Biz de bu ülkenin evladıyız

Ben İmam Hatip Lisesi mezunuyum. ÖSS'den 180 Sözel Puan almama rağmen, ancak iki yıllık Bilgisayar Bölümü'ne yerleştirilebildim. Dört yıllık fakülte okumak bizim de hakkımız değil mi? Bazı işlere girmemize izin verilmiyor, ama her türlü vergi bizden de alınıyor ve iş on sekiz ay askerlik yapmaya gelince askere alıyorlar... Neden bize bu kadar haksızlık yapılıyor! Biz de düz liselerdeki derslerin hepsini aldık. Şimdi Sayın Başbakanıma sesleniyorum, bize ve tüm meslek liselerine yapılan bu haksızlığa lütfen son verin. Bizim de bu ülkenin evlatları olduğumuzu lütfen unutmayın. > İsmi mahfuz - MERSİN Ödediğimiz vergiyi neden sormuyoruz? Ben, 1967 doğumlu, 12 yıldır Almanya'da yaşayan 3 çocuk annesi bir bayanım. Şu gurbette sıla hasretini ancak Türkiye Gazetesi ve yazarları ile bir nebze gideriyoruz. Allah hepinizden razı olsun, başarılarınız daim, yolunuz açık olsun... Köşenizi devamlı okuyor ve Türkiyemiz'de yapılmakta olan bazı hatalar için üzülüyoruz. Tamam devlet çok becerikli olmayabilir, ama halkın da biraz daha bilinçli olması gerekmez mi? Mesela TRT kanalı, izlediğimiz her yerli filmde mutlaka içki sofrası vardır. Geçenlerde TRT-İnt'te bir filmi seyrediyorduk. İnsanlar kadınlı, erkekli kadeh tokuşturuyor. 8 yaşındaki oğlum sordu, "anne bunlar müslüman değil mi?" diye. Ne diyeceğimi şaşırdım. Burada çocuk yetiştirmek çok zor. Burada çocuklar 3 yaşından itibaren yuvadan uçar, anaokuluna başlar. Bu okullar da kiliselere bağlıdır. Çocuklar tamamen Hıristiyan adetlerini öğrenir ve yaşar. Hıristiyanlığın prensiplerini çocuklara oyun, hikaye şeklinde sevdirerek öğretirler. Dil öğrenmeleri ve Almanlarla diyalog kurmaları için, mecburen hepimiz çocuklarımızı bu okullara göndeririz. Eğer tedbirli davranıp da, dinimizi, kültürümüzü çocuklarımıza öğretmezsek, yavrularımız Alman kültürü içinde eriyip gidebilir. O yüzden sürekli 9, 8, ve 6 yaşındaki çocuklarıma dinimizin güzelliklerini, ahlakımızın üstünlüğünü anlatmaya çalışıyorum. Ama devletimiz kendi elleriyle dünyaya yayılmış vatandaşlarını zehirliyor! TRT İnt dünyanın her köşesine yayın yapıyor. Yaptığı yayın da ortada... Halkın vergisi ile ayakta duran bir kurum, halkın bilinçlenmesine katkıda bulunacağına neleri enjekte ediyor... Bizim çocukluk yıllarımızda TRT'nin tek kanalı vardı. O zamanlar en çok seyredilenler Dallas gibi Amerikan dizileri idi. Halkın paraları ile alınan bu diziler vasıtasıyla, ahlak dışı, evlilik dışı ilişkiler, fuhuş, normalmiş gibi gösteriliyordu. Şimdi bunun meyvelerini aldılar. Bu hususlarda Avrupa ve Amerika'dan geri kalır yanımız kalmadı. Aynı duyarsızlık ve sorumsuzluklar devam ediyor. TRT 1, TRT 2, TRT 3, TRT 4, TRT İnt. gibi dört mü, yoksa beş kanal mı... Devletin bu kadar kanalı ne işe yarar? Refah düzeyi yüksek bir devlet olan Almanya'da devletin sadece 2 kanalı var. Çünkü burada halk bilinçli, verdiği her kuruşun hesabını soruyor. Suiistimali görülenler de artık o koltuklarda oturamaz... Bizde ise böyle bir bilinçten eser yok. Hepimiz, "devlet bana ceza yazmasın da ne olursa olsun" diyoruz. Artık bizim de verdiğimiz verginin her kuruşunun hesabını sormamız, bilinçli vatandaş olmamız lazım. Hayat kalitemizi yükseltmenin başka yolu yok... > Ayşe Gülay Özdemir - ALMANYA Ne kadar bagajdan para alınıyor? Metro Turizm yetkililerine; Bizler İstanbul'da oturan Fethiyeli aileler olarak, yaz-kış ailece yolculuk etmekteyiz. Metro Turizm'den çok memnunuz. Ama bir hususta ilgilileri uyarmak zorundayız. Memleketimizden dönerken, her Anadolu'dan dönen insan gibi biz de yiyecek-içecek-ev eşyası olarak 3-5 parça getiriyoruz. Bu defa biz de 3-5 teneke yağ ve bal getirmek istedik. Fethiye'den İstanbul'a, 177 sayılı sefer yapan otobüs şoförü bizden iki yolcu bileti fiyatı, 60 milyon istedi. Biz de bu miktarda bir bağaj parasını vermek istemedik. "Böyle davranırsanız, Metro ile son yolculuğumuz olur" dedik, ama dinlemediler. Şikayet edeceğimizi söyledik, "bizi alakadar etmez" dediler... Öğrenmek istediğimiz şu: Ne kadar eşyadan para alınıyor? "Artık konuğumuzsunuz" ilkesiyle yola çıkan bu firma yetkilileri, şoförlerin para aldığından haberdar mı? > Seyfettin Bulut 58. Hükümet'e haksızlık yapılıyor 3 Kasım Seçimleriyle iktidara gelen AK Parti'nin kurduğu hükümet bazı bakımlardan haksız bir şekilde eleştiriliyor. Önceki hükümetlerin çözemediği, Kıbrıs, Avrupa Birliği, memur-işçi-emekli hakları, nema, yoksulluk, yolsuzluk, işsizlik gibi devasa problemlerin bu hükümet tarafından 2 ayda çözülmesini beklemek haksızlık değil mi? Ama bu problemleri temelden çözerek ülkemizi, insanımızı rahatlatmak için ellerinden geleni yaptıkları görülüyor. Bu değerli ekip canla başla çalışıyor. Halkımızın çoğunun da olayı bu şekilde gördüğüne eminim. > Orhan Kaya - TOKAT