Ben, Antalya'da okuyan bir lise öğrencisiyim. Ailemle birlikte Antalya'nın ilçesi olan Korkuteli'de yaşıyoruz, hafta sonları ailemin yanına, Korkuteli'ye gidiyorum. Gidiyorum ve gittiğime de pişman oluyorum. Ne zaman Korkuteli'ye ayak bassam, havasındaki boğukluğu ve rahatsızlık verici kokuyu hissediyorum.. Bunun sebebi ise vidanjör problemi. İlçemizde kanalizasyon olmaması ve kanalizasyon çalışmalarının da yavaş ilerlemesi... Vidanjörler, gece gündüz demeden, günün her saatinde, özellikle de yemek saatlerinde çalışıyor. Bu durumda da ortaya çıkan pis koku hem sokakları kaplıyor hem de evlerimizin içine kadar giriyor. Vidanjörler çalışırken, meydana gelen pis kokunun yanında, bir de fosseptiği sokaklara akıtıyor. Korkuteli sokaklarının büyük bir kısmı da temizlenmediği için vidanjörlerden akan fosseptik kalıntısı var. İlçemizdeki doktorların bütün uyarılarına rağmen, özellikle bu konuya hassasiyet gösterilmediği için, vidanjörlerden yayılan pis koku ve sokaklara dökülen fosseptik sebebiyle, dizanteri, kolera ve hepatit gibi bakteri ve virüs kaynaklı hastalıkların arttığı görülüyor. Doktorlar hasta olmayanların da büyük bir risk altında olduğunu belirtiyor. İlçemizin güzel ve temiz bir havası olmasına rağmen, kalitesiz kömür kullanımından kaynaklanan hava kirliliğinin yanı sıra, bir de bu vidanjörlerden yayılan pis koku nedeniyle, ilçe sakinleri çamaşırlarını asamaz ve sokağa çıkmaz oldu. Maalesef bütün uyarılara rağmen, yetkililer özellikle okul çağındaki çocukları tehdit eden bu pisliğe karşı çok duyarsız kalmaktadır... Dile getirmek istediğim diğer bir konu da, ilkokul yıllarından beri karşılaştığım başıboş köpek meselesi... Aşısız, bakımsız, ne gibi hastalıklar taşıdığı belli olmayan sokak köpekleri özellikle sabahın erken saatlerinde okula giden çocuklara saldırıyor. Sadece çocuklar için değil, yetişkinler için de büyük bir tehlike arz eden bu sokak köpeklerinin ıslahı için yetkililer yine duyarsız kalıyor, ilgilenmiyor. > Bir lise öğrencisi Bu işleri kim kontrol ediyor? İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'ne; Beylikdüzü ilçesinde bulunan bir İlköğretim Okulunda yapılan bazı uygulamalardan bahsetmek istiyorum. Birincisi: Anasınıfı öğrencileri için alınan bazı ödemelerden dolayı "kayıt parası, yemek parası vb." velilere herhangi bir belge verilmiyor, işlemler tamamen gayriresmi olarak yapılıyor. Bu durum okula yapılan ödemelerin yerinde kullanılıp kullanılmadığını şüpheli hale getirmektedir. İkincisi: Okul idaresi tarafından, her bir anasınıfı öğrencisi için, bir yayınevinden kitap seti alınmıştır. Velilere, kitap setinin piyasa fiyatının 140 lira olduğu, toplu alım ve pazarlık neticesinde 120 liraya alındığı söylenmiştir. Ancak, yaptığım araştırma neticesinde, kitap setinin aynı yayınevi tarafından piyasa satış fiyatının 75 lira olduğunu öğrendim. Bu durumda, Okul İdareleri tarafından alınan; kayıt parası, yemek parası, kitap parası, kırtasiye parası vb. ödemeleri kim neye göre belirlemektedir? Alınan her türlü ödemeler için resmi belge verilmesi gerekirken, neden verilmemektedir? Yukarıda belirttiğim kitap setinden dolayı alınan fazla ücretin ve herhangi bir belge verilmeden alınan diğer ödemelerin, yerli yerinde kullanıldığını veya birilerinin zimmetine geçmediğini kim garanti edebilir? > İsmi mahfuz Prim affı istiyoruz Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'na; 2000 yılında Gürcistan Teknik Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldum ve YÖK'e denklik onayı almak için başvurdum. YÖK'ün denklik uygulamaları neticesinde, 2009 yılında tarafıma denklik verildi. 9 yıl boyunca bu uygulamalar yüzünden mesleğimi icra edemedim. İşsiz kaldım. Çalışamadığım için, hiçbir sosyal güvenlik kurumuna tabi olamadım. 9 yıllık sosyal güvenlik kaybımın telafisi için geriye dönük prim ödemeleri yapılabilmesi amacıyla, bu konuda bir çalışma başlatılmasını istiyorum. Çalışma bakanımızın bu konuyla ilgileneceğini düşünüyorum. Ali Acar 2001 yılında İvane Cavahişvili Tiflis (Gürcistan) Devlet Üniversitesi Psikoloji Öğretmenliği Bölümü'nden mezun oldum, YÖK'e denklik onayı almak için başvurdum. 2009 yılında denklik verildi. 8 yıl boyunca bu uygulamalar yüzünden mesleğimi icra edemedim. İşsiz kaldım, hiçbir sosyal güvenlik kurumuna tabi olamadım. 8 yıllık sosyal güvenlik kaybımın telafisi için, geriye dönük prim ödemelerinin yapılabilmesini sağlayacak yeni bir uygulama istiyoruz. İlgililerin, bizden kaynaklanmayan bu mağduriyetimize bir çözüm bulmalarını istiyoruz... > Kazım Baycan Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00