Bir baraj...

A -
A +

60 yıldır yapılamıyor. Ülkenin enerji üretiminin %2'sini tek başına gerçekleştirecek, yaklaşık 150 bin hektar araziyi sulu tarım imkânına kavuşturacak, binlerce insana istihdam imkânı oluşturacak, bölge güvenliğine katkısı olacak bir baraj... Nerede bu baraj? Türkiye'nin en problemli bölgesinde; üretime, istihdama, istikrara, güvenliğe en çok ihtiyacı olan bölgesinde... Peki neden yapılamıyor bu baraj? Aslında Ilısu Barajı, Güneydoğu Anadolu Projesi'nin, Atatürk Barajı'ndan sonraki en önemli ayağını teşkil ediyor. Dolayısıyla yukarıdaki sorunun cevabı kendiliğinden ortaya çıkıyor. Bu proje başından beri bazılarının canını sıkıyor. GAP'ın uygulamaya konulduğu yıllar ile terör örgütünün ortaya çıkış tarihlerinin kesişmesi bunun ispatı. Çünkü GAP, bölgeyi hatta Türkiye'yi kalkındıracak bir proje. Şimdiye kadar çoktan bitirilmiş olması gereken GAP, bazı çevrelerin devreye girmiş olması neticesinde, halen hayata geçirilmeye çalışılıyor. Bu belirli çevreler GAP kapsamında bulunan neredeyse bütün projelere belli oranlarda karşı koydular. Atatürk, Birecik, Kralkızı ve daha birçok baraj bu tepkilerden nasibini aldı. Tabiat, tarihî ve kültürel varlıklar yok oluyor, yöre insanı mağdur ediliyor denilerek projeler geciktirildi. Geciktirildiler ama bu barajlar yine de yapılabildi. Peki yapılınca ne oldu? Esasen bu barajlar ekonomik faydaları bir yana, bölge iklimine ve bitki dokusuna da yarar sağladılar. Tek bir kayda değer su birikintisine sahip olmayan bölge, Türkiye'nin 3. büyük gölüne kavuştu, iklim yumuşadı, bozkır yeşil ve maviyle buluştu... Baraj inşaatları başlamadan önce, yer altında bulunan tarihî ve kültürel varlıklar gün ışığına çıkarıldı. İmkânlar dahilinde korunmaya, teknik izin verdiği ölçüde taşınarak müzelerde sergilenmeye çalışıldılar. Özetle o belirli çevrelerin baraj karşıtı tüm argümanları baraj göllerinin suyunda eriyip gitti. Ilısu yapılacak dendi, bir Fırat kaplumbağası ortaya çıktı, Ilısu'nun inşaatına başlanıyor dendi Hasankeyf birden UNESCO'nun "Dünya Mirası" listesine giriverdi; barajı finanse edecek kredi bulundu, kredici kuruluşlarının ülkeleri doğa katili-tarih düşmanı ilan ediliverdiler. Şimdi de üç Türk Bankası kredi sağlayacak deniyor, bu sefer de Hasankeyf'i Çin Seddi'yle, Piramitlerle bir tutan fikirler türedi. Ilısu Barajı tamamlandığında tam 11 milyar metreküp su depolayabilecektir. Türkiye'de şu anki depolama kapasitesinin 70 milyar metreküp olduğunu düşünürseniz, Ilısu'nun bu bakımdan ne denli önemli olduğunu anlarsınız. Bölgede Türkiye'nin dördüncü büyük gölünü meydana getirecek bu su kapasitesi, Türkiye'ye yalnızca enerji üretimi, tarımsal sulama, su ürünleri üretimi, istihdam konularında avantaj sağlamakla kalmayacak; önemli bir güvenlik tedbiri olarak da işlev görecektir. Baraj, sınır aşan sular diplomasisinde Türkiye'nin elini güçlendirecektir. Ilısu Barajı, terör örgütünün hareketini kısıtlayacak, vatandaşlarımızın güven içerisinde yaşamasını sağlayacak, daha fazla şehit vermemizin önüne geçecektir. Bu iki husus, ne proje sahibi ne kredici kuruluşlar ne de müteahhit firmalar tarafından dile getirilebilmektedir. Dolayısıyla vatandaşların ve sanatçıların çok büyük bir kısmı bunlardan habersizlerdir. Baraj tamamlandığında, oluşacak gölde su ürünleri üretimi gibi yeni gelir getirici faaliyetlerin yanında, ticari bir canlılık sağlanacak, istihdama katkı yapacak, turizmi canlandıracaktır. Hasankeyf modern bir görünüme kavuşacak. > Oğuz Mete Göktürk "Maaş kesintisinin sebebi, geriye dönük ilaç parası" 28.12.2009 tarihli gazetenizin bu köşesinde, "Bu kesinti neyin nesi?" başlıklı şikayet yazısında; "SSK emeklisi bir vatandaşımızın maaşından yapılan 215 TL'lik kesintinin sebebini öğrenemediği" belirtilmekte idi. Konu ile ilgili, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri V. İlhan İşman imzasıyla gelen bilgi notu şöyle: "Kurumumuzca yapılan incelemede; söz konusu SSK emeklisi vatandaşın maaşından yapılan kesintinin geriye dönük ilaç alımından kaynaklandığı tespit edilmiştir. Vatandaş odaklı yönetim anlayışı ile, kaliteli hizmet vermeyi hedefleyen bir kurum olarak; iş ve işlemler ile ilgili konularda, yol gösterici öneri ve eleştirilerinizi her zaman dikkate alacağımızı ve mevzuat çerçevesi içerisinde gereğini yapacağımızı belirtir, çalışmalarınızda başarılar dilerim." Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.