Ülkemiz, cihanşümul olan bir imparatorluğun bakiyesi. İmparatorluk coğrafyasından izler taşıyor; kökleri, uzantıları o topraklarda hâlâ diri. İstesek de istemesek de durum böyle ve kendimizi bu gerçekten soyutlayamıyoruz. Bu gerçeği görmezden gelen ufuksuz, yeteneksiz yöneticiler zamanında dengemiz bozuluyor, krize giriyoruz. Ülke küçülüyor, itibarı azalıyor, iç barış sarsıntı geçiriyor, devletin bekası tartışılır hale geliyor... Bu gerçeğin farkında olan yöneticiler zamanında da şaha kalkıyoruz. Rahmetli Özal böyle bir liderdi; Türkiye onun zamanında parlayan bir yıldızdı; Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Orta Asya'da, Ortadoğu'da, hatta dünya çapında itibarımız çok artmıştı. Ülkemiz cazibe merkezi, çekim odağı olmuştu; tabir yerindeyse çağ atlıyorduk... Araya giren 10 yılı söylememe gerek yok; hele son yıllardaki kâbusu hatırlamak bile istemiyorum. Eminim siz de hatırlamak istemiyorsunuz... Şimdi ise, genç, enerjik, dinamik Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Rahmetli Özal'ı hatırlatıyor. Türkiye'ye yakışır bir aktiflikle dünyanın dört bir köşesinde koşturuyor; müzmin meseleleri çözmek için politika geliştiriyor, başka ülkeler için arabuluculuk görevine soyunuyor. Silik, pasif, içine kapanık gibi, ne tarihimiz ne de günümüzle bağdaşmayan politikalar süratla terkediliyor. Bu politikalar etkisini kısa sürede gösterdi. Ekonomide hayal bile edemeyeceğimiz iyileşmeler görüldü. Komşularımızla olan problemlerimiz hızla çözülüyor, ticaretimiz gelişiyor. Dünya çapında olan meselelerin çözümü için bile adım atıyoruz... Bütün bu gelişmeler dünyanın ilgisini çekiyor, yeniden cazibe merkezi oluyoruz. Sadece Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu'da değil, Amerika ve Avrupa Birliği'nde de büyük bir ilgiyle takip ediliyoruz... Siz bakmayın çığırtkanlık yapanlara, işler iyi gidiyor. Ceviz kabuğunu doldurmayan yapay meselelerle bu milletin enerjisi tüketilmezse, Türkiye'nin şahlanışını kimse durduramaz. Bir dev yavaş yavaş ayağa kalkıyor... Bu olumlu düşünceler ve ümitlerle, hepinizin Kurban Bayramını tebrik ediyorum... Meslek Yüksek Okulları kapanacak mı? Sayın Milli Eğitim Bakanı'nın dikkatine; Bizler Meslek Yüksek Okullarında çalışan öğretim görevlileri ve okutmanlarız. Meslek Yüksek Okulları hakkında yapılacak değişiklikten tedirginlik duyuyoruz. Bu okullar kapanacak mı, üniversiteden ayrılınca ne olacak? Burada çalışan görevliler ne yapacak, bu saatten sonra nasıl iş bulacağız? Nasıl bir düzenleme yapacaksınız? Çoğumuz 30 yaşını geçtik başka iş bulmamız zor, memurluk yaşı belli. Eğer düzenleme yapılacaksa bize öğretmenlik hakkı verilsin... İsmi mahfuz Peki ne olacak? Milli Eğitim Bakanının dikkatine; 22.01.2004 tarihinde televizyon haberlerinde, Meslek Yüksek Okullarıyla ilgili açıklamalarda bulundunuz. Bizler, yüksekokullarda yapacağınız değişiklikleri merak ediyoruz. Bu okulların Milli Eğitim'e bağlanacağı söyleniyor, bu doğru mu? Ayrıca, rektörlük seçimlerinde biz de oy kullanmak istiyoruz... Melek Gümüş