'Bizi tekrar köy yapın'

A -
A +

Elektrikleri kesilen ve ardından fotokopi makinası ile bilgisayarı TEDAŞ tarafından haczedilen Kilis'in Polateli İlçesi Belediye Başkanı Mustafa Polat, tekrar 'köy' kapsamına alınmak istediklerini söyledi. 1995 yılında ilçe yapılan 480 nüfuslu Polateli'nin üvey evlat muamelesi gördüğünü belirten Başkan Polat, "İller Bankası'ndan gelen 4 milyar lira ile memurun maaşını mı ödeyeyim, yoksa hizmet mi vereyim. Allah kimseyi Polateli İlçesi'ne başkan yapmasın" dedi. 100 milyar liralık borç 11 personelin görev yaptığı Polateli Belediyesi'nin Maliye, SSK, Emekli Sandığı, Türk-Telekom ve TEDAŞ'a, 100 milyar lirayı aşkın borcu bulunduğunu dile getiren Polat, "Türk-Telekom'a olan borcumuzu ödeyemediğimiz için telefonlarımız kesildi. Yine TEDAŞ'a 30 milyar borcumuz olduğu için belediye hizmet binamızın elektrikleri kesildi. Belediyemizde bulunan 1 adet fotokopi makinesi ve bilgisayarımızı da TEDAŞ avukatları haczetti. Belediyemizin, diğer belediyeler gibi öz kaynaklarından da geliri yok. İlçe halkımız su borcunu dahi yatırmıyor. Elimiz kolumuz bağlı. Hükümet nüfusu bizim gibi küçük olan ilçelere nüfusumuz oranında gelen paranın 5-6 katı para göndermesi lazım. Eğer bize yardım etmeyeceklerse bizi tekrar 1995 yılı öncesinde olduğu gibi tekrar 'köy' kapsamına alsınlar" diye konuştu. Güzel şeyler de oluyor Çanakkale'de resmi kurumlarda, 'Hizmet Masaları' oluşturulacağı ve bu birimlerde, 'Vatandaş Hizmet Temsilcisi'nin görev yapacağı bildirildi. Çanakkale'de, 'İyi Yönetimin Geliştirilmesi, İl Yönlendirme Komitesi' kuruldu. İçişleri Bakanlığı`nın hazırladığı proje kapsamında il valisi başkanlığında, resmi kurum ve kuruluşların yöneticilerinin katıldığı komitenin ilk toplantısında, il merkezi ve ilçelerde, vatandaşların ve sivil toplum örgütlerinin katılacağı 'Danışma Kurulları' oluşturulması benimsendi. Hizmetlerin iyileştirilerek hızlandırılması amacını hedefleyen proje gereğince, resmi kurum ve kuruluşlarda danışma birimleri kurularak 'Hizmet Masaları' oluşturulacak. Bu masalarda eğitilmiş personelden 'Vatandaş Hizmet Temsilcisi' görevlendirilerek, kurumla işi olan vatandaşlar yönlendirilecek. Ayrıca her kurum amiri düzenli olarak her ay halk günü düzenleyerek vatandaşların kurumları ile ilgili dilek ve şikayetlerini dinleyecek. Çözümlenemeyen konular, bir rapor halinde İl Yönlendirme Komitesi'ne rapor edilecek. Çanakkale Valisi Süleyman Kamçı, uygulamanın, işlerin hızlandırılması ve takip edilerek çözüme kavuşturulması amacını taşıdığını, bu uygulama ile resmi kurum ve kuruluşların gerçek işlevine kavuşacaklarını söyledi Köy Hizmetleri hizmet üretmiyor Konya Ereğli'den Ekrem Hortum, yöredeki birçok çiftçinin derdine tercüman oldu. Konya ve Ereğli'de yüzlerce sulama projesi, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'nce durduruldu. DSİ tarafından üç yılda güçlükle tamamlanan yeraltı sulama projeleri, Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü'ne devredilmesiyle tamamen durdu. Yatırım gücünü kaybetmiş, sadece resmiyette adı bulunan Köy Hizmetleri, çiftçilerin arazilerini sulaması için açılan yeraltı sulama kuyularını işletemeyince, köylü susuz topraklardan verim almak için insanüstü gayret içine girdi. DSİ'nin üzerinde görünen bu projelerin ödenek dahi ayrılmayan Köy Hizmetleri'ne ihale edilmesi devletin akıl almaz hantal yapısını net bir şekilde gözler önüne seriyor. Devletine hiçbir zaman bağlılığını kaybetmemiş olan köylüye devlet ne zaman hizmet götürecek? Köylülerimiz işte şimdi bu sorunun cevabını bekliyor. Arpa fiyatı açıklansın Arpanın taban fiyatının hâlâ açıklanmamış olması, çiftçilerin ürünlerini tüccara yok pahasına satmasına sebep oluyor. Tüccarın, geçen senenin fiyatı olan 120 bin liradan ürünü aldığını belirten Diyarbakır Ziraat Odası Başkanı Bahri Erdem, arpa taban fiyatının 200 bin lira olması gerektiğini söyledi. Erdem, arpanın düşük fiyata tüccara gitmemesi için fiyatının 200 bin lira olması gerektiğini belirterek, "Arpanın hasadı başladı. Ancak taban fiyatının açıklanmamış olmasından dolayı alım yapılamadı. Toprak Mahsulleri Ofisi bu yüzden beklemede. Gecikme nedeniyle çiftçiler ürünlerini tüccara geçen senenin fiyatına satmak zorunda kalacak. Fiyatlar açıklanmış olsaydı, ürünler ucuza gitmezdi. Rakam şimdi belirlenirse sorun çözülür" diye konuştu. Böyle sürpriz olur mu? Ülkemizde özgür medya da olmasa vatandaşın tüm hak arama yolları tıkanacak. 393 66 13 nolu telefonuma hiç konuşmadığım ve benimle alakası olmayan uluslararası iki ayrı görüşme yaptığım ileri sürülerek 62 milyon lira para ödemek zorunda bırakıldım. Amasya Telekom Müdürülğü yetkilileri hatalarını kabul ediyorlar ancak sadece "Kusura bakmayın yapacağımız birşey yok" demekle yetiniyorlar. Bundan sonra ne yapmam gerektiğini danıştığım herkes, Telekom'un bu yanlışı sürekli tekrarladığını ve tüm abonelerin bu sürprizlerle karşılaşabileceğini söylediler.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.