Bizi kendileri gibi sanıyorlar

Ben işitme engelli bir gencim. Anadolu Üniversitesini bitirip "Bilgisayar Operatörü" oldum. Artık ayaklarımın üstünde durmak ve aileme yük olmamak istiyorum. Ancak Eskişehir'deki resmi kuruluşlar (DSİ, PTT, hastahaneler, bankalar) bizi işe almıyorlar. Halbuki bildiğim kadarı ile kadrolarında özürlüler için de bir yer var. İmtihanlara gelince tam bir komedi. Biz ancak işaret diliyle anlaşabiliriz. Bir çok işitme engelli için şu satırları kaleme almak imkansızdır. Nasıl körden dokunmadığı nesneyi tarif etmesini bekleyemezseniz bizden de işitenler gibi algılamamızı isteyemezsiniz. Halbuki imtihanlarda bu incelik gözardı ediliyor. Dolayısı ile bu güne kadar girdiği sınavı kazanan tek işitme engelli olmadı, olamaz da. Büyüklerimden bizleri anlamalarını istiyor saygılarımı sunuyorum. ¥ Hakan Kavak - ESKİŞEHİR Soruyorum!.. Kimin tacın giyer başa Kimin başın vurur taşa Kimse, halini sormaz aça Böyle düzen olur mu hiç? Kimin Avrupayı gezer Kimin tatlı candan bezer Kimi yapar, kimi bozar Böyle düzen olur mu hiç Dayın varsa işin olur Sahipsizler hava alır Verilen söz dilde kalır Böyle düzen olur mu hiç? Kimi kendin damdan atar Kimi zevkten ceket yakar Gazeteler manşet yapar Duyulmasa olur mu hiç? Benim sözüm yapanlara Çalıp çırpıp kaçanlara Enkaz kalır garibana Kaldırmasan olur mu hiç? Dadaş kızı kafa tutma Haddin bil fazla gitme Söz gümüşse sükut altın Atıp tutmak olur mu hiç? ¥ Zeliha Karagözlü Köylüler ne olacak? Bizler 17 Ağustos ve 12 Kasım zelzeleleriyle sarsıldık. Sağolsunlar bize 6 milyar lira kredi verdiler. Ancak devletin 15 milyara konut mal ettiği bir devirde bu paraya ne yapılabilir? Kış yaklaşıyor. Bilezik alyans ne bulursak inşaata katıyor evimize girmeye çalışıyoruz. Malzeme her geçen gün zamlanıyor, bir kilo demir 300 bin, bir torba çimento 2.600.000 lira. Bu yazı yayınlanıncaya kadar kimbilir nereye varacak. Düzce esnafı haklı olarak veresiyeden kaçıyor. Kredilerimiz geciktiği için icralık oluyoruz. Diyeceğim şu ki şehirlilere kalıcı konut düşünüldü ama köylüler kendi haline bırakıldı. Halbuki köy yerinde ev yapmak çok daha zor zira nakliye bel büküyor. Acaba şu krediler üçbeş kuruş artırılamaz mı? ¥ Düzce'nin depremzede köylüleri. Morglar korku filmi gibi Sayın Bakanımız Osman Durmuş. Sizin gayretli çalışmalarınızı yakinen izliyor ve takdir ediyorum. Ancak bazı hastahanelerin morgları bakımsız ve pis. İçeri girenin midesi bulanıyor. Yabancı filmlerdeki morglara imreniyoruz. Halbuki biz ölülerine değer veren bir milletiz. İnanın morgları görünce akıbetimden korkar oldum. Acaba bizi de mi buralara atacaklar? ¥ Necip Yozgatlı     Pendik / İSTANBUL Daktilolarımız bozuk değil 20. 07. 2001 tarihli nüshanızda "Bu SSK tahsilat yapabilir mi?" başlığı ile yayınlanan yazıyla ilgili not: İhaleye katılabilmek için işverenlerin başvuruları üzerine işyerlerinden "borçları olmadığına ilişkin" yazıların verilmesi sırasında işverenin başvuruda bulunduğu ünitemizdeki tüm işyerlerine ait dosyalar, ünite haricinde başka ünitelerde de işyeri dosyalarının olduğunun bilinmesi halinde bu dosyalar da incelenerek işlem yapılmaktadır. Yazınızda şikayetçinin işyeri numarası ve işyeri adresi olmadığı için yürütülen işlemin sorulması mümkün olmamıştır. Ayrıca "daktilom bozuk", "bu maaşa bu kadar" gibi bahanelerle işlemlerin yapılmadığı beyanı da kurumumuzca doğru görülmemektedir. ¥ Selahattin Kızıldere - Genel Md Yrd.