Başka düşmana ne gerek var?!.

Günlerdir kuş gribi ile kalkıp, kuş gribi ile yatıyoruz. Gazetelerin sayfaları ve haber bültenleri, bu husustaki doğru-yanlış haberlerle dolup taşıyor. Yetkililerin anında yalanladığı bazı olaylar "flaş flaş" diye dünyaya yayılıyor, ilgililerin yalanlamasını duyan olmuyor. Türkiye, korkunç, çaresi bulunmamış bir salgın hastalığın her köşesine yayıldığı, ölümün kol gezdiği bir ülke olarak lanse ediliyor. Bunu Türk medyası yapıyor, yabancı yayın organları da bunu seve seve kullanıyor. Siz olsanız böyle tanıtılan bir ülkeye turist olarak gelir misiniz? İş adamı olarak adımınızı atar mısınız? Peki bu yazılanların ne kadarı doğru? Bu hastalık dolayısıyla, tedavisi gecikmiş 4 hastadan başka ölümlü vaka var mı? Herkesin haklı olarak sorduğu gibi, bu göçmen kuşlar sadece Türkiye'ye mi konuyor? Diğer ülkelerde bu tür vakalar olmuyor mu? Yoksa oluyor da fazla abartılmadığı için mi haberimiz olmuyor? Olayları, tiraj ve reyting uğruna, büyük bir şehvetle abartarak vermenin; "ceset torbası haberciliği" ve "dehşet haberciliği" yapmanın mesleki etik ve ülke menfaatleriyle bağdaşır yanı var mı? İktidarı beğenmiyor, yıpranmalarını istiyorsunuz diye, ülkeye bu kadar zarar verilir mi? Kimse olayların üstü örtülsün demiyor. Ama olanları abartmadan, ülke menfaatini gözeterek, olduğu gibi vermek daha doğru değil mi? Doğruları bildirmek, paniğe yolaçmamak için kılı kırk yaracak titizlikte haberleri vermek daha doğru olmaz mı? Yetkililerin bu husustaki haklı sitemlerini, "olayların sorumlusu yine basın olarak gösterildi" şeklinde çarpıtarak vermekle, daha ne kadar inandırıcı olabiliriz? Hepimiz aynı gemide değil miyiz? Ülkemize bu kadar düşmanlık yapmanızın mantıki bir izahı var mı? İsteğe bağlı sigortalılara toplu ödeme imkânı getirilsin SSK ve Bağ-Kur'la ilgili yeni yasa tasarısı gündeme geliyor. Vatandaşların bu konuda bir isteği var: İsteğe bağlı emeklilik sigortası olanların, kalan süreleri için toplu ödeme imkanı getirilmesi de isteniyor. Hem tahsilat toplu olarak yapılmış olur, hem de vatandaş her ay ödeme yapma işkencesinden kurtulur. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yetkililerinin, vatandaşların bu haklı isteklerine de çare olacak bir çözümü bulacaklarına inanıyoruz. "Öğretmenlikte Kariyer Sınavı"nın sonuçları ne zaman açıklanacak? "Öğretmenlikte Kariyer Basamakları Sınavı" 27 Kasım 2005'te yapıldı. Bu tarihten sonra yapılan sınavların sonuçları açıklandığı halde, bu sınavın sonuçları ne açıklandı, ne de bir açıklama yapıldı. Daha ne kadar bekleyeceğiz, yetkililer ne zaman bizi meraktan kurtaracaklar? > B.A.-HATAY >> Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00