Bedelli askerlikten gelecek para ile "Profesyonel ordu"ya geçiş yapılabilir

A -
A +

Sayın Başbakan'ın dikkatine; Ben, İstanbul Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsünde Araştırma Görevlisi ve Doktora öğrencisiyim. Doktoram bir yıl içinde bitecek ve mezun olacağım. Ülkemiz için güzel işler yaptığınız için, size şimdiye kadar hep destek verdim ve inandım. Bedelli askerlik için, birçok genç gibi, ben de ümitlenmiştim. Ama şimdilik olmadı. Dünyanın en büyük ordularından birine sahip olmamıza rağmen, hâlâ "asker ihtiyacımız var, asker ihtiyacımızın % 60'ını karşılayabiliyoruz, terörle mücadele sekteye uğrar" gibi gerekçeler dile getiriliyor. Oysa savaş hali de ortada yok. Sayıları beş bini geçmeyen teröristlerin dışında, önemli bir iç ve dış tehdit altında da değiliz. Senelerdir, "profesyonel orduya geçilecek" denilmesine rağmen, hâlâ ortada bir netice yok. Bir siyasi parti, kendisi iktidardayken, bedelli askerlik çıkarmasına rağmen, şimdi buna karşı çıkıyor. Bu uygulamaya karşı çıkanların dayandıkları temel iddialar malum: 1) Zengin-fakir ayırımcılığı, 2) Şehitlere ve gazilere güya saygısızlık olacağı... Oysa, bütün çağdaş ve modern ülkelerde zorunlu askerlik kaldırıldı. Tamamen profesyonel, yani maaşlı ve gönüllü askerlik sistemine geçildi. Bedelliden gelecek parayla, zorunlu askerliğin yakın zamanda tamamen kaldırılması mümkün olacaktır. Böylece zengin-fakir, paralı-parasız ayırımı olmadan; herkes isterse profesyonel ve maaşlı asker olacak, isterse olmayacak, sadece kısa bir temel eğitimle askerlik vazifesini yapmış olacaktır. Kurulacak maaşlı profesyonel orduya, isteyen herkes katılmalıdır. Yeterli eğitim almadan ve tezkere gününü iple çeken insanlarla terör mücadelesi yapılamaz. Yapılırsa, bu kısır döngü devam edecektir. Bedelliye karşı çıkan, statükonun devamını isteyen bazı çevreler, şehit ve gazi ailelerinin duygularını sömürmektedir. Bunda da çok başarılıdırlar. Bu gerçekler artık anlaşılmalı ve anlatılmalı. Bedelli askerlikten gelecek para "profesyonel orduya geçiş ve zorunlu askerliğin tamamen kaldırılması" için kullanılmalıdır. Bu müjdeyi halka anlatırsanız, Türkiye'nin % 95'i sizi ayakta alkışlayarak destek verecektir. İnsanların gözyaşları ve acılarından beslenen, onların duygularını sömüren ve statükonun sürmesinden menfaatleri olan kimselerin ve güçlerin emellerine de son vereceksiniz. Ülkemizin menfaatlerine ve savunmasına çok daha iyi katkılar yapacağına inandığım böyle bir karar bir an önce alınmalı, 100 binlerce gencin beklentisi de karşılıksız bırakılmamalıdır. İsmi mahfuz Bu masum hayvanlar kimseye zarar vermedi Ben, Cenab-ı Hak'ın yarattığı canlılara merhamet gösterip, su ve yiyecek veriyorum. Bu yüzden beni suçlayanlar, doğru olmayan bilgileri de katarak bir yazı yazmış, göndermişler, bu köşede yer aldı. İnsanoğlu nasıl aç ve susuz kalmıyorsa, sokaktaki hayvanların da bir canı olduğu unutulmamalı. Ayrıca bu sokak hayvanları, 5199 Sayılı Hayvan Hakları Kanunu'na göre kısırlaştırılıp ve aşılanıp, sokaklara bırakılmıştır; burada da bu 5199 hayvan hakları kanunu uygulanmıştır. O yazıda yazılanların çoğu doğru değil, insafsızlık ve iftiradır. Ümraniye Ortanca Sokak'ta yüzlerce insan oturuyor; bu masumlar zararlı olmuş olsa idi, herkes ayaklanırdı. Ben de zaten hiçbir canlının zarar görmesini isteyecek bir insan değilim. O masum hayvanları sevmeyen, merhamet etmeyenler, insanlara merhamet eder mi? Ben insanım; ruhum, duyarlılığım var; birileri gibi katı olamam. Köpekler apartman önünde değil, boş arsalarda ve kimseyi rahatsız etmeyecek şekilde, çöp konteynerlerinin orada bakılıyor. Havlamaya gelince, tabii ki arada havlama olacak. İnsanlar nasıl konuşuyor ise, o masumlar da havlayarak anlaşır... Asıl kendilerine sorsunlar; bu yüzyılda bu kadar bencillik, duyarsızlık, merhametsizlik doğru mu? Allah ıslah etsin demekten başka ne denebilir ki... Bazıları, ağzı, dili olmayan, derdini anlatamayan bu canlılarla uğraşmak yerine, merhamet gösterirlerse, belki daha huzurlu olurlar. 5199 Sayılı Hayvan Hakları Kanunu'nu bilmiyorlarsa öğrensinler. Bu yeryüzü sadece insanlar için değil, bütün canlılar içindir. İnsanlar o sözü edilen hayvanlardan zarar görmüyor. Aksine hayvanlar o katı kişilerden zarar görüyor. Dilleri yok ki, bana şu taş attı, şu tekme attı desin... Ah, bir konuşabilselerdi, birileri için neler anlatırlardı. Hayvana faydası olmayanın insanlara da faydası olmaz zaten. Ben ağaç kenarlarına, sokak hayvanları su içsin diye su koyduğumda, bu zatlar gelip suyu döküyor, kabı kırıyorlardı. Oysa televizyonlarda ve gazetelerde, "sokak hayvanları için kapınızın önüne bir tas su koyun" diye hatırlatmalar yapılıyor. İnsan olarak doğarız, ama insan olmayı beceremiyoruz, bu zavallılara bir tas suyu bile çok görüyoruz... İsmi Mahfuz > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.