1 litre benzin 3 YTL'yi geçti. Bu zamlar artık genel klasik haline geldi. Hayatlarında lojman ve makam arabası saltanatı nedeniyle, kira ve benzin fiyatının toplum üzerindeki etkilerinden bihaber olan bazı yetkililer, ekonomi yönetimindeki problemlerin çözümünü dolaylı vergiler ile telafi etme yolunu seçmektedirler. Bunu da ekonomik kriter ve gerekçeler olarak öngörebilmektedirler... Onlara göre bunun haklı gerekçeleri vardır. Çünkü, Türk halkı, sanki devletin "kulu"dur! Devlet ve erkanı ne yaparsa yapsın, onların ekonomik hatalarını bile sırtında taşımak zorundadır. Çünkü, Türk halkı, sesini hiçbir zaman çıkarmaz, şayet çıkaracak olursa zaten provokasyon ithamıyla sesini çıkaranların cezası verilir. Çünkü, Türk halkı, bir tane bile eksilmeyen dünyanın en büyük makam arabası filosunun bakımlarının, şoförlerinin ve benzin giderlerinin tümünü karşılamakla mükelleftir. Bu arabaların eş-dost-akraba-ahbap hizmetine verilmesine de karışmaz. Çünkü, Türk halkı, bir Fransız bir İngiliz gibi en ufak bir akaryakıt zammında otoyolları trafiğe kapatmaz, zaten kapatacak olursa da polisiye tedbirler ile icabına bakılır. Çünkü, Türk halkı, nasıl olsa, ödediği vergiler ile bu saltanatın sürdüğünü ve bu saltanatı sürdürenlerin maaşlarını ödediklerini bilmez. Çünkü, Türk halkı, bu giderlerin devletin kasasından çıktığını zannetmektedir. Bırakalım öyle düşünmeye devam etsinler, halka çaktırmayalım!.. Çünkü, Türk halkı, paparazzi programları ile uyumaktadır. Nasıl olsa halk, bu programlardan fırsat kalıp kendi sorunlarıyla ilgili programlar ve yazılar görmeyecektir. Çünkü, Türk halkı, unutkandır. Depremzedelere yardım vaadiyle konulan özel iletişim vergilerinin nasıl çaktırmadan sabit vergilere dönüştüğünü unuttuğu gibi, diğer şeyleri de unutur. Çünkü, Türk halkını kandırmak kolaydır. Buzdolabı, çamaşır makinesini dünyada halkı için lüks kabul eden tek ülke olmamıza rağmen kimse sesini çıkarmaz. Çünkü, Türk halkının bir kısım sivil toplum örgütlerinin yöneticileri de seslerini çıkaramazlar. Çünkü onlar her zaman devlet erkanının, yönetiminin yanında otellerde, gezilerde görünmekten hoşlanırlar, bazılarının da çıkarları olacaktır. Çünkü, Türk halkı, nasıl olsa özel sektördeki gibi, beceriksiz yöneticilerin işine son vermek diye bir şeyi de duymamıştır. Devlet personel yasasında bu nedenle görevine son verme yetkisi diye bir şey yok... O zaman bu durumda endişe etmeye gerek yok, Türk halkı kendisine bunu reva görenleri devletin adamı olarak görmeye devam edecektir... > Cem Ecevit > Tramvay yolu şimdilik otobüsler için açılamaz mı İETT Genel Müdürlüğü'ne; Sultançiftliği istikametine yapılmakta olan tramvay hattına koyduğunuz duraklar, turnikeler çürümeye başladı. Camlar kırılmakta, çerçeve ve korkuluklar parçalanmaktadır. Bir vatandaş olarak tüm bunları yüreğim sızlayarak görüyorum. Lütfen bunlarla ilgileniniz. Ayrıca, Sultançiftliği'nden Metris'e, ya da Metris'ten Sultançiftliği'ne giderken trafik çok sıkışmaktadır. Bilhassa sabahları bu mesafeyi en az 20-25 dakikada geçiyoruz. Tramvay şimdilik geçmeyecekse, bu tramvay yolunu İETT otobüslerine tercihli yol şeklinde yapmanız mümkün değil mi? Hem sizin araçlarınız hızlı sefer yapar, hem yolcular saatlerce beklemez. Hem yakıt tasarrufu yapar hem de saatlerce biz yolcuların ve yolun kahrını çekmek zorunda kalan şoförleriniz nispeten rahat ederler. > Erol Kara - İSTANBUL > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00