Bir öğretmenin gözyaşları

A -
A +

Emekli öğretmenim. Ağlıyorum. Her şeyi çocuğumda yaşadım. Acaba okullar, haksızlığın yaşandığı, çocukların bu haksızlıklar çarkında yok edildiği kurumlara mı dönüştü? Hiddet-şiddet-eziyet-dehşet-vahşet-cinayet uygulanıyor... İster 7, ister 17 yaşında olsun, ruhsal mukavemete muktedir olmayan çocuklardır, onlar yargılanmaz, anlamaya çalışılır. Okullar ıslah evi değildir. Kaldı kı ıslah evleri bile eğitim maksatlıdır. Çocuğa "hiç" olduğunu söylersen "hiddet"tir, odada 7-8 tokat vurursan "şiddet"tir, yapamayacağı, yapmaması gereken işleri yaptırırsan "eziyet"tir, devamsızlık yapmadığı halde, yapmış gösterip, devamsızlıktan sınıfta bırakmaya kalkışırsan "dehşet"tir. Bazı öğretmenleri makineleştirip, zavallı duruma düşürüp, haksızca sınıfta bırakmalarına sebep olursan "vahşet"tir. Genelgelere uymayıp, evrakı yok ederek, sınıfta bırakıp diploma vermezsen bu "cinayet"tir. > B. Anadolu Otelcilik ve Turizm Lisesi Müdürü ve Müdür Muavininde bu olayları yaşayan, bürokratik olarak da elinden gelen her şeyi yapan yılların eğitimcisi Zeynep Topuz > Mağdur edildim Adalet Bakanlığı'na; Ben, Konya'nın Akşehir ilçesinde ikamet etmekteyim. 2004 yılında yapılan Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) girdim ve 78 puan aldım. 575 İnfaz Koruma Memuru'nun alınacağını öğrenince, 22 Ağustos 2005 günü Akşehir Adliyesi'ne müracaat dilekçemi istenen evraklarla birlikte verdim, müracaatım kabul edildi. Akşehir Cezaevine alınacak 2 kişilik kadro için sınav yeri olan Antalya Adalet Komisyonu'na evraklarım gönderildi, sınavla ilgili olarak bilgilendirileceğimiz söylendi. 25 Eylül 2005 tarihine kadar beklememe rağmen bir bilgi gelmediği gibi, araştırmalarım da beni bir bilgiye ulaştıramadı. Bu tarihte internette sınavla ilgili bilgi ararken, sınavların 25 Eylül 2005 günü yapılacağını tesadüfen öğrendim. Oysa 23 Eylül günü internetten bakmıştım, sınavla ilgili herhangi bir bilgi yoktu. Sınav günü verilen bilgide de sadece tarih vardı. Nerede yapılacağı, hangi saatte ve hangi komisyonda yapılacağı belirtilmiyordu. Akşehir Adliyesine gidip ilgili memura sordum, cevap veremedi. Hak ettiğim bu sınava giremedim, hakkım elimden alındı. Bu tür uygulamalar adalet, hak-hukukla bağdaşır mı? > Ahmet İpek-Akşehir/KONYA >Enflasyon düşüyorsa, bazı belediyelerin zamları neden yüksek? Ben, Balıkesir'in Edremit ilçesinde ikamet etmekte olan bir emekliyim. Oturmakta olduğum site jeotermal enerji ile ısınmaktadır. Sayın Belediye Başkanımız, kömürle çalışan kaloriferden jeotermal ısınmaya geçtiğimizde, enflasyon oranında zam yapılacağını söyleyip, söz vermişti. Oysa, geçen sene 29.100 olan aylık ücretler bu yıl 39.700'e çıkarıldı (yaz mevsimi dahil). Hani ülkemizde enflasyon düşüyordu. Bu gerekçeyle emekliye %5 zam verilirken, belediyeler nasıl oluyor da %40'lara varan zamları yapabiliyorlar? Ekonominin düzelmesi beklenirken, vatandaş nezdinde inandırıcı olunmak isteniyorsa bazı yetkililerin de bu doğrultuda hareket etmesi gerekmez mi? Edremit gibi, 3 ayı kış, 9 ayı yaz olan bir yerde, jeotermal enerji fiyatlarına yapılan bu haksız zammın geri alınarak, makul bir seviyeye çekilmesini bekliyoruz. Ercan Kaya (Emekli)-EDREMİT > Tel: 0 212 454 38 22 Fax: 0 212 454 31 00

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.