücretinin miktarını düşünmek istemiyorum. Zaten ilgililer "sana mı kaldı?" diyeceklerdir... Bazı uyanıklar dedim! Bunu biraz açayım. Bir başka lise müdürü şöyle söylüyordu: "Dikkat ettim, araştırdım, şu kadar öğrenci birer dönem okula gelmişler, ikinci dönem ayrılmışlar." Bir dönem notu ile bir üst sınıfa bu verilen hakla geçilebildiği için, 3 yıllık okulu bu uyanıklar bir buçuk yılda bitirip, ne yazık ki lise diploması alacaklar ve biz, 'okullarımızda toplam kalite uygulayacağız" diyeceğiz. Ve bize niçin toplam kalite uygulaması yapmadığımız da sorulacak, öyle mi? Ben emredilenin dışında böyle bir uygulamayı hiçbir eğitimcinin isteyerek yaptığını sanmıyorum. Eğitim sendikalarının bu çarpıklığı dile getirmemelerini de yadırgıyorum. Ben bir meslek lisesi müdürüyüm. Yetiştirme kursuma katılacak öğrenci sayısı en az 10 meslek alanında; her alanda, lise 1-lise2-lise3'ten en az onar çeşit meslek dersi ile bir o kadar genel bilgi dersi olmak üzere beşyüz civarında öğrenci katılacak. Bu demektir ki okulumuz hiç tatile girmemiş gibi devam edecektir. İşte en büyük haksızlık da burada başlamaktadır. Çünkü Fen liseleri, Anadolu liseleri gibi okullarda bu durum olmadığı için, o okullardaki yönetici ve öğretmenler tatillerini rahat rahat yapacaklar. Türk Milli Eğitimi'nin bir neferi ve bu işe otuz küsur yılını vermiş bir idareci olarak, durumun vahametini ilgililere bildirmek istiyorum... > Bir Meslek Lisesi Müdürü- KÜTAHYA Telekom tarifeleri Geçen haftalarda Telekom büyük bir şaşaa ile yeni tarifelerini tanıttı. Öyle anlatıldı ki, sanki telefonlar %40 ucuzlamış herkes alo diyebilecek. Bir baktık ki, göstere göstere % 50'ye varan zamlar var. Mesela, Hesaplı'da, sabit ücret eskisi gibi 7 milyon 200 bin iken, şehiriçi görüşmelerin dakikası 72 binden 113 bin liraya çıkmış (%50 zam), İnternetin saati de 1 milyon 200 binden, 1 milyon 800 bin liraya çıkarılarak %50 zam yapılmıştır. Standart'ta ise, sabit ücret 11 milyon 500 bin liraya çıkartılırken (%50 zam, şehiriçi görüşme ile internet bağlantı fiyatı eskisi gibi bırakılmış, sabit ücret karşılığı herhangi bir kontör de verilmeyeceği anlaşılmıştır... Tamam, milletlerarası görüşmeler ucuzlatılmış, iyi de bizim belimizi büken milletlerarası değil ki! İnsanımızın çoğunluğu şehiriçi telefon görüşmesi yapıyor. Telekom yetkililerine soruyorum; yukarıdaki tabloda indirim nerede? Buz gibi zam yapmışınız işte. İnternet aynı. Sadece gece yüzde 40 indirim yerine yüzde 50 indirim yapılmış. Ama gündüz ne olacak. "Alo"muz ne olacak. Ya "standart" seçilecek ayda paşa paşa 11.500.000 TL ödeyeceğiz. Ya da "hesaplı" seçeceğiz, dakikasına 113.000 TL ödeyeceğiz. Diğer tarifelere zaten bakmak mümkün değil. Tarifeleri hiç halk gözüyle inceleme zahmetinde bulundunuz mu. Bize ne şehirlerarası ucuzlamış, milletlerarası ucuzlamış. Şehir içini ve interneti ucuzlatabiliyor musunuz bu milletimize, siz ondan haber verin! > Garip Ünal

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.